bugün

mühendis olacağım diye sevinmeyin. çünkü o güzelim kimya soruları, matematik karmaşaları ve fizik teoremleri güzelim bir tokat etkisi yapıyor.

(bkz: kimse sana kolay demedi)
her kıza yazmayın biraz ağır takılın ilk günlerde. fazla da ağır takılmayın, yoksa benim gibi sap kalırsınız. 3 sene oldu siftahımız yok daha..
çalışın .
hoca anfiye gelince ayağa kalkmayın,
dersten kopmaya başladığınızda zil çalar diye beklemeyin, hocayla ara verme pazarlığı yapın,
ikinci gün, bir önceki gün oturduğunuz yere oturmayın. daha doğrusu orada bir başkası varsa, ''pardon burası benim sıramdı'' gibi bir yaklaşımda bulunmayın,
kantinde kızlı-erkekli grup olarak otururken çay ya da kahve almaya giden adam her zaman sempati kazanır.(eğer masa salt sap doluysa içecek almaya giden siz olmayın)
hoşunuza giden kızlara direkt çıkma teklif etmek yerine yumuşak bir geçişle önce tanışmayı deneyin,(not istemek ya da ders programı ile ilgili bir soru sormak işe yarayabilir)
eskişehir de okuyorsanız ve fakültenizde iibf ise not tutucam diye kastırmayın, su fotokopi'de derslerin çoğunun notları var,(soranlara tarif edilir)
sivrilmek için saçma sapan espriler yapmayın, sessiz kalın daha iyi. ama sağlam espriyi bulursanız çakın.
hocalara laf sokmayı pek denemeyin. karşınızdaki lisedeki tarih hocanız değil, en kötü ihtimalle yardımcı doçtur.
üniversiteye özellikle karşı cins konusunda büyük hayallerle gitmeyin. nedense üniversiteye giden erkekler, oradaki kızları rusya'dan filan geliyor zannedip bir sürü kız götürürüm hayali kuruyorlar. hepsi lisedeki sınıf arkadaşlarınız gibi emin olun.
kendiniz olun, başka biri gibi davranmayın hemen belli oluyor.
öncelikle kişilikli olun, şahsiyetinizi paspas yapmayın farklı ortamlara girmek için...
kişilere, farklı fikirlere karşı asla önyargılı olmayın ama dikkatli olun...
herkesi dinlemeye açık olun, dinlemeyi bilen insan -dinledikleri katılmadıkları fikirler de olsa- her zaman daha akıllı adım atar, daha iyi analiz eder dogruları-yanlışları ve de saygı duyulan kişi olur.
her zaman fikriniz olsun ama fikirlerinizi de sorgulamayı bilin, derinlemesine düşünün...
okuldaki dersler konusunda asla ümitsizliğe düşmeyin, "ben yapamam" cümlesini lugatinizden atın.
asla tek arkadaşınız olmasın, tek arkadaş edinip kendinizi iletişime kapatmayın, arkadaş edinmekten onları tanımaya çalışmaktan çekinmeyin...
hafta sonlarınızı bol bol uyuyarak, tv izleyerek heba etmeyin, ilginiz doğrultusunda kültürel aktivitelere katılın ve bol bol okuyun...
edindiğiniz kültür çerçevesinde ailenizi, geçmişinizi küçümseyenlerden olmayın.
insanların inek yaftası yapıştırmasından korkmayın, çalışan insan asla zararda değildir...
çalışın arkadaşlar.
başarılar dilerim....

edit: imla
bırakın okulu falan diplomalı işsiz olursunuz gidin ticarete atılın. paranın dibine vurursunuz.
oğlum ufak bi şehirde üniversite kazandıysanız bırakın. hayat çekilmiyo. hazırlanın bi yıl daha adam gibi bi yer kazanın. yapabilirsiniz size güveniyorum.
Az alkol tüketin , çok sevişin.
öğrenci işlerine cebinde paran olmadan girme ve kimseye soru sorma...
ileri görmeye çalışın bitmicek gibiyse direk çıkın geri dönün.
zengin ve arabası olan erkeklerle arkadaşlık yapın.

