bugün
- uludağ sözlüğün bitmiş olması15
- kocamsunun hazırladığı sürpriz13
- vahdettin'e hain diyenleri susturacak tarihi belge41
- karınıza kaşarlı poğaça yapar mısınız10
- güne bir şarkı bırak12
- tilki ailesi10
- bik bik'in balona binmesi36
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler11
- hamas bir terör örgütüdür24
- oksijensizsu13
- suriyeliler suriye'ye dönsün11
- sel felaketinin nedeni cehapedir10
- cumaya gidenlerin çok azalması15
- insana kendini kötü hissettiren şeyler16
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim24
- düşün ki o bunu okuyor14
- sözlük erkeğinden damat olmaz30
- temizlik hastası eşle sevişme öncesi diyaloglar14
- 30 nisan 2024 bayern münih real madrid maçı26
- çabuk vazgeçen insan10
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız8
- fatih terim'in yuhalanması16
- ayça tilki10
- icardi190521
- memesi küçük olmak14
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi14
- adolf hitler9
- anın görüntüsü8
- ben bu davanın savcısıyım8
- ideal duş alma sıklığı8
- sözlük kızından gelin olmaz23
- sürekli milletin entrylerini eleştiren tip11
- crop giyen erkek11
- vatandaşlık farkı alan otel22
- nazar değdi sözlük12
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız23
- icardi1905 silik olsun kampanyası11
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim14
- şehirler arası aşk yaşamak10
- true'nin porno arşivi kaç gb9
- bir kadının yemek ısmarlaması15
- bir sözlük yazarını kaşır mısınız11
- aleyna tilki10
- herkes güncel fiyatını yazabilir mi9
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim22
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın14
- sözlük yazarlarının tatlıları8
- sabah aç karnına içilen bira12
- alınan en güzel iltifat13
- en yaşlı özelliğiniz9
literatüre "kişi putlaştırma" diye girmiş konuya bu vesileyle bir kez daha eğilmemizi gerektiren, bu nedenlerle aşağıdaki sorularıma muhatap olan başlık:
Atatürk ü çağdaşları arasında, onların bir çoğuna göre bu kadar uzun -yaşatan- acaba onu koruyan kanun maddesi midir, yoksa kimi yanlışlarının yanında, yaptığı doğru işlerin büyüklüğü ve gücü müdür?
üstelik yanlışlarının tartışılmasının hala bir çeşit tabu olduğu ülkemde, yanlışlarının bir bölümü ona ait iken ve o, bir bölümünden dönüş yapmasını bilmişken, kalan yanlışların bir bölümü ise ancak bugün bakıldığında anlaşılabilirken;
onun yolunda gittiğini söyleyen ve onun düşüncelerini bir -izm- dogması, değişmezliği içine hapsetmeye kalkanların, onun sadece o sıra için geçerli olabilecek kimi düşünce ve uygulamalarına evrensel, bugün bile geçerlik iddiası taşıyan bir elbise biçmeye kalkmaları söz konusuyken; bu konuda sorulabilecek soru çok iken, doğru olarak, sorulmuyor-muş gibi yapılan ve kimsenin rahatsız olmaması gereken bilgi başlığı; ki beraberinde yüzlerce soruyu akla getiriyor:
atatürk acaba putlaştırılırsa daha mı uzun yaşar, daha mı kısa?
putlar mı çabuk kırılır, yıkılır, yoksa * yanlışı ve doğrusuyla aramızda insani anlamda görüşleri ve yaptıklarıyla yaşayanlar mı?
atatürk acaba gerekirse kimi yönlerden eleştirilerek mi daha çok sevilebilir yoksa resmi tarihin yıllarca hepimize ezberlettiği gibi yanlışsız, hep doğruları yapmış bir lider olarak kavranarak mı?
