bugün

entry'ler (54)

halil özgüç

kendisinin emanet ettiği hastanın anamnezini alır, fizik muayenesini yapar (özellikle oskültasyon) ve üzerine günlük değerlerini takip ederseniz tüm babacanlığıyla size kahve bile ısmarlayacak olan profesördür. Hem iyi bir doktor hem de iyi bir öğretim üyesidir. zira bunlar cerrahlarda bir arada bulunması çok ender olan özelliklerdir.

michael jackson un ölümüne üzülmeyen insanlar

şaşkınlığı atlatıp üzülme moduna geçememiş insandır. zira michael jackson ölebileceğine inanılamayan insanlardandır. bir diğeri için;
bknz: ajda pekkan

laf sokan esnaf

-peeling gözeneklerinizi açar cildinizi temizler, ardından tonik gözeneklerin kapanmasını cildinizin sıkılaşmasını sağlar, parlaklık verir.
-ben yalnızca peeling kullanıyorum,gerek yok toniğe.
-siz hiç aynaya bakmıyorsunuz herhalde.
sizden nefret ediyoruz çok bilmiş, ukala tanıtım görevlileri

öss jokeri

tıp fakültesine girebilmek için 50 bin avro veren insanların fazla olan paralarını akıl almak için harcamaları tavsiye edilir. bu kişilerin doktor olmaları durumunda muayene ücretlerinin, bıçak paralarının dudak uçuklatacağı da aşikardır.

evden çıkamamak

hava çok sıcaktır, hava çok soğuktur- çıkamazsın.
evde işin çoktur,dışarda işin yoktur- çıkamazsın.
paran yoktur-çıkamazsın, moralin bozuktur-çıkamazsın.
cebinden para taşar, içinden mutluluk bağlasalar duramazsın...

19 temmuz 2009 sigara yasağının yürürlüğe girmesi

her yıl bayraklarla, fener alaylarıyla kutlanması gereken gündür. nihayet duman altı tabiri dilimizden silinecektir. kutlu olsun!!!

star wars

Serinin 3. filmi Revenge of the Sith'i bü günlerde izlerseniz senaryonun günümüz türkiyesine bakılarak yazıldığını düşünebilirsiniz. Zira bu filmde şansölye barışı sağlamakla görevli Jedi'ların( bir nevi özel eğitimli askerler) cumhuriyeti ele geçirmeye çalıştıklarını( bir nevi darbe) iddia ederek yok edilmelerini( bir nevi ... davası) emreder.Gücün kötü yanını temsil eden sözde demokrat ve özgürlükçü şansöyle(?) senatoda gerçek niyetini ortaya koyar ve "güvenliğimiz ve istikrarın devamı için cumhuriyet birinci galaktik imparatorluk olarak yeniden düzenlenecektir." der.bunun üzerine Pedme'nin "demek özgürlük böyle yok oluyormuş, tezahürat ve alkışlarla..." sözü insanı derinden yaralar...

beli açık arkadaşını uyaran kız

söyleyen arkadaşsa anlaşılabilir ancak bir yabancının söylemesi rahatsızlık verici, sinir bozucudur.çünkü söyleyiş tarzı genelde ayıplayıcıdır.

asırlara meydan okuyan sözler

beni bir tek sen anladın, sen de yanlış anladın...

seni seviyorum diyene verilen saçma cevaplar

-seni seviyorum.
-en çok neyimi seviyorsun?

ben kendim icin dekolte giyiyorum

doğrudur. kadınlar kimi zaman dişiliklerini sergilemeyi severler. kendilerini beğenmeleri başkalarının onları beğenmesi kadar önemlidir. ve bakışlardan rahatsız olmazlar insan gibi bakılırsa, laf atılması hoşlarına gider atan kişi kibarsa. Ancak bir kadının dekolte giymesi evrimini tamamlayamamış erkekler tarafından iğrenç bakışlara ve sözlü tacize maruz kalmalarına gerekçe değildir.

yiyip yiyip sıçmamak

bir de günlerce sıçmayı unutan insan tipi vardır. tıp okuyan bir kızcağız tarafından itiraf edilmiştir.

