bugün
- manyak olmaya karar verdim silik olsun kampanyası14
- ak partiliyi çok fena döven chp belediye başkanı19
- akrep burcu9
- 22 şubat 2024 sparta prag galatasaray maçı14
- birini donuzlayarak ceza vermek9
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı10
- arkadaşlar biri var18
- karınıza range rover alır mısınız25
- bik bik moderatör olsun14
- bir sözlük kızı ile yakınlaşmak13
- kent lokantası niye bedava değil demek22
- boşuna yaşıyorum hissi18
- anın görüntüsü15
- avrupanın yarrağı yemesi yakındır19
- evlilik17
- patiswiss13
- akp seçmeni15
- ali erbaş19
- escort fiyatlarının güncellenmesi12
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi11
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi17
- icardi1905 silik olsun kampanyası27
- türkiyede çok abartılan arabalar9
- nervio'ya aşık olmak10
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı14
- futbolcu ismiyle nick almak14
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu37
- demet akalın'ın zeka seviyesi12
- gina carano9
- icardi19059
- türkiye işçi partisi10
- çin halk cumhuriyeti8
- ellerim bos gonlum hos9
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi17
- 31 mart 2024 cumhuriyet halk partisinin zaferi8
- sözlük kızlarının don renkleri14
- aynı dizileri tekrar tekrar izlemek8
- karımın çok mutlu olacağı gerçeği13
- kadınların boşanmış erkeğe bakışı9
- merfulu8
- sözlük kızlarının ayakkabıları18
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler15
- eloande'ye koca buluyoruz kampanyası8
- her yaptığı yemeği paylaşan kızın amacı10
- murat kurum kurudu gitti8
- haçta iken sevgili ile sevişmek günah mıdır11
- yunanistan bizden çalsa rahatsız olmayacağınız şey11
- online olup entry girmeyen yazarlar9
- bebek kokusu8
- fenerbahçe'nin bu sene de şampiyon olamaması15
yağmur yağıyordu, bir kuytuya saklanmanın kar etmeyeceğini anlayıp bırakıvermiştim kendimi ıslanmaya.
seviyordum yağmuru.
hafif esen rüzgarla birlikte ürperiyordu vücudum ama önemli değildi, bu duygu güzeldi. iç çamaşırlarım şırk bir şekilde suya bulanana kadar yıkanmıştım.
ilk darbe yanımdan geçen bir arabanın sıçrattığı çamurdan geldi. kıyafetlerim çamura bulanmıştı ama önemsizdi.
çamur yağmurun ve toprağın karışımından oluşuyordu ve ben seviyordum bu ikiliyi.
ilk iş duşa girmek oldu.
temizlenmişti dalgalı uzun saçlarım, su daha duruydu.
önce ağlatıyordu, sonra kokusu geliyordu burnuma midemde kıpırdanmalar başlıyordu.
heyecan veriyordu, yapamadığımı söyleyenlere inat başardığıma inanmaya başlıyordum. çıkan sesin tınısı hızlandırıyordu beynimdeki düşünceleri.
mutluluktu hissettiğim. her şey hazırdı. bir tabak ve çataldı materyalim. acımsı ve yağlı bir tat yayılmıştı ağzıma, bu tat tam anlamıyla iğrençti. fazla tuzluydu ve fazlasıyla baharatlı.
ama ben seviyordum bu ikiliyi diyordum . sigaramın dumanını da seviyordum ama bunun gibi kirletiyordu bedenimi.
mutfakla ilgilenmeyi hiç sevmemiştim zaten.
sohbet ediyorduk, bazen mantığımın ötesindeydi duyduklarım. aslında genelde sıkıcıydı. sorunları vardı insanların (O'nun) ve hepsininki kendince en önemli olanlarıydı.sıkıcı olan kısım burada başlıyordu.
bazen sükunetimi korumalıyım deyip olup bitenleri seyretmek harici bir şey yapmıyordum. bazen boğazımdaki düğümleri bir bir çözüp döküyordum düşünceleri. doğrularıma olan saygım adına. kadehler kırmızıya boyanınca değişiyordu muhabbetin seyri.