kuşaklar boyu yaşayacak bir reformcu, bir devrimci, bir çeşit toplum mühendisi, diplomasi alanında da usta bir askeri deha ama insan olan Atatürk ü; dalkavuklar, "kişi putlaştırmacılar", bürokratik, dogmatik, statükocu, dernekçi atatürkçüler, demokrasi olmadan cumhuriyet sevicileri mi ayakta tutacaktır? Yoksa sindiremediği Atatürk ün, heykeline hiç olmazsa, fırsat bu fırsat diyerek tükürük hokkası muamelesi çeken kasaba tüccarından bozma cahil dinbazlar mı? *
Yoksa, onun ideallerini günümüz ortamında nasıl ileriye taşıyacağımızın yeni ve doğru değerlendirmesini yaparak, çağdaş uygarlık seviyesinin ötesi için, bugün reel anlamda en ileriyi simgeleyen AB sürecinden kopmadan;
onun arada bir, eksik görüp adım atmak için şöyle ya da böyle çabalasa da sağlığında başaramadığı ama kurulması için önderlik ettiği ideal olarak, demokratik cumhuriyet için;
yani bürokratik cumhuriyet, teokratik cumhuriyet, totaliter cumhuriyet, demokratik cumhuriyet seçenekleri içinden artık demokratik olanını tercih etmek için çalışarak;
atatürk sevgisini gönlünde ve aklında taşımayı ama onu kutsallaştırmadan, dogmalaştırmadan, ona eleştirel bakmayı başarabilenler mi ayakta tutacaktır?
özetle, onun sözlerinden hadis ve ayet, davranışlarından sünnet oluşturmadan, onu putlaştırmadan, onu liderimiz olarak abartmadan, sevelim, sayalım;
bu tür durumlarda da "küçük Amerika" olarak, kendimizi "büyük türkiye" olan Amerika ile değil, girmeye çalıştığımız Avrupa birliği ile karşılaştıralım;
bilerek ya da bilmeden şekilcilik çerçevesi içine düşen sözlük yazarlarına, bu sözleri ve soruları da anımsatmamıza olanak veren başlığa şöyle teşekkür edelim:
o ne övünülecek kuşaklardır ki, papağancılığa düşmeden, mustafa kemal Atatürk ün, kendi çağında, gününde gösterdiği yaratıcılığı, günümüzde göstererek, ona gerçekten layık olmaya hak kazanmışlardır; onlar, "o yaşasaydı bugünkü duruma nasıl bir formül bulurdu?" diye düşünerek, kurtuluş savaşınıkazanmayı başarmaktan daha güç olmayan günümüz sorunlarına yaklaşırken, toplum içindeki çelişkileri yok saymadan, herkesi tek tip elbiseye sokmadan, soruna diyalektik yaklaşmayı başarıp bu toplumun kültürünün köklü bir bölümünü oluşturan din ile atatürkü karşı karşıya getirmeden, geleceğimizi gerçekten devralmaya hazır olduklarını göstermişlerdir. ne mutlu o kuşaklara ve onlardan olacak olanlara!
Atatürk ü çağdaşları arasında, onların bir çoğuna göre bu kadar uzun -yaşatan- acaba onu koruyan kanun maddesi midir, yoksa kimi yanlışlarının yanında, yaptığı doğru işlerin büyüklüğü ve gücü müdür?
üstelik yanlışlarının tartışılmasının hala bir çeşit tabu olduğu ülkemde, yanlışlarının bir bölümü ona ait iken ve o, bir bölümünden dönüş yapmasını bilmişken, kalan yanlışların bir bölümü ise ancak bugün bakıldığında anlaşılabilirken;
onun yolunda gittiğini söyleyen ve onun düşüncelerini bir -izm- dogması, değişmezliği içine hapsetmeye kalkanların, onun sadece o sıra için geçerli olabilecek kimi düşünce ve uygulamalarına evrensel, bugün bile geçerlik iddiası taşıyan bir elbise biçmeye kalkmaları söz konusuyken; bu konuda sorulabilecek soru çok iken, doğru olarak, sorulmuyor-muş gibi yapılan ve kimsenin rahatsız olmaması gereken bilgi başlığı; ki beraberinde yüzlerce soruyu akla getiriyor:
atatürk acaba putlaştırılırsa daha mı uzun yaşar, daha mı kısa?
