bugün

bahar dönemine geç başlamamla beraber karşılaştığımda beni dumura uğratan olaydır.zira sadece yemek fiyatlarına değil muhtelif başka diğer ücretlilere de zam gelmiştir.aklıllara durgunluk veren olaylar dizisine baska bir boyut kazandırmak istiyorum.kabaca ve asgari bir hesapla kahvaltı ve öğle yemekleri 2.5 olursa akşamıda 5 tl olarak düşünürsek ayda 300 tl yapar.ki bu para bir öğrenci için azımsanamayacak derece yüksek bir mebla demektir.hal böyleyken gelin ç.ü de öğrenci olmanın zorluğunu siz düşünün.
marmara mimar sinan ve deü gibi üniversitelerde yemekhane haftalık fişleri 8 lira civarındadır.
bu konuda en iyi üniversite istanbul üniversitesidir... çeşit çeşit adını alamadığınız yemekler çıakr hep ve çok ucuzdur...
herkes pahalılığından yakınsa da benim 2.5 tl'ye ne pişiriyorlar acaba diye merak etmeme sebep olmuştur. proteinsizlikten aptal olur insan.
yıldız teknik'in kıytırık yemeklerinin de 2tl olduğunu düşünürsek çok da garipsenmeyecek durum.
sakarya üniversitesinde 2006 yılında 1.5 tl olduğunu düşünürsek pekde garipsenmeyecek durum. * * * *
2,5 tl yemek fiyati...

ne ucuzmus o öyle ...2,5 tl...güzel yersen bir gün idare edersin. 2,5x 5 =12,5 tl.
12,5 x 4 =50 tl ayda !!!!...

süt cocugu ögrenci arkadasa biraz "ayar" verelim. ben yurtdisinda okudum, cok pahali bir ülkede ve herseyimi ben kendim ödedim. okudugum bölüm cok karmasikti. hergün hem calistim, hem okudum. okulumun parasini, kirami, yemegimi hic aksatmadim. okulu 1,00´la bitirdim ( bu türkiye sartlarinda 100 puan demek) haftada bir iki kere bira iccek param bile oluyordu.

ama ben mesela "batak", "king" nasil oyunlardir bilmem.

2,5 tl gibi cüzi bir rakam da adama "cok "geliyorsa, ona sadece " o zaman gidip bir is bul, bulasik yika, o parayi cikar" derim. git pazardan eve dönen kadinlarin filelerini tasi, o parayla yemekhanenin parasini cikartirsin.

bütün o kurumlar parayla dönüyor, herhalde senin cebinden de para cikcak, bundan da normal birsey olabilir mi?...2,5 lira da 1,3 euro yapar hani... bu ne ucuzluktur böyle be. 1,3 euroya bir "tabak" degil "yemek" diyor...yemek.... allah bilir bir de 3-4 cesit yemekten bahsediyordur.... nerdeymis o yogurdun bollugu öyle....en az 3 euro yemek. o da en ucuzu, et falan yiyeceksen, elini daha bi derine daldircaksin....

herkes köpek gibi calisir da okur. baba parasiyla okumanin manasi ne ki... bizim christine vardi, doktor oldu simdi.... bu kiz varya sabah saat 4´te kalkip ekmekci de ekmek yapmaya yardim ediyordu... bi görceksin böyle, masmavi gözlü harika vücutlu,sarisin bir bomba...okulu öyle bitirdi. bizim claudia vardi, katja vardi, katja, gece saat 1 bucuga kadar haftada 3 gün "cafe brasil" de garsonluk yapiyordu.

ben elimde cila aletiyle koskoca bir marketin tamaminin yerlerini paspasladim.patronum bana "profesör" diyordu. bir ara yardimci ascilik yaptim. en garibi de bizim claudia´ydi. bu´kiz hafta sonlarinda insaatlarda resmen "amelelik" yapti. iyi para veriyordular, ama cok agir isti. claudia bugün avukat oldu. amelelik yaptigi bina freiburg tren gari insaatiydi, oraya ne zaman gitsek "burayi ben yaptim" der.

2,5 tl´ye yemek pahaliymis...yemek hem de....tabak falan degil. hayret ettim simdi.
istanbul üniversitesinde 50 kuruşa yiyip içen bir insan olarak pek bir pahalı bulduğum durumdur. ha bizde hem boğaz manzarası bile var lan.
bir okulda yemekhanede öğrencilere yekinmeye başladıysa popomuza artık tas bağlayalım ayak üstü adam götürecekler dedirten durum.
ya ben anlamamışım bu sistemi ya da bu sözlük süper zeka arkadaslarla dolup tasıyor.çukurova üniversitesi dediğimiz yer herşeyini kendi üreten -ki sütünden yoğurduna-masrafları azami derecede olan bir okuldur.ki üniversitelerin döner sermayelerden kazandıkları paraların haddi hesabı ise kafede garsonluk yapmanın katbekat fazlasızdır.işin daha da vahim tarafı onlar ücreti arttırdıkça bizde daha çok çalışıp bunu karşılamalıyız mantığıdır.hastalıklı bir düşüncedir bu.uzak durulasıdır.bir yerin fiyatı yüksek diye onu ölçüt alıp diğer yerlerin de yüksek olmasını doğru bulmak,ruhsal bir soruna delalettir..mantığı kaybetmektir.son sözüm doktora gitmeyi önermek olmasada zar zor kazanılanları kolayca vermeyinizdir.
önce çok saçma ve pahalı bulduğum, daha sonra 'iyi yemek çıkıyor lan arada midemiz sulu yemek görsün, kabız olmayalım' diyerek göz ardı ettiğim durumdur. ilk bir kaç ay iyi gidiyordu yemekhane fakat bıçak ve çatalla parçalara ayırmak mümkün olmayan şinitselleri dayattıklarında bıçak kemiğe dayanmıştı. zira yemekhaneyi çoktan terk edip makarnaya ve çiğ köfteye sarmamız çok zaman almayacaktı.
bu aralar 2 liraya düşmüştür.