bugün

miskin bir kedi olup paso çıkartmaya üşenmesi, küçük burjuva olup kırmızı ojeli tırnaklara sahip elini hevesle çantasına atıp çüzdanını çıkartıp para vermesi - ki bunların kırmızı oje ve cüzdan kullanmayan modelleride mevcuttur fakat kırmızı oje, cüzdan ve para müthiş kadınsılık ve hava kattığı için bu grubun tercihidir- otobüse binmekle incinen egosunu bir de ezik tipler gibi üçün beşin hesabını yapmak istemeyerek tamir etmek düşüncesinde olması son olarak da paraya sıkışmış olduğu bir günde sahip olduğu pasoyu satmış olup diger günlerde mecburi olarak bundan mahrum kalması muhtemel tiplerdir.

bu yazıda küçük burjuva olarak tabir ettiğimiz paso kullanmayan öğrenci grubu aynı zamanda starbucks, gloria jeans gibi bilimum kahve bazlı içecek servisi yapan mekanları tercih etmekte olup - bu kahve zaafı henüz şahsım tarafından çözülememiştir, neden yayık ayran değil örneğin, köpüklü köpüklü mis miss- birde kalkarken istisnasız cebindeki son parasını verecek dahi olsa bahşiş bırakma eğilimindedirler ve bırakırlarda.

işte tam bu sırada yurdum paso kullanan öğrencisi girer devreye, küçük burjuva, öğrenciye sinsi sinsi yaklaşır; son parasını bahşiş olarak vermiştir fakat eve gitmesi gerekmektedir, pasosunu kendi içinde kullanmasını ister, yurdum öğrencisi kendinden emin bir edayla;

- "bütün sene götürdün kahveleri, bıraktın bahşişleri, efendime söölim yetmedi öğrenciliğin zaten az olan nimetlerinden yararlanıp paso çıkarmak yerine bindin pahalı pahalı yeşil klimalı otobüslere, körüklüleri ittin elinin tersiyle, dersin bitip eve dönüş saatin iş çıkış saatine denk geldiğinde yok ter kokusu, ağız kokusu, amele kokusu, kürt kokusu diyip binmedin otobüslere atladın taksilere, şimdi gelip medet umma pasomdan bak başının çaresine" der ve konuşmaya başlamadan önce çıkardığı pasosunu dile getirip otobüsü çınlatır pasosunun o ahenkli sesiyle " dırırıııı " *

(bkz: öğrenci pasosu sesi)

bakınızlarla konuyu pekiştirmek isteyenler için zorunlu ilave;

(bkz: paso kullanmanın dayanılmaz hafifliği)

edit: küçük burjuvalar isyanda, bahşiş verelim sil giriyi dediler, bu vereceğinize bahşiş değil rüşvet denir baby dedim, silmedim eksilediler. *