nezle

tanrının insanlara lutfu. nerden çıkıyorsa virüsler yerleşiyor vucuda, sonra ufak bir bağışıklık sistemi zayıflığında (stres, soğuk, vs) ortaya çıkıyor. bir de, hapşurmalar, burun silmeler derken ellere, ordan başka yerlere, oralardan da başka yerlere yayılıyor.

bir elde kolonyalı mendil*, diğer elde* peçetemsi rulolarla dört dönmeye başlıyorsunuz sonra da. önce burnunuzdaki akıntıyı iyice peçeteye aktarıp, sonra da kolonyalı mendille elleri temizlemek gerekiyor. bi de burun iyice hassaslaşıyor, derinin kartlaşmasını bırakın, dışarıda soğuk havada nefes alıp vermek bile acıya dönüşüyor.

sürekli lavabo yanında olmak burnun kartlaşmasını daha uzun vadeye yayabiliyorken, bir yandan da kurumuş dudakları ıslatmanıza imkan tanıyor. dudakların kuruması belki de burnun kartlaşmasından ya da hassaslaşmasından bile daha kötü, çünkü dudaklar bir kere kurudu mu, gülmek ve hatta konuşmak bir işkence. bazen kendinizi konuşma özürlü bile hissedebiliyorsunuz.

salya sümük. üstelik dudaklar da kurumuş, baş da ağrıyabilir gibi. nezle budur.

(bol karabiber ekilmiş ılık şarap ya da vodka konusundaki tavsiyelere açığım. neydi nasıldı...)