bugün

hem laikim hem müslüman

dünyanın tüm gelişmiş ülkelerinde din ile devlet işleri birbirinden ayrı. refah düzeyi en yüksek ülkelerde ise dinin herhangi bir devlet kurumunda yeri bile yok. diyanet işleri gibisinden bir kurum sözkonusu bile değil.

bu yüzden, islamın olduğu ülkelerde laiklik ile müslümanlık ayrı tutulamıyor. müslüman demek, %90 yobaz demek, her şeye burnunu sokan demek. bu yüzden devletin neredeyse her kademesinde dinin etkisi var. alınan kararlarda bile etkisi yadsınamaz.

kısacası islamiyetin en yaygın din olduğu ülkeler, din üzerinden yönetilmeye ve bu yüzden de karanlıklar içinde kalmaya mahkumdur. atatürk bunu değiştirmeye çalışan büyük bir adamdı. kilisenin 16. yüzyılda çöküşünü iyi analiz etmiş, ve bu sistemi türkiye üzerinde de kurmak istemişti. onun istediği insanların dinsiz olması değil, insanların dinlerini kendi içerisinde yaşaması ve bunu hiçbir şekilde başkasına empoze etmeye çalışmaması idi. bu yüzden atatürk çok büyük bir insandı. bu yüzden ilerigörüşlüydü.

ama atatürk yanıldı çünkü islamiyet, yobazlığın en baskın olduğu dinlerden birisiydi.

şu anki hal de ne yazık ki ortada. türkiye'de din etkili politika gitmedikçe herhangi bir yere gelinmez. hangi çağda yaşıyorsunuz amına koyim? din üzerinden siyaset mi yapılır?