rabbime sordum cleveland dedi

"Beni Türk doktorlarına emanet ediniz" diyen Atatürk'ün kurduğu TC'nin bakanının böyle basit bir operasyon için amerikaya gitmesi başka bir sebeple açıklanamazdı zaten. ahsen hanım yapabileceği en mantıklı açıklamayı yapmıştır.Zira bu tavsiyeyi veren rabbi kendisini yaratırken pek cömert davranmamıştır.

ahlaktan bahseden laik kız

"hem laik hem müslüman olunmaz ya müslüman olacaksın ya laik" sözlerini hatırlattı bana bu başlık sahibi.Laiklikten anlamadığınız aşikar ancak dinden anladıklarınız konusunda da çok şüpheliyim.Sizin gibi küçük beyinli erkekleri tahrik etmemek için saçını bayrak kırmızısı, çingene pembesi dallı güllü bezlerle örten, yüzüne tonlarca makyaj yapan, parklarda, banklarda, kucaklarda sıkça karşımıza çıkan kızlar mı ahlaklıdır, dindardır size göre? yada bu zavallı akıl yoksunu kızlar üzerinden siyaset yapanlar mı? onlar ki haklarında açılan hırsızlık, yolsuzluk davalarından dokunulmazlık zırhıyla korunmaya çalışırlar, sabah söylediklerini akşam yalanlarlar yüzleri kızarmadan, oğullarına gemicikler, karılarına binlerce dolarlık çantalar, yüzükler alırlar. Kendi çıkarları uğruna maddi ve manevi bütün değerlerimizi birilerine peşkeş çekerler. Ve bunlar gibilerle savaşan Yüce Atatürk bu partiye oy verirdi öyle mi? Bu ülkeyi kuran Cumhuriyeti, çağdaşlığı, laikliği benimsemiş zihinler bugün ciddiye alınmıyorlar öyle mi? Ve madem siz ahlaklısınız, siz müslümansınız bu başlığı açarak islamiyete göre en büyük suçlardan birini işlediğinizin farkındasınızdır. Siz kim oluyorsunuz ki insanların düşüncelerine ve kıyafetlerine göre inançlarını sorgulama, yargılama hakkını kendinizde buluyorsunuz??? iktidar gücünün yanında, maddi gücü de ele geçirenler sonunda ilahi güce de sahip olmaya çalışacaklar korkarım. Gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içindesiz başlık sahibi ve sizin gibi düşünenler. Tarihe bakınız, ders alınız!!!

komedyen olarak recep tayyip erdoğan

yaptığı espriye gülünmesine bu kadar kızan başka bi komedyen yoktur. cem yılmaz'ın küçükken baba herkes bana gülüyo diye ağlamasına benzer. ya da yaptıkları espri değildir. değil midir?

ibrahim tatlıses in dizi senaryosu yazması

sharon stone'u tekrar ülkemizde görme şerefine erişmemizi sağlayacak senaryodur. Zira genç ibrahim urfadaki bir kebapçıda lahmacun pişirirken, şehre turist olarak gelen sharon lahmacun siparişi vermek üzere mekana teşrif eder.ilk görüşte aşık olan ibrahim ingilizce öğrenmek için oxford'a gider. Başına gelebileceklerden habersizdir...

surekli ne kadar zengin oldugunu ima eden arkadas

daha sinir bozucu olan ise bu tiplerin komunist versiyonudur.

demokrasinin evrensel bir aldatmaca olduğu gerçeği

Resim 02-09:Türkiye'de siyasi anlayış;demokrasinin yerel ve güncel bir aldatmaca olduğu gerçeği

cehennemde atatürk ile karşılaşmak

Ata'nın geleceği haberi duyulunca öteki dünyada bir telaş başlar.Cehennemin camına asılan tabelalardan bir "Kapatıyoruz" olurken bir diğeri "Cennet çok yakında hizmetinizde" olacaktır. Zira Yüce Atatürk'ün en iyi yaptığı şeydir cehennemi cennete çevirmek.

karşı balkondan evi seyreden teyze

Fatma teyzedir o. Mutfağımızın karşısındaki balkona çıkar. Yemekteyizdeki dış ses misali yemeklerin yapılışını, sunuşunu inceler. Tadına bakma aşamasında yüzümüzden yemeğin lezzetini tayin eder. Puanını verir ve gider...