bugün

üniversiteden yeni mezun olan kişinin iş aramaya başlamadan önceki düşüncesidir. zamanla genel müdür olacağım, müdür olacağım, yönetmen olsamda olur, yetkili de olabilirim, neyse ya ben yetkili yardımcısı olarak başlayayım ve en sonunda tabi efendim beşyüz ytl ücret benim içinde uygundur ile son bulur *
... ve sonra üniversite biter mali müşavir olursun 350,00 ytl maaş teklif ederler.. nerenle güleceğini şaşırırsın.. bu arada sigorta yapmayı da düşünmemektedirler..

önemli olanın üniversite mezunu olmak değil bir işte uzman olmak olduğunu anlarsın. iş ve para diplomaya değil ne kadar para kazandırdığınıza göre verilir. zamanla da üniversitede öğrendiklerinin ne kadar teorik olduğunu, iş hayatının bambaşka birşey olduğunu öğrenirsin.
hayal kurmak güzeldir.Aslında gerçekleşmeyecek durum değildir. Zira kişi kendisine güveniyorsa , okuduğu yıllar içinde çabalayarak mesleğinde o kıvama gelebilir ve okul bitince müdür olarak göreve başlar.
Not:müdür olmak iyi bir şey değildir.

(bkz: müdür)
malum bölgenin açıkta kalmasıyla görülebilecek rüyadır.
öncelikle agzinin ortasina esasli bir şaplak atilip, kişinin fotokopi cekmenin inceliklerini ögrenmesi iktiza eder. daha sonra da universitede ögrendiklerini unutman için mabadini yere çakman gerekmektede ve piyasanin kasari olmak için mesekatli bir yola girmen gerekir. eh bu egitimi tamamlayip kabugu kalin piyasa kasari olunca takatin kalirsa eğer mudur olmayi düsünebilirsin.
sonunda düşünenlerin büyük bir hayal kırıklığı yaşayacağı düşünce. öyle olmuyor gülüm, diğer insanlardan farklı olman lazım, en alttan başlayıp bu farklılığınla yükselmen lazım. he, böyle bir farkın yoksa sen hayal kurmaya devam et, bakarsın bir gün o hayallerle bir kitap yazarsın, belli mi olur?
(bkz: Mezuniyet Psikolojisi)
okulu bitirince, işe girmek için çabalarsın. maaş talep etme hakkın yoktur. ''ben bir yerde çalışmadan nasıl tecrübe edinirim ki'' diye sorarsın kendi kendine. zira her iş yeri tecrübeli çalışan ister.

insan kaynakları yöneticilerinden nefret edersin. klişe soruları ezberler, her yerde aynı cevapları verirsin. işin içinden çıkamazsın.

etrafındaki herkes sana iş soruları sorar. ''noldu senin iş görüşmeleri'' gibi sorular artık canını sıkar. belki de abartırsın bunu. dışarı çıkamazsın bu soruları duymamak için. psikolojin bile, bu süreç uzarsa bozulur.

bir gün ansızın bir telefon gelir. ''hadi gel'' der sana bu ses. ikici görüşmedir bu. deneyimsiz olduğundan maaşını sen değil onlar belirler. hemen atlar kabul edersin.

buradan itibaren iş artık sendedir. bakarsın ki okulda gördüğün gibi ne teoriler, ne de kuramlar vardır. anlarsın ki, en önem vermen gereken ve senin önemsemediğin ders bu hayatta çok önemliymiş. o da insan ilişkileri ...

anlarsın ki, seni üniversite başarından değil de, insan ilişkilerinden anlayan eğitilmiş birey olmandan dolayı işe almışlar. insanları üniversitede kültür edindikleri için işe alırlar. en boktan işlerde bile üniversite mezunu aramalarının sebebini de çözmüş olursun böylece.

sana ait odan, bilgisayarın, altında çalışan kişiler de vardır. herkes ''oh ne ala'' diyebilir. ancak bu kolay değildir. iyi bir yönetici olmak sadece okul bitirmek değil.

kimse sana okul yeni bitmişken genel müdürlük görevi vermez. vermedikleri için sakın üzülme. verseler de zaten kimse beceremez. bu; deneyimle, kendini ispat etmen ve başarılarınla zaten kendiliğinden gelecek ..
fabrikatör çocukları,yeğenleri,torunları.. grubuna giren arkadaşların düşüncesi. *
vakti zamanında da üniversiteye kapağı atınca rahatlayacağını düşünmüş ama bundan ders almamış bir önceki düşündüğünden daha büyük bir yanılgı içine düşmüş gerçeklerle yüzleşmesini en acı şekilde yaşayacak olan öğrencidir.
boyle hayaller kurmadan universite cekilmiyor cunku.
lisans üstü eğitimde müdür müdür müdür? konulu tezle karşılaştıklarında biraz kapsam değiştiren düşünce tarzıdır.*
(bkz: kamile)
(bkz: huffas)
aslında üniversiteye giren sevgili genç aşama aşama şu düsüncelerle hareket etmektedir

ilk yıl : abi uzatmadan okulu bitiririm zaten staj falan doldurcam cv yi bir yaz da yurtdışına gidersem direk genel müdür olurum ben.

ikinci yıl : abi okul uzayacak gibi ama olsun uzatmadan okul bitmez hem cv yi doldurmak için vakit kazanmış olurum sanki bütün genel müdürler 4 yıl da mı bitirmiş okulu dimi yani

üçüncü yıl : okul uzadı be abi genel müdür olabilir miyim iki yıldır da yatıyorum staj falan hak getire yok yok daha iki yılım daha var hallederim ben yine olurum genel müdür evet.

dördüncü yıl : abi bi kaç yere iş başvurusunda bulundum bakalım yönetici yardımcısı falan belki bir yerden başlarız okul da bitmedi daha zaten ama bir yıla keşfedilirim ben olurum müdür sonra da gelsin genel müdürlük heytt beee

okul biter : aman abi napiyim yaa girdik bir bankaya veznedeyim işte . ne genel müdürlük mü hııı yok abi yaa nerdeee belki bireysele gecerim gelecek yıl ....

bu böyle gider... bu ülkede yüzde yüz başarı da göstersen genel müdürlük kademeleri çoktaann sahibini bulmuş ve o sahipler yerlerine kazık cakmıştır..yazık oluyor onca üniversite ögrencisine...
özellikle, isletme muhendisligini kazanıp hava atan elemanların düştüğü durum.*
4 yıl okuduktan sonra sıradan bir personel olarak işe başlayacağını aklının ucundan bile geçirmeyip müdür pozisyonlarına başvuran yeni mezun düşüncesidir.bir işe başvurduğunuzda şunu bilin ki okuduğunuz okul istisnalar hariç kimsenin umurunda değil.bu ülkede milyonlarca üniversite mezunu var açıkta ve bunların önemli bir kısmı da cin olmadan adam çarpmaya kalkanlar.
ülke gerçeklerin in farkında olmayan temiz kalpli, umutları hala sönmemiş yurdum gencinin tatlı polyanna düşüdür. halbuki onun gibi yüzbinlerce mezun çıkmaktadır her sene bu ilim irfan yuvalarından.
Genelde işletme ve endüstri mühendislerinin düşüdür.

(bkz: işletme)
(bkz: endüstri mühendisi)
endüstri mühendislerinin çocukça hayalidir. okulda mezun olur olmaz bilmem kaç kişinin başına geçecekelrini düşünürler. sonra ilk 3 sene dosya getir götürü yaparlar.
(bkz: üniversite bitince adam olacağını düşünmek)**
dünyaya pembe ötesi gözlüklerle bakabilme kabiliyetidir. zira pembe gözlükle bile baksan böle bi manzara görülesi değildir.
evet arkadaşlar gene iş dünyası ve bu konu ile size tavsiyelerde bulunacak Mrnbsr size nacizane bu durumu özetlesin bakalım..

Şimdi koçito diyeceksinki senin daha yaş kaç puşt öyle havalardasın yada ne bileyim yalanını sikeyim gibi düşünceler genç dimağlarınızda hasıl olabilir ama benim sikimde olmaz... 8 yıldır çalışıyorum(bu dönemde ünide okudum sevgili okur hala da okuyorum).Ha birde ltd. ve aile şirketlerinin bebe genel müdürleri var onlara birşey demiyorum sonuç gayet ortada...

Aslında hayal etmek başarmanın yarısıdır. ama sen şimdi hiç tecrübe edinmeden,şirkete katma değerde bulunmadan direk müdürlük hayal ediyorsan ben senin hayalini bölmüyeyim sen böyle devam et..

Gardaş azmetceksin, en alttan başlayacaksın, "çıraklığını yapmadığın işin ustası olamazsın" düsturu ile hareket edeceksin. Üniversitede öğretilenlerle olsaydı bu iş Profesörlerin hepsi dünyayı yönetiyor olurduki sana bana zaten iş kalmazdı.Tamamen kişisel bir şey bu.Sen ne kadar kabiliyetliysen o kadar önün açık demektir.Ha birde "iş arıyorum maaş aralığı 1200-2000 tl aralığı" diye düşünüyorsan gene yanlış.Ne demiştik önce çıraklık.. Sen bir kapak at bakalım şirkete. Misal fotokopici oldun.En iyi fotokopici ol, diyelimki alanın pazarlama git en tecrübeli adamla takıl,dinle onu,birileri birşey yaparken satarken ederken izle zira en iyi öğrenme yolu göz hırsızlığıdır.

Şimdi bunlar olurken sende yatkınlık varsa zaten sivrileceksin.Birde antinyus şunu unutma kimse vazgeçilmez,alternatifsiz değildir.Sen işine öyle konstantre ol ki vazgeçilme.(Hişştt dikkat ettinmi bak şimdi koltuğa doğru bir göz kırpma var) işini severek yap ki zevk al.

Bunlar üstünkörü sözler bir bakıma..hiçbir şey kolay değil dünyada o yüzden azimli ol koçito..Tuttuğunu kopar.Daha anlatacak çok şey var ama iş dünyası dipsiz kuyu gelsen beni bulamazsın o derece.

Birde yüksekleri hedefliyorsan işyerine-ofise-fabrikaya ilk gelen sen olmaya çalış ve son çıkan olmaya bak.Sikilmedik bir kulağımız arkası kaldı dimedi dime sonra hemi kızanım;)

Üüptüm!!
en güzelinden (bkz: pembe rüya) dır.
bunu düşünen genç hayal kırıklığına uğrayacak demektir.
bir takım kişi veya kişiler yüzünden beyni yıkanmış öğrenci modelinin üniversiteye gitmeden önceki düşünceleri.