bugün

taso

hala sakladıklarımdır. koleksiyon halinde ölene kadar da duracak dolabımda. geçenlerde kardeşim alıp oynamaya tenezzül ettiydi de 10 gün tuvalete kitledim çocuğu. şimdi çıkardım tabi, pokemonlarda değil ama digimonlarla oynamasına izin verdim. taso sayısı mahallede rütbeyi belirlerdi, taso dağıtan, havaya atan, ''bende çok var ya havaya atıyom artık'' triplerine giren komşu çocukları hep çok havalı olurdu ama ne oldu, ben biriktirdim, savurmadım, kenara koydum. şimdi onlar yana yakıla taso ararken, ben evde zenginlikten gözü dönmüş bir patron edasıyla nıhahaha diye kahkahalar atarak tasolarımı sayıyorum.