bugün

gökyüzünün süsleri.
melisa şarkısı.

--spoiler--
sen dönmezsen dönmez dünyam
kayboldum yok öncem sonram
sen sevmezsen her gün isyan
dön dönsün dünyam bitsin bu isyan
--spoiler--
uzaklarda bulunan güneşlerdir.
Andolsun biz en yakın göğü kandillerle donattık.

- Mülk Suresi.
Anlamadılar anlamazdılar herkesin anlamayacağı.
--spoiler--
Balıklar uçar, kuşlar yüzer
Gökyüzü yemyeşil;
Ben de seni düşünmeyi bıraktım
Bu yoldan dönen utansın.
--spoiler--

Bir herkesin anlamayacağı.
görsel
fısıldarlar durmaksızın sadece iki hece:

''ya hayy''.
melisa şarkısı.

bak gökyüzüme
kayboldu yıldızlar
yalnızlar ve mutsuzlar

aşk bitti diye
son buldu yağmurlar
her yerde kara kara bulutlar

yok doğmadı gün
ve sondu o baharlar
çok değil daha dün
yazdı bu kışlar

sen dönmezsen dönmez dünyam
kayboldum yok öncem sonram
sen sevmezsen her gün isyan
dön dönsün dünyam

sen dönmezsen dönmez dünyam
kayboldum yok öncem sonram
sen sevmezsen her gün isyan
dön dönsün dünyam

bitsin bu isyan
çok umrumda olmayan bir çeşit varlıklar.

bana faydaları yok.
sevip dokunamıyorum.
beni sevmiyorlar.
muhabbet edemiyorum.

eee bana ne yıldızdan.
Çok güzeller ya.
Keşke bana Özel bir tane olsa.
Şehirden uzak bir yerde, ışık kirliliği olmadığında izlemesi keyifli gök cisimleri.

Beni çocukluğuma götürür. Çocukluğumda yaz aylari köyde çimenlere yatar ve yıldızları izlerdim. Bazen meteor kayardı. Çok heyecanlanırdım. Bir-kac defa da bir anda parlayıp hızla gözden kaybolan cisimler gorurdum ama onları bosverelim şimdi.

Yıldızlara bakardım.onlarin ne olduğunu bilmezdim. amcama sorduğumda onlar güneş derdi. Hepsi güneş. Güneş olduklarını öğrendikten sonra her izlediğimde o güneşlerin de dünyaları olabileceğini, o dünyalarda da bizler gibi insanlar yaşadığını hayal ederdim. Bu hayalleri amcam uzay hikayeleri anlatıp daha da beslerdi. Beni ve kuzenlerimi uzay görevine yolladığı ve bir suru macera yaşadığımız hikayeler. Şimdi ne zaman yıldızlara baksam o yaz geceleri aklıma geliyor.

Yıldızlara bakınca onların geçmiş hallerini görüyoruz malum. Ama sadece bu değil. Aynı zamanda kendi geçmişimiz de gözümüzün önüne geliyor. Kendi gecmisimizden sahneler görüyoruz. En azından benim için böyle.
‘...Biri parlak, biri ürkek, biri yalnız diğeri sanki burada...’
etrafımızda.
"ah karanlıklar
seni benden, seni dünden, seni gerçeklerden korurlar"
Açık bir gecede, çıplak gözle iki bin ayrı yıldızı görmek mümkündür.
gökyüzünde hapsolmuş milyonlarca ve milyarlarca deniz feneridir.
Melisa adlı yeni yeni duyulmaya başlanmış bir sanatçının seslendirdiği bir şarkısının ismi.
deniz tekin‘in neden bu kadar tiz söylediğini anlayamadığım şarkı, yoklukta dinlenir. ^^

https://m.youtube.com/watch?v=0mRLj5V0D1s
görsel
Hem en büyük ışığın kaynağı iken, hem en büyük karanlığın kaynağıdır.

Resmen bir paradoks gibi lakin zaten bir şey ne kadar büyükse zıttı da o kadar büyük olur, bir yıldız süpernova geçirdiğinde uzaydaki karakdeliğe dönüşür bu sefer tüm enerji ve ışığı emen bir süpürge olmuştur, nadirde olsa karadelik tekrardan yıldıza dönebilir.
Yıldızlar da insanlara benziyor. Bazıları iz bırakamadan yok olup giderken bazıları verdiği ışığın karşılığını almak istercesine ışığı bile içine çeken bir kara delik bırakıyorlar evrene. Oysa ben öldüğümde, iğne deliği kadar yer kaplamayacak yokluğum
Onları izlediğim zaman kendimi uzay boşluğunda uçarken hayal ederim. Herşeyden uzak özgür bir şekilde. Güzel his.
Parlamak için karanlığı beklerler.
Bakmaya doyamadığım gök cisimleri .kesinlikle inanmıyorum ruhsuz olduklarına .