putlar mı çabuk kırılır, yıkılır, yoksa * yanlışı ve doğrusuyla aramızda insani anlamda görüşleri ve yaptıklarıyla yaşayanlar mı?
atatürk acaba gerekirse kimi yönlerden eleştirilerek mi daha çok sevilebilir yoksa resmi tarihin yıllarca hepimize ezberlettiği gibi yanlışsız, hep doğruları yapmış bir lider olarak kavranarak mı?
kuşaklar boyu yaşayacak bir reformcu, bir devrimci, bir çeşit toplum mühendisi, diplomasi alanında da usta bir askeri deha ama insan olan Atatürk ü; dalkavuklar, "kişi putlaştırmacılar", bürokratik, dogmatik, statükocu, dernekçi atatürkçüler, demokrasi olmadan cumhuriyet sevicileri mi ayakta tutacaktır? Yoksa sindiremediği Atatürk ün, heykeline hiç olmazsa, fırsat bu fırsat diyerek tükürük hokkası muamelesi çeken kasaba tüccarından bozma cahil dinbazlar mı? *
Yoksa, onun ideallerini günümüz ortamında nasıl ileriye taşıyacağımızın yeni ve doğru değerlendirmesini yaparak, çağdaş uygarlık seviyesinin ötesi için, bugün reel anlamda en ileriyi simgeleyen AB sürecinden kopmadan;
onun arada bir, eksik görüp adım atmak için şöyle ya da böyle çabalasa da sağlığında başaramadığı ama kurulması için önderlik ettiği ideal olarak, demokratik cumhuriyet için;
yani bürokratik cumhuriyet, teokratik cumhuriyet, totaliter cumhuriyet, demokratik cumhuriyet seçenekleri içinden artık demokratik olanını tercih etmek için çalışarak;
atatürk sevgisini gönlünde ve aklında taşımayı ama onu kutsallaştırmadan, dogmalaştırmadan, ona eleştirel bakmayı başarabilenler mi ayakta tutacaktır?
özetle, onun sözlerinden hadis ve ayet, davranışlarından sünnet oluşturmadan, onu putlaştırmadan, onu liderimiz olarak abartmadan, sevelim, sayalım;
bu tür durumlarda da "küçük Amerika" olarak, kendimizi "büyük türkiye" olan Amerika ile değil, girmeye çalıştığımız Avrupa birliği ile karşılaştıralım;
bilerek ya da bilmeden şekilcilik çerçevesi içine düşen sözlük yazarlarına, bu sözleri ve soruları da anımsatmamıza olanak veren başlığa şöyle teşekkür edelim:
o ne övünülecek kuşaklardır ki, papağancılığa düşmeden, mustafa kemal Atatürk ün, kendi çağında, gününde gösterdiği yaratıcılığı, günümüzde göstererek, ona gerçekten layık olmaya hak kazanmışlardır; onlar, "o yaşasaydı bugünkü duruma nasıl bir formül bulurdu?" diye düşünerek, kurtuluş savaşınıkazanmayı başarmaktan daha güç olmayan günümüz sorunlarına yaklaşırken, toplum içindeki çelişkileri yok saymadan, herkesi tek tip elbiseye sokmadan, soruna diyalektik yaklaşmayı başarıp bu toplumun kültürünün köklü bir bölümünü oluşturan din ile atatürkü karşı karşıya getirmeden, geleceğimizi gerçekten devralmaya hazır olduklarını göstermişlerdir. ne mutlu o kuşaklara ve onlardan olacak olanlara!
güncel Önemli Başlıklar