kızlar içinde aynı şey geçerli.
hem tadını çıkarın hem de dersleri sallamayın.
iş dünyasına atlamadan önceki son hazırlıklarınız olduğunu unutmayın.
öğrenebildiğiniz kadar öğrenin
girebildiğiniz her eğlenceli ortama girin.
dördüncü senende üç sene uzadığını öğrenince gel bu başlığı oku ne malmışım de. harbi malmışız lan.
(bkz: bir universite ogrencisinin aylik masrafi)
kampus içinde rezil olacağınız komik bir şey yaparsanız herkesten fazla siz gülün. örneğin yere düştünüz ve herkes bakıp güldü. siz daha fazla gülün ve durumla, onlardan önce siz dalga geçin.
üniversite yılları herşeye rağmen iyidir, özlenir. ne var ki; içindeyken pek kıymeti bilinmez. en azından, büyük ihtimalle son sıkı dostlukları bulabileceğiniz mekan olan üniversite yıllarınızın kıymetini biliniz. ("genelde" iş yerlerinde sıkı dostluklar kurulmaz)

türkiye'de akademik hayat her ne kadar kokuşmuş da olsa, tekamül fırsatlarını iyi değerlendirmek gerekir. *
sakın not ortalaması da neymiş? ..kerim, ..karım demeyin. genelde insanlar en son başarılarıyla değerlendirilirler. bir yeni mezunun da en yeni başarısı, akademik performansıdır.

okulunuz "one of the reputable universities" değilse (ik * bokları ilanlarında böyle kullanıyor, ben de lanetliyorum), o okuldan olabildiğince çabuk topuklayın derim. *
öss yi kazanın önce. sonra tercih kısmında;

vakıf okullarını hafife almayın, aman burası hep tiki doludur diye bir mazeret olamaz siz öğrencilerden değil hocalardan ders alıyorsunuz normal bir devlet üniversitesinde 4 senede görebileceğiniz değil ders almak görebiliceğiniz sayıda profesorden, tek yarım dönemde ders alırsınız. dersinize bakın.

tercih kısmını da atlatmışsanız, şu öss süper geyiği, lise hocalarının dersane hocalarının her birinin size önerdiği, o inanılmaz şey dimağımıza sığdıramadığımız olgu, günü gününe ders çalışma kısmını yapın, ne olursunuz yapın, vize zamanı 1 hafta uykusuz kalıcağınıza, her gün yarım saat 1 saatle işi kotarırsınız.
cool falan davranmayın. hemen muhabbeti kurun. saldırın, durmadan, pakize karadaarkanızda her zaman.....
hem gönlünce eğlenip hem pederle problem çıkmasın istiyorsan ilk sene kas, ikinci üçüncü sene kafana göre takıl ama bokunu çıkarma, son sene yine kas.

kredili sistemde benim bildiğim yol budur.

arkadaş ortamı ilk günlerde oluşur. iyice süz tipleri. en bol kız potansiyeli olan gruba yazıl. bu tür gruplara ilk günlerde girdin girdin, sonra zor olur eğer otoparkta bir bmw yoksa.
gencim güçlüyüm deyip salmayın derslerinizi.
adam akıllı çalışın. unutmayın okula bu yüzden geldiniz.
sosyal aktivitelere sırf deneyip görmek için dahi olsa katılın.
komplekslerinizden arının. kendinizi aşmaya çalışın ve insanlarla iyi iletişim kurun.
kimseyi kafanızda kategorize etmeyin. iletişim kurmayı deneyin.
unutmayın ne kadar çok insan tanırsanız, doğru insanlarla karşılaşma olasılığınız o kadar artar.
herkesle anlaşmak zorunda olmadığınız bilin. arkadaşınızı seçebilecek konuma gelin.
"kayıt yenileme, ders kaydı ve sınavlar hariç uğramayın lan okula. zaman kaybının alemi yok!" şeklindeki tavsiyeler bütünüdür.
çok fazla arkadaş edinin yararı cok olacaktır.
kesinlikle ve kesinlikle hazırlığı atlamaya çalışın. geçen sene girdim ben "la siktir et hazırlık sınavına çalışmaya gerek yok" dedim, çalışmadım ama ucu ucuna atladım.* ama siz işinizi riske atmayın, şuan "iyi ki atlamışım" diyorum hazırlığı. aradaki kayıp olan bir yılı yaşayınca anlarsınız. bence atlayın hazırlığı görün eşşek gibi dersleri üniversite neymiş öğrenin. sonra anlarsınız 'öss stresi'nin ne kadar gereksiz olduğunu.
-ilk seneden eve çıkıcam diye yırtınmayın.
-paranızın kıymetini bilin.
-gittiğiniz yere alışmaya çalışın. öylesi daha güzel.
-ikinci öğretim iseniz yüzde ona girmeye bakın.
-ya zaten ben geçiş yapıcam deyip durmayın.*
-bir milyona satılan dürümlerden yemeyin.
-cemaate girmeyin.
-kızlar teklif etmiyor. *
-uzun otobus yolculukları için kaliteli bir mp3 oynatıcı ya da psp edinin kendinize.
güncel Önemli Başlıklar