bugün

entry'ler (66)

meursault

çok da kasmayan bir abimiz.

lisedeki fizikçi

bana 84'ten 4 vermişti. nasıl bir insan olduğunu yazmaya gerek yok diye düşünüyorum.

ağlatan filmler

bisiklet hırsızları.

yazarların araba kullanmayı öğrendikleri araba

93 model kartal. 2010 senesinde kullanmıştım. frene bastığımda sanki araba daha da hızlanıyormuş hissi veriyordu. ondan sonra kullandığım arabalarda bir süre küt diye frene basıp aniden durduğum çok olmuştur.

ankara da yaşamak

yurtdışında yaşayan akrabalarınız sizi ziyarete geldiğinde acaba nereyi gezdirsem diye kara kara düşünmektir. avm'ye götürmemek için direnmektir bu şehre.

yazarları anlatan 1 film 1 şarkı 1 kelime

elling

radiohead - creep

kaygısız.

türkiyede kadınlar için hayatın zor olduğu gerçeği

kendim dahil bunda bütün erkeklerin payı vardır. bilerek veya bilmeyerek kadınların hayatını mahvediyoruz. halbuki kadının tam manada özgürleşmesi demek erkeğin de özgürleşmesi demektir. bu ülkede mutlaka her kadın, hayatında en az 1 kere tacize veya şiddete maruz kalmıştır, kendini bekaret, namus tartışmaları içinde bulmuştur, giydiği kıyafete karışılmıştır, aynı iş pozisyonundaki erkeklerden daha az paraya çalışmıştır, gece dışarıda tek başına yürüdüğü vakit adımlarını hızlandırmak zorunda kalmıştır. bu ülkede her kadın mutlaka bu saydıklarımdan birini yaşamıştır. biz, bir yerde tecavüz haberi çıktığı vakit, tecavüzcüye "orospu çocuğu" diye yine annesinin kadın kimliği üzerinden küfür edilen bir ülkede yaşıyoruz. belli ki biz erkeklerden bir bok olmayacak. bu yüzden kadının özgürleşmesi yine kendisinin vereceği mücadeleye bağlıdır.

baban ne iş yapıyor diye soran öğretmen

herkes ilkokulda karşılaşmış ama ben aksine hep lisede karşılaştım bu tiplerle. o dönemler ne diye bunu soruyorlar anlam veremezdim. ama yıllar geçtikten sonra farkettim ki bu hocalar sınıfta kimin ailesinin sosyal statüsü yüksekse onunla iyi geçineyim, kiminki düşükse onun da bütün sene kafasına vurayım derdindeydiler. hep şimdiki aklım olsa denir ya. şimdiki aklım olsa bu öğretmen müsveddelerine gerekli dersi öğrenciyken vermek isterdim. ama biz naptık o dönem? salak gibi korktuk hocalardan. zorlama bir şekilde saygı gösterttiler hep kendilerine. şimdi o dönemleri düşündükçe yaptığım tek şey arkalarından küfür etmek.

not: iyi niyetli olan, hiçbir öğrencisini ayırt etmeden, onlara bir şeyler öğretebilmek için emek harcayan öğretmenleri tenzih ederim.

mihail saakaşvili nin ukrayna da vali olması

rusya karşıtı bir adamı rusya yanlısı bir bölgeye vali yapma olayı.

muslera beni siksin sesimi çıkarırsam şerefsizim

siksin demedim silsin dedim.

viskinin yanında iyi giden şeyler

robdöşambr ve puro.

james caviezel

person of interest'te sesini kısarak konuşmanın bokunu çıkarmış oyuncu. artık söyledikleri anlaşılmıyor.

bakkalin pedi gazeteye sarmasi

sonrasında siyah poşete koymasıyla devam eder.

uyumak için içmek

genelde 1 bardak sütle katıldığım eylem.

mc donalds vs burger king

biri diğerinin lacivertidir. ikisi de yemek diye çöp koyar insanların önüne.

21 şubat 2015 tbmm oturumu

sayesinde bol bol göksel baktagir dinlediğimiz oturumdur.

sözlükteki ahlak yoksunu yazarlar

insanı burada yazmaktan soğuktan yazarlardır. bir şeyler yazmak için sözlüğe girersiniz. soldaki başlıklara şöyle bir göz atınca bu ahlak yoksunlarının ırkçı, cinsiyetçi, partizan başlıklarının alt alta sıralandığını görürsünüz. bir şeyler yazma isteğiniz anında kaybolur, çıkar gidersiniz. böyle böyle bir bakmışsınız aylarca tek bir entry bile girmemişsiniz.

yazarların şu an dinlediği şarkılar

arctic monkeys - do i wanna know?

sözlük yazarlarının en son izlediği filmler

les infideles.

yer yarılsa da içine girsem denilen anlar

bunlardan biri dün başıma geldi. okuduğum bölümün kantinine girerken alt dönemlerden pek tanımadığım güzel bir kız el sallayıp selam verdi. ben de ona gülümseyip merhaba dedim ve ben de el salladım. 1.5 saniye sonra anladım ki kız arkamdakiyle konuşuyormuş.