şimdi mantığımın ötesindeki kısım boy gösteriyordu.ve şimdi,ben olmak istediğim yerde hep o oluyordum.
bu durum kusmama nedendi.
bir gün yine yağmur yağıyordu.kalabalık yerlerde dolaşmayı sevmezdim ki ben. suç çamurun değildi. yalnızca arabayı süren adam fazla düşüncesizdi.
mutfağa yemek yapmak için girmek bana göre değildi.napabilirim, elimin ayarı bozuktu, tuzu hep fazla kaçırıyordum. sigara yarılanmıştı, nescafemi yapıp hemen çıkmalıydım. bu ikiliyi seviyordum.
sevgili sohbetlerinde kendim olmaktan çıkarılıyordum ve kötüsü çamura buluyorlardı,düşüncelerimi hiçleştiriyorlardı. doğrularımı kör düğümler yapıp maviliğe atıyorlardı. bittiğim an burada başlıyordu, hissizleştiriyorlardı.
mutfakta kahve yapma süresini aştığım zamanlarda kusuyordum.
düşüncesizliği çamur gibiydi,en sevdiğim elbisemi düşüncesizliğine buladı.
düğümledikleri inançlarım şimdi maviliğin derinliğinde yüzüyordu.
benim için derinlerde yüzmek doğru muydu?
seviyordum yağmuru.
hafif esen rüzgarla birlikte ürperiyordu vücudum ama önemli değildi, bu duygu güzeldi. iç çamaşırlarım şırk bir şekilde suya bulanana kadar yıkanmıştım.
ilk darbe yanımdan geçen bir arabanın sıçrattığı çamurdan geldi. kıyafetlerim çamura bulanmıştı ama önemsizdi.
çamur yağmurun ve toprağın karışımından oluşuyordu ve ben seviyordum bu ikiliyi.
ilk iş duşa girmek oldu.
temizlenmişti dalgalı uzun saçlarım, su daha duruydu.
önce ağlatıyordu, sonra kokusu geliyordu burnuma midemde kıpırdanmalar başlıyordu.
heyecan veriyordu, yapamadığımı söyleyenlere inat başardığıma inanmaya başlıyordum. çıkan sesin tınısı hızlandırıyordu beynimdeki düşünceleri.
mutluluktu hissettiğim. her şey hazırdı. bir tabak ve çataldı materyalim. acımsı ve yağlı bir tat yayılmıştı ağzıma, bu tat tam anlamıyla iğrençti. fazla tuzluydu ve fazlasıyla baharatlı.
ama ben seviyordum bu ikiliyi diyordum . sigaramın dumanını da seviyordum ama bunun gibi kirletiyordu bedenimi.
mutfakla ilgilenmeyi hiç sevmemiştim zaten.
sohbet ediyorduk, bazen mantığımın ötesindeydi duyduklarım. aslında genelde sıkıcıydı. sorunları vardı insanların (O'nun) ve hepsininki kendince en önemli olanlarıydı.sıkıcı olan kısım burada başlıyordu.
bazen sükunetimi korumalıyım deyip olup bitenleri seyretmek harici bir şey yapmıyordum. bazen boğazımdaki düğümleri bir bir çözüp döküyordum düşünceleri. doğrularıma olan saygım adına. kadehler kırmızıya boyanınca değişiyordu muhabbetin seyri.
şimdi mantığımın ötesindeki kısım boy gösteriyordu.ve şimdi,ben olmak istediğim yerde hep o oluyordum.
bu durum kusmama nedendi.
bir gün yine yağmur yağıyordu.kalabalık yerlerde dolaşmayı sevmezdim ki ben. suç çamurun değildi. yalnızca arabayı süren adam fazla düşüncesizdi.
mutfağa yemek yapmak için girmek bana göre değildi.napabilirim, elimin ayarı bozuktu, tuzu hep fazla kaçırıyordum. sigara yarılanmıştı, nescafemi yapıp hemen çıkmalıydım. bu ikiliyi seviyordum.
sevgili sohbetlerinde kendim olmaktan çıkarılıyordum ve kötüsü çamura buluyorlardı,düşüncelerimi hiçleştiriyorlardı. doğrularımı kör düğümler yapıp maviliğe atıyorlardı. bittiğim an burada başlıyordu, hissizleştiriyorlardı.
mutfakta kahve yapma süresini aştığım zamanlarda kusuyordum.
düşüncesizliği çamur gibiydi,en sevdiğim elbisemi düşüncesizliğine buladı.
düğümledikleri inançlarım şimdi maviliğin derinliğinde yüzüyordu.
benim için derinlerde yüzmek doğru muydu?
güncel Önemli Başlıklar