bugün

season of the witch

--spoiler--
hayatımda izlediğim en tikindirik filmlerden biri.

yani ben sıçsam daha güzel bir sanat eseri çıkardı. film orta çağ zamanlarını anlatmaktadır. veba her tarafı sarmış, kadınlar cadılık suçlamalarıyla asılmakta, kilisenin köpeği olmuş haçlılar önüne geleni öldürmektedir. behman ve felson da iki haçlı köpeğidir. izmir havasını teneffüs edince sivilleri öldürmenin ne kadar kötü bir şey olduğunun farkına varıp tövbe ederler kilise'ye bağlılığa. sonrasında da gittikleri bir yerde cadılıkla suçlanan bir kızı bir manastıra götürmek üzere görevlendirilirler. filmin sonunda öğreniyoruz ki bu kızımız cadı olmamakla beraber, bedeni şeytan tarafından ele geçirilmiş, kutsal su ihtiyacı duyan bir dilberdir.

-izmir ve edremit'te 1300'lerin başında haçlı savaşı oldu mu merak ettim doğrusu. onu geçelim de edremit ve izmir'in çöl olarak gösterilmesi ve suriye'nin de esracengiz bir ormana sahip bir bölge olarak gösterilmesi ayrıca ilginçti. bu hoplivut yapımcıları film yapmadan önce araştırma yapmayı ne zaman öğrenecek merak ediyorum doğrusu.

-film'in en dehşet verici sahnesi, son sahnesiydi. şeytana kafa attılar! evet efendim şeytan bildiğin nicolas abimizden kafa yedi. sonra ateş çıkaran kanatlarından duvara çivilendi. niye bu kadar gerzekçe bir sahne yapmışlar anlamadım.

-film hiçbirşeyi tam söylemiyor. bir yandan kilise'yi övüyor bir yandan yeriyor. bir yandan haçlı seferlerini övüyor (adamlar bildiğin eğlenerek savaşa gidiyor) bir yandan yeriyor, bir yandan cadı yoktur diyor, bir yandan evet şeytan vardır, cadı avı, kutsal su, "vereceksin kutsalı" gibi (ki kızın son sahne'DEki cıbıl hali buna dalaletti) şeyler doğrudur diyor.

-nicolas ve roy abimiz ve sürekli kutsal verilen gözleri güzel cadı demeye bin şahit ablamız haricinde güzel hiçbirşeyin olmadığı ancak internetten beleşe indirip izlenebilecek film.
--spoiler--