bugün

yaran metrobüs diyalogları

not: ekşiden alıntıdır. koptum yemin ederim.

bir akşam vakti.
iş çıkışı saatleri.
herkes yorgun,
son enerjilerini metrobüste hayatta kalabilmek için saklıyorlar.
kimisi ekmek derdinden eve dönüyor,
kimisi sevdiğinin peşine gidiyor,
kimisi okuldan dönüyor,
istanbul kendi halinde bir metrobüse doluşmuş.

velhasıl, zincirlikuyudan itibaren avcılar yönüne doğru full kapasite dolu gidiyor metrobüs. en arkadayım ve hiçbir yere tutunmadan gidiyorum zira fizik bilgim mükemmel olduğu için hızlanma ve fren anlarında etrafımdaki insanlara etki tepki prensibini uyguluyorum ve ayakta kalıyorum.

her şey müthiş giderken halıcıoğlunda bir abi bindi metrobüse. ama yarım bindi, bir bacağı dışarda kaldı. kapı da bacağına sıkıştı, metrobüs hareket etmeye başladı ve herkes bağırıyor :

- kaptan bacak kaldı dışarda kaptaaaan !!!1

ayvansaray'a kadar böyle giden abimiz, ayvansaray'da kapı açılınca bir dışarı çıktı yol vermek için inenlere.

işin garip tarafı şu ki 3 kişi indi aşağıya, bu abiden önce 2 kişi bindi, ama adam binemiyor. yok ayağını dahi atamıyor içeriye adam. mantıken bu adamın buraya binebilmesi lazım ama ben de bakıyorum etrafa milim dahi ilerleyecek yer yok.

+ abi ilerlesenize ya niye binemiyorum ben ?
- yer yok nereye ilerleyelim kardeşim ?
+ nasıl yok abi 3 kişi indi burdan ya durun ya

bir yarma hareketi ile araya girme çabası ama yine başarısız.

+ ulan 3 kişi indi burdan, 2 kişi bindi bu demek oluyor ki 1 kişilik yer var, hakkımı yiyenin allah belasını versin açılsanıza lan ! demin bindim ben niye şimdi binemiyorum ya ?!

o sırada metrobüsün kapısı kapanır, adam ağzı açık bakmaktadır dışarıda kaldığı için, o sırada zirvede bitirir olayı :

- matematiğinizi sikiyim sizi okutan hocayı da sikiyim puuuu allah belanızı ulan

peşine de taaaak kundura ayakkabıyı metrobüse sallar peşimizden, çat diye camdan vurur ve hala küfür etmeye devam eder, ahahahahaha.

ulan hiç de unutamıyorum.