bugün

türkiye'de kitap okuma oranı fazla olmadığı için, misak-ı milli sınırları dışında daha bi gerçekleşebilir aşktır.
farklı gruplardan deneklerle yapılan deneyler aşkın kitap toplamayla değil, çarpışmayla başladığını göstermiştir.
Denekleri 23,4 ü o anda
20,3 ü alınan ilk randevudan sonra aşık olmaktadır
kitap toplarken aşık olma oranı yalnızca 1.08 dir.

biz buna; bacım önüne baksana afedersindiyoruz
(bkz: filmlerde yaşamak)
artık sanıyorum ki türkiyede filimlerden başka yaşanmıcak olaydır. kitap okuma alışkanlığımız olmadığı için o kitapları kim taşıcak.kim çarpışıcak.acaba kitap ta yoksa ne düşürüpte yerden almaya kalksak aşkı başlatsak diye düşünüp dururum.
başlayan aşk değildir o; yerden kitap toplatılarak başlatılan aşktır.

hatun görmüştür gencoyu, kestirmiştir gözüne... bu abla zaten hayatı bu tadda yaşamaktadır. dadısı tarafından yetiştirilmiş, kolejde okutulmuş bir kızdır. okuldan çıkıp arkadaşlarıyla rock bara gitmez; muhitinden nezih tiplerle gaziosmanpaşa'da sıcak şarap içer. viyana'a bağımlısıdır ve karış karış bilir venedik'i..

gün olacaktır, koridorda çarpacaktır kolpa gence ve bir aşk başlatacaktır.

(bkz: yerden kitap toplayarak başlayan yazarlık)
- pardon çok özür dilerim.
+ önemli değil.
- durun yardım edeyim.
+ teşekkür ederim.
- isminiz nedir acaba ?
+ ayten.
- a-aa siz .. siz yoksa van tu tri for fayv siks sevın eiyt nayn ten donu düşün aytende ki aytenmisiniz?
+ ne münasebet ayol.
- o sunuz. ay vallahide o sunuz..
* *
biraz modernize edersek, yerden i-pode toplayarak başlayan aşk ???hiç fena diil..

esas kız(kulağında hoptirininaynomlardan bi şarkı,, salınır gider)
esas oğlan(hafif guul takılmaya çalışsa da belli biraz abazadır,ibonun uzun havasıyla çoşar gönlü)
ve o da ne..çok farklı bi şey olur... çarpışırlar....i-pode'lar yere düşer...

kız:aaah pardon....
oğlan: asıl ben pardon ederim..şey ..üzgünüm yani...
k:daha yeni almıştım ,18 taksite,, bişi olmamıştır inşallah
o:olmaz olmaz ..taş gibi bunlar...bu arada...ne güzel bi müzik yayılıyo kulaklıktan ,ne çalan?
k:aa o mu şey...love story...çok severim de..sizinkinden de hoş sesler gelio???
o:ben de dört mevsimdinliyodum ,vivaldi'den...
k:ne kadar hoşş.ne kadar entelektüel..
o:siz de çok hoşsunuz..el.el.elleriniz de bembeyaz..dokunsam..
k:yoksa yeni bi aşk mı başlıo..tanrım..annemle babam da böyle tanışmış...gibi yani..
yerden kitap toplayarak başlamışlar...
o:aa ne tesadüf bizimkiler de..roman hatta..babamda da şiir varmış....
k:dedemle ,ananem de yerden "varlık dergisi" toplayarak başlamışlar aşklarına
o:tanrım, sen benim ruh ikizim olmalısın..bizim dedeyle babanne de yerden taş plak toplarken tanışmış...
k:ben galiba bayılcam tut kullarımdan..hiç bırakma...
o:aşk bu olmalı..seni seviyorum teknoloji...çocuğumuz olursa adını "aypothan" koyalım mı??
k:ayy..sen tam benlikmişsin..koyