bugün

genelde çocuğunu 5 yaşında tesettüre sokmayı hedeflemiş şakirt söylemidir...

eğer tesettürün son tahlilde amacı karşı cinsin tahrik olmasını engellemekse, bu yaş, yobaz için bir dişiden tahrik olunabilecek minimum yaşı de göstermesi açısından önemlidir.

ki kendisi de kendi çocuğu için bu durumu önlemek adına önlem alır ve örter...

buna da "kendi çocuğum kardeşim istediğim gibi yetiştiririm der...insanın kendi çocuğu üzerinde tasarrufta bulunma hakkı gayet tabii vardır fakat her şeyde olduğu gibi bunda da belli sınırlar vardır...

gidip kendi çocuğum kardeşim deyip eline silah verip karşıdaki adamı vur diyemezsin...atla bakalım şu raylara diyemezsin.. başkasının eşyalarını çalmayı öğretemezsin...

hatta küfür bile etmeyi öğretemezsin...bunları aslında yaparsın ama o zaman da çocuğa ve topluma karşı en önemli sorumluluğunu yerşne getirmemiş olursun...topluma ve kendine faydalı özgür bir birey yetiştirmemiş olursun...

esas olan özgür beyinli bireyler yetiştirmek olmalı...kendi ayakları üzerinde durabilen, tercihlerini çağdaş değer yarglarıyla kendi başına yapabilecek bireyler yetiştirmek olmalı...

1400 sene önceki değer yargılarıyla hele de "aman o tahrik olmasın, bu tahrik olmasın alt mesajlı yönlendirmeler, zorlamalarla , benim çocuğum kardeşim söylemleriyle de çocuk yetiştirirsin ama işte onlar birey değil, eş değil, kul olur.karı olur.

sonra çıkıp atıp tutmayın ortalarda "isteyen istediği kıyafeti giyer kardeşim, türban takma özgürlüğü var bu memlekette" diye...

ne özgürlüğünden bahsediyorsun...özgür mü bıraktın..özgürlüğün ö sü var mı senin örümcek beyninde..özgürlük kelimesi yakışıyor mu o ağzına bir bak bakalım.
bir çocuk topluma da aittir. o nedenle yanlış bir tarzda yetiştirmeye kalkıyorsa buna tepki göstermek toplumsal bir görevdir.
misal çocuğunu döverek terbiye ettiğini sanan insan müsvetteleri vardır. onlar da bunu söyler. sorumluluğunun farkında olmayan bireyler gerekli yerlere bilgi verme görevini yerine getiremediği için ölen, bedeni veya ruhu sakat kalan insanlarla doludur çevremiz.
hariçten gazel okuyan biri olarak değil de 3,5 yaşında ikiz çocuk sahibi olan bir anne olarak söyleyebileceğim; bu kadar kuşatılmış bir dünya da mümkün olmayan önermedir. televizyon izletmemeyi başarsanız, dışarda oynadığı arkadaşından etkilenir, ordan kurtarsanız, komşu teyzeden, ordan kurtarsanız okuldan.... mümkün değil "istediğim gibi yetiştiririm."
ulan 1 yaşında giydirecem türbanı. size ne aq. kafanızdaki özgürlük kayıtlarına format olsun. kulluktan başlata ayarlayacam.. hala dinin sevdirilmesinde özgürlük yaşı arıyorlar...
şakirtlerin savunma mekanizmalarından biridir. çocuk benim ister yobaz ister örümcek kafalı istersem cahil yetiştiririm sanane anlayışıdır. o çocuğun ilerde bir sürü hayatı karartacağından kirli zihniyeti yüzünden çok canları yakacağından habersizdir.

(bkz: uyumazsan seni şakirtlere veririm)
''spermiyle/yumurtasıyla değil mi kardeşim'' şeklinde devam etmesi muhtemel ebeveyn serzenişi. Adam efor sarfetmiş, haklı.
dini eğitimini belirleme hakkıyla 6 yaşındaki çocuğa reşit bir kadın gibi davranmayı aynı zanneden yobazları da gösteren söylem...

eğer çağdaş, hurafelerden arınmış bir dini eğitim alma şansı olsaydı, git kullan hakkını.. ama hakkını kullanarak alacağın dini eğitimde dünya öküzün boynuzlarında duruyor hala.

sayıca çoksunuz kabul...keşke az olsaydınız da dünya daha yaşanılacak bir yer olsaydı.