bugün

nicolas cage' in başrolünü oynadığı dönem dönem güzel ( yolculuk sahneleri ) dönem dönem absürd hala seyirlik mi değil mi diye karar veremediğim bir acayip film.
--spoiler--
şimdi kardeşim filmi cadı diye başlattınız, sonra olayı yine şeytan çıkarmaya bağladınız. filme komedi unsuru koymak için mi yaptınız ben anlayamadım, şeytana kafa atmak neden ? sonra şeytana bu kadar güçlü dediniz hade kafeste oraya gitmek için bekledi ( neden kafesten çıkıp kendi gitmiyor onu da anlamadım ya, herhalde bu kadar kudretli bir varlık yolu bilmiyor olamaz değil mi ? ) sonra nasıl oluyorda nicolas amca kafa göz dalıyor ve bıçakları ile duvara mıhlayabiliyor???
--spoiler--
şeytana "kafa atan",abudik gubidik,nicholas cage'e yakışmayan klişe yüklü hollywood filmi.

--spoiler--
sırf "haçlı seferlerinin binlerce masum insanın ölümüne sebep olan,şeytan işi girişimler olduğunu göstermek için neden bu kadar emek ve para harcanmış anlamıyorum.bir de filmin konusunda kopukluklar var sanki,insanın bir kaç soru sormasına sebep oluyo:
filmin en başında asılan üç tane kadın vardı,papaz onları yukarı çekti,başlarında dua okudu ama sonra denizden bi tanesi çıktı,dua onda işe yaramadı ve o yaratık papazı öbür tarafa yolladı.o şeytan mıydı? o şeytansa,bizim masum görünümlü kara cadımız neydi? kaç tane şeytan var bu memlekette? şeytan dövülecek hatta kafa atılacak bir varlık mıdır? bi de şeytan bi kere ölünce bi daha dünyaya gelmiyo mu?gelmiyosa günahları kim işletiyo?
söz savunmanın efendim.
--spoiler--
dun gittigim super sikko film. bakin spoiler veriyorum ama okuyun ki izlemeyin lan; abi adam seytani yani bildigin luciferi omuzlarindan tutuyor hem de ayni anda bicaklaniyor ve buna dayaniyor falan. hani ucmus kacmis senaryosu kurgusuyla sikismis dolayisiyla ozurlu olmus film.

en komik tarafi da, filmde basindan sonuna kadar muslumanlara "gavurlar, kafirler, allahsizlar, allah dusmanlari bidibidi" bissuru laf edip duruyor ama abi, salondaki herkes turk ve musluman lan. hani cok oksimoronik degil mi?

hele bir de boyle izmir'e saldiri sahnesi var konusuyorlar, iste bu izmir'dekiler allahsiz, kafir falan diyorlar, ordaki herkes ayni zaman da izmirli de. film boyunca anamiza avradimiza kufredildi, biz de 13 lira verdik bok gibi bir gorsel somine izledik.

nicolas cagedit: kilo ver lan.
filmin özü kutsal damacan ile paralellik taşımakta olduğundan izlenilen filmden bir bok anlaşılmayabilir. o yüzden lütfen tek gidiniz. ve aklınızdan şu replikleri siliniz

"verdim kutsalı verdim kutsalı, bir sağdan veriyorum bir soldan veriyorum... sersemlettim pezevengi sonunda. tereyağından kıl çeker gibi tertemiz aldım kızı.. "

"bize daha fazla kutsal su lazım"
nicolas cage'in para sıkıntısı çektiğini düşündüren bir film olmuş.Tek cümlelik senaryosu olan * ve nicolas cage'in asla yer almaması gereken sinema filmi benzeridir.*
nicolas cage' in oynamaması gereken bir filmdi. bu kadar teknolojiye sahipken bile görsel olarak basit ve yapmacık olmuş bir filmdir.
dandik bir nicolas cage filmi. para ve zaman kaybı.

--spoiler--
önce haçlı seferlerinde 300 düşmana bir haçlı diyip başlamışlar, kadınları cadı yapmışlar, sonra olayı şeytanda bağlamışlar. şeytanı da tırt birşey yapmışlar. olmamış, olamamış
--spoiler--
burger king'le elele verip, bir ilişkinin bitmesine sebep olan filmdir. şaka değildir, ilişkinin bitmesine sebebiyet vermiştir. yine de sever sayarız nicholas cage abimizi. *
insanın kendine "nicolas cage'in artık adam akıllı bir filmini göremeyecek miyiz?" diye sorduğu filmdir. ayrıca haçlı seferlerinde ki kronolojik hata ayrı bir olumsuzluktur. izmir ve edremit'in de bir zamanlar çöl olduğunu bu film sayesinde öğrenmiş olduk.
true blood sezon 4 trailer'ında kullanılan efsane joan jett şarkısıdır.
[http://www.youtube.com/watch?v=DqwdjI4MH_w ]
--spoiler--
hayatımda izlediğim en tikindirik filmlerden biri.

yani ben sıçsam daha güzel bir sanat eseri çıkardı. film orta çağ zamanlarını anlatmaktadır. veba her tarafı sarmış, kadınlar cadılık suçlamalarıyla asılmakta, kilisenin köpeği olmuş haçlılar önüne geleni öldürmektedir. behman ve felson da iki haçlı köpeğidir. izmir havasını teneffüs edince sivilleri öldürmenin ne kadar kötü bir şey olduğunun farkına varıp tövbe ederler kilise'ye bağlılığa. sonrasında da gittikleri bir yerde cadılıkla suçlanan bir kızı bir manastıra götürmek üzere görevlendirilirler. filmin sonunda öğreniyoruz ki bu kızımız cadı olmamakla beraber, bedeni şeytan tarafından ele geçirilmiş, kutsal su ihtiyacı duyan bir dilberdir.

-izmir ve edremit'te 1300'lerin başında haçlı savaşı oldu mu merak ettim doğrusu. onu geçelim de edremit ve izmir'in çöl olarak gösterilmesi ve suriye'nin de esracengiz bir ormana sahip bir bölge olarak gösterilmesi ayrıca ilginçti. bu hoplivut yapımcıları film yapmadan önce araştırma yapmayı ne zaman öğrenecek merak ediyorum doğrusu.

-film'in en dehşet verici sahnesi, son sahnesiydi. şeytana kafa attılar! evet efendim şeytan bildiğin nicolas abimizden kafa yedi. sonra ateş çıkaran kanatlarından duvara çivilendi. niye bu kadar gerzekçe bir sahne yapmışlar anlamadım.

-film hiçbirşeyi tam söylemiyor. bir yandan kilise'yi övüyor bir yandan yeriyor. bir yandan haçlı seferlerini övüyor (adamlar bildiğin eğlenerek savaşa gidiyor) bir yandan yeriyor, bir yandan cadı yoktur diyor, bir yandan evet şeytan vardır, cadı avı, kutsal su, "vereceksin kutsalı" gibi (ki kızın son sahne'DEki cıbıl hali buna dalaletti) şeyler doğrudur diyor.

-nicolas ve roy abimiz ve sürekli kutsal verilen gözleri güzel cadı demeye bin şahit ablamız haricinde güzel hiçbirşeyin olmadığı ancak internetten beleşe indirip izlenebilecek film.
--spoiler--
--spoiler--
nicolas cage yine dünyayı ebedi kötülükten kurtarıyor.ron perlman şeytana 2 kere kafa atıyor. öyle bir film.
--spoiler--
başındaki sahne dışında, rezalet ötesi bir filmdi. verdiğim paraya acıdım. zannettim ki bir köyde gizli cadılar olacak, yapmadıklarını bırakmayacaklar. köylüler de bu cadıları bulmaya çalışacak vb. alakası yok.

--spoiler--
filmin başı dışında piyasada cadı yok! şövalyeler var, içine iblis kaçmış; ama cadı zannedilen kızı kafeste bir keşiş şatosuna götürmeye çalışıyorlar. ayrıca koskoca lucifer bildiğin "bu kitap bana yıllardır işkence çektiriyor böhhühü." diyerek emrah moduna girmiş. böyle şeytan mı olur lan!
--spoiler--
hritiyanlığın bu kadar aciz duruma düştüğü bir film daha hatırlamıyorum.
he he, evet evet orta çağda binlerce kadını cadı diye öldürmüştünüz ya haklıymışsınız lan gerçekten öyleymiş. resmen aydınlandım, bir yaşıma daha girdim. ne yapsam ki, din mi değiştirsem acep...

(bkz: bir film izledim hayatım değişti)
birçok mantık hatası barındıran film.

cadıyı, iblisi, kurtları falan geçtim.

tarihi hatalar var. hem de bariz...

haçlı savaşları sırasında verilen tarihler. 1300'lü yıllarda haçlı mı kalmıştı anadolu'da, edremit körfezinde ya da kudüs'te?

senaristler keşke biraz tarih okusaymış.

bunun dışında vakit geçirmek adına güzel bir film. seyredilebilir...
konusu beylikler dönemi esnasında geçen bir tarihi fantastik macera filmi. genel anlamda film olarak çok matah sayılmaz. aksiyon ve zorlu yolculuk esnasındaki manzaralar için izlenebilir. ama sonradan aksiyonun da suyu çıkmış, o da ayrı konu. haçlı seferleri konusunda kısmi de olsa bir özeleştiri de yapılıyor.

--spoiler--
filmde cesur bir haçlı şövalyeyi oynayan nicolas cage, mensubu olduğu haçlı ordusunun izmir'i alınca yaptığı zulümlere dayanamayıp orduyu kankasıyla birlikte terk etmektedir.
--spoiler--
Lisedeki ingilizce öğretmenlerinin öğrencilere defalarca kez izlettiği ama öğrencilerin neden defalarca kez izlediklerini bir türlü anlayamadıkları filmdir.
otobüs yolculuğu esnasınca izlenebilecek kalburüstü filmlerden. aslında bazı bölümleri ve sahneleri beğenimi kazanmıştır ama film içindeki mantıksızlıklar, tarih hataları ve aşırı fantastiklik itici kısımlardandır. hikaye basittir ama keyifli işlenmiştir.
nicolas cage'nin başrol oynadığı film.

1300 yılların kara vebalı avrupası ve katolik kilisesinin sapkın inançlarıyla harmnlı bir senaryo.

dikkatimi çeken şu edremit körfezindeki haçlı savaşını gösterirken filmin başında her yer kumluk alan çöl gibi gösterilmiş ulan sahil desen değil plaj falan dedim ama tekrar tekrar izleyince bildiğin sahra çölü gibi edremit öyle değil milyon kez gittim bizi aşağılamak içindir kesin.
nicolas cage'in ölümüyle saçma bir son bulan film.
yeni izlediğim bir nicolas cage filmi. Fantastik türünde çekilmiş en Iyi filmlerden.
Adamin şeytana kafa atması dışında. *
Sonunu boka saran filmlerin başında gelir. (bkz: Şeytana kafa atmak) recep ivedikteki bile daha mantıklıydı lan.
Başta hristiyanlığı yeren realist bir film gibi gözükse de sonuna doğru sıçmış ve hatta yetinmeyip iyice sıvamış film. Hastalığı şeytana bağlamış filan.
Zevk alınası tek yönü filmin bir kısmının çekildiği ormanın atmosferi. O sisli ve karanlık orman size hayallerinizdeki pesimist manzarayı sunuyor.
Muhtemelen nicolas cage'in de,oynadigina sonradan pisman oldugu fantastik film olmali.