özel okulda okumak

özel okul devlet okulu ayrımı iktisadi bir gelişimin sorunsalıdır... bu ayrımın olması olağandır...devletin geliştirdiği sistem karşısında çocuğunun daha iyi bir eğitim almasını isteyen birey, parası da varsa özel eğitimden yana bir çizgi çizer... öğretmenler açısından bakacak olursak ; devlet okulundaki öğretmenin maaşı hiçbir şekilde ailesini geçindirmeye yetmemektedir, pazarda limon satan öğretmenlere şahit oldum, şimdi gelin bu öğretmenden çocuğunuza bir şeyler katmasını bekleyin, öğretmen haklı olarak günü kurtarma çabasına giriştiğinden öğretmenlik vasfını tam anlamıyla yerine getiremez... suç kimde ? suç devlettedir.. öğretmenine normal şartlarda geçinmek için katkı sağlasa öğretmen de kendini ve tabi ki çocukları geliştirmek için çaba harcayacaktır... dolayısıyla özel okul ve dershane gibi çeşitli kurumların oluşumu ile bizler devletin eliyle itilip kakılıyor, o sınav senin bu sınav benim ha bire koşturuyoruz.. ben burs kazanarak özel bir okulda okudum... öğretmenlerimizin geçim sıkıntısı yoktu ve bizim gelişimimiz için çaba sarf ediyorlardı.. genel kültür, insanlara gerektiğinde posta koyma, vb...gibi alanlarda türk alman ve ingiliz kültürünü gösterdiler.. sınavlara değil hayata hazırladılar diyebilirim.. gençlik yıllarında özel bir okulda 1 mayısı kutladığımda da disiplin gibi saçmalıklarla değil konuşmayı denediler benimle.. bu saatten sonra özel okullar kapatılsın diye bir şey olmayacağını hatta devletin bu kurumlara daha çok ilgi göstereceğini biliyoruz.. asıl önemli olan bizim gibi insanlar değil , önemli olan doğu''da hala okul sıkıntısı çeken çocuklar, okuma yazma bilmeyen insanlar... devletin iyi bir eğitim politikası gütmesi gerekli.. başbakan bir çok ilde bir çok yeni okul açıldığını ulusa seslenişte belirtti ama öğretmen açıklarını unuttu, her şeyi unutmaya programladığı gibi..

mezun olduktan sonra öss'de devlet üniversitesine yerleşenler ilk 1-2 yıl zorlanabilmektedir.
ayrıca özel okulda ailenin verdiği paranın sorumluluğu ile sürekli başarılı olmak zorunda hisseder insan kendini. *

lgs'de öss'de garantidir çoğu zaman ancak okul arkadaşı sahibi olamamak da demektir aynı zamanda.

özel okullarla ilgili bir yanılsama da öğretmenlerin daha fazla maaş aldığıdır. bugün meb'e bağlı bir okulda çalışan öğretmen ortalama 900 ytl alırken özel okullarda bu ortalama 650 - 700 ytl'dir.
ayrıca özel okulda öğretmenlik devlet okulunda öğretmen olmaktan daha zordur. para ile herşeyi satın alabileceğini zanneden veliler ve her an işten atılma korkusu bu görevi daha da zorlu kılmaktadır.

devlet okulundaki çocukların hakkınızda zengin,havalı,burnu kalkık* gibi ayrımcılığa sokmak isteyecek düsüncelerine maruz kalırsınız.

sistem kurbani olmaktir. *

işin içinde okumak varsa orada duracağın eylem. özelmiş devletmiş kediymiş fareymiş önemli değil. okuyacaksan kendin için okuyacaksın. ha çevrendekiler seni etkilemez mi? etkiler tabi ama o parametre her yerde üç aşağı beş yukarı aynıdır. okumaya gelince iş, kopya verenin çok olduğu yerde okumak en şanslı olanıdır. bak başka da bir şey demiyorum. kopya bitirdi eğitim sistemini zaten.

alayına daşşak alayına makara olan yerdir. özellikle lise disiplin zayıftır hocalar iyidir devamsızlıktan kalma gibi bir sorun yoktur. ben lisenin son 2 senesini matematik dersleri dışında spor salonunda basket oynayarak yada kantinde arkadaşlarla makara yaparak geçirdim sanırım özel kolej dışında hiç bir öğretim kurumunda müdür konuşma yaparken otobüs otobüs albantta otobüs ve el salla el salla büyük başka el salla tezahuratları yapılmamıştır yalnız işin kötü yanı benim gibi makarayı seven arkadaşlarım ve ben öğrenim hayatımıza mecburen özel üniversitede devam ediyoruz.

(bkz: etlekmek kafalılar)
(bkz: seval hocam saygılar)
(bkz: hz baba seni unutmadık kıskanma hemen)

ozel okuldan okula buyuk farklar oldugundan ve okuyan ogrencinin cesidinin de bir o kadar degisken oldugunu dusundugunuzde farkli algilanabilecek ve yorumlanabilecek olgudur.
siniflandirma meraklisi bir millet oldugumuzdan ogrenci ve okul kategorilerini yapalim.

1-zottirik okul, kotu ogrenci:
egitim duzeyi zottirik kivamda olan okulda okuyan ve bu kotu egitimin bir gramini bile almak istemeyen ogrenci modelidir. sanirim en cok gicik alinilan modeldir. zengin pici , muhallebi cocugu , cip cop gibi suclamalarin oznesidir. zaten ozel okula laf edilen soz konusu carcur edilen yada edilmeyen para oldugu icin insanlarin ilk aklina gelen ne yazikki modeldir.

2-zottirik okul, iyi ogrenci :
okulunun zottirikligine aldirmadan optimum duzeyde okulundan fayda almaya calisip verilen paranin hakkini vermeye calisan ogrenci modelidir. az da olsa bir gurubu temsil etmektedir, ama yine de gume gideceklerdir.

3-tassakli okul, kotu ogrenci:
Turkiye standartlarina gore 10 ogrencinin 9 unun ayni egitim imkanlarina sahip olamadigi bir ulkede ailesinin doktugu paraya acimayan, haytalik yapan modeldir. ilerde cok pisman olacaktir.

4-tassakli okul, iyi ogrenci:

sanirim kimse bu arkadasa laf etmeyecektir. iyi bir okulda okumanin kiymetini bilip iyi calisan ve kendisini gelistiren ogrenci modelidr. bazen kotu ogrencilerle ayni sinifa sokuldugundan bu tur modellemelere en cok gicik alan ogrenci modelidir.

sanirim ozel okullar kavraminin genel ozeti budur. bazisi kiskancliktan iyi olanlari da kotu olanlari da bir saydigi gibi , takdir eden azinlikda vardir mutlaka. ama iyi veya kotu okul olsun, ogrencinin icinde ogrenme ve kendini gelistirme hevesi olduktan sonra gene bir sekilde belki istedigi kadar olmasa da, dedigimiz gibi optimum duzeyde egitimi alacaktir.

sosyal olarak insanın gelişimine çok büyük katkıları olan olaydır. ayrıca yabancı dil açısından da aynısı geçerlidir. ancak süresi önemlidir. mesela liseyi de özel okulda okuyan insan bence fuzuli bir işin içindedir.

ön yargılı düşüncelere maruz kalmaya sebep olabilen eğitimdir. şımarık, yerde alıp gökte yiyen öğrenciler vardır ama, sanıldığı kadar çok değildir. ailesi gurbette olan, boynu bükük yatılı öğrenciler çoktur. görüşlerin aksine, boğucu bir disiplin vardır. hocalar serttir. velilerin şikayeti endişesiyle, işlerini, katı kurallarla yaparlar. okulun, alt kattaki muhasebesine inmek için bile müdürden izin kağıdı gerekir. izmir'de, "denize nazır, diploma hazır" sloganıyla alay edilen bir okulda, sınıf tekrarı için ayrı bir kat açılmıştır. bir o kadar da, tasdikname alan vardır. özel okul sayısının çok arttığı şu günlerde, hepsi için, iyidir diye düşünmek doğru mudur, bu da tartışmalıdır. * * * * *

en fazla 20 kişilik sınıflarda, öğretmen ve yöneticileriyle 'benim babam buraya şu kadar para veriyor' edalarıyla konuşulan, bu sebeple de disiplin ve otorite sorunlu, teorik eğitimden ziyade pratik eğitime önem vermesi sebebiyle, devlet okullarında okuyan diğerlerinden, laboratuar, etüt odası, yüzme havuzu vb gibi anlamlarında daha sosyal olunan, en önemlisi mezun olunduğun da, yabancı dil bilme ve konuşabilme ayrıcalığını yaşadığınız bir okuma şekli.

gümüş kaşığı ağzına sığdırmış olmaktır. mezun olupta bir gaita olamamışları da yok değildir. öyleki bazıları kıbrıs taki üniversitelere dahi kabul edilemeyecek puan alırlar sınavdan .gerçektir.

beraber büyüdüğünüz çocukluk arkadasınızın dahi sizi züppe sanmasına neden olabilecek olay. aslında hala beraber meteliğe kurşun atmaktasınızdır. telefon çalar; arayan okuldan arkadaşlarınızdır. buluşalım derler. sizde çocukluk arkadasınızı da çağırırsınız. ama yanıt şakayla karısıktır, acıdır, acıtmıştır.

"beni o züppelerin arasına sokma."

ulan hıyarağası*; sanki özel okuldaki arkadaşlarım senden farklı. o gece onlarla da parkta içtik be.

hergün "allah beni kahretsin, keşke biraz daha çalışsaydım." demektir.

(bkz: burjuva olmak)

meybuzun ne olduğunu bilmemektir.

devlet okullarında olmayan bir çok imkana sahip olmak demektir. öğrencilerin okulda haklarını özgürce savunabilmeleri demektir. ve en önemlisi ve en bilindiği devlet okullarında okuyan çocuklarla bu sisteme karşı açık ara farkla önde başlamak demektir.

kötü yanlarıda var. bir çok ortamdan dışlanırsınız. züppe derler, şımarık derler, ukala derler... onların yaptığı şeyleri yapmaya çalışırsınız bu bile gözlerine batar. sonra artık takıldığınız ortamlar değişir. onların zengin takımı dedikleriyle takılmaya başlarsınız sanki siz onları dışlamışsınız gibi davranırlar. sonrada sınıf farkı yaratıyorsunuz derler. yardım etmeye kalksanız zengin ya hava atıyor derler. derlerde derler...

neymiş ? özel okulda okumanın güzel yanları varmış ama kötü yanlarıda az değilmiş.**

devlet okulundaki kişiler ile aynı ortamda bulunduğunuzda, utanabildiğiniz durumdur. tamamı devlet okulunda olan kişiler tarafından haksız, gereksiz yargılara mağruz bırakılırsınız. onlarla aynı olmaya çalışırsınız, yapmacık gibi olur. keşke gitmeseydim dediğiniz günler de olur, iyi gitmişim dediğiniz günler de.

devlet okulunda okumak gibi bir şey sanırım. biz devlet okulunda okudukta ne oldu, ay sonunu getiremiyoruz.
devlet okullarıda paralı.

Girilmesi çok zor olan bir de üstüne para verilen okul olabilir.
Para ödendiğinde girilebilen okul olabilir.

Hayatın acı gerçeklerini görmenize engel olabilir.

herkesin sizi burjuva olarak tanımlamasına, başarısız olarak nitelendirmesine, baba parası yiyen olarak görmesine, kızsanız şımarık erkekseniz züppe olarak değerlendirmesine, hayatın zor yanlarının sizi hiç vurmadığını düşünenlere katlanmak zorunda kalmaktır. sonunda onlara yanıldıklarını göstermenin hazzı da olmasa çekilir iş değildir.

ailenin ekonomik sorun çekmediğinin göstergesi.

+olm özel okulla devlet okulunun ne farkı var lan.
-hani siz "ali gel" yazıyorsunuz ya..
+evet?
-biz ali yazıp 3434 e yolluyoruz ali geliyo.
+d$hjf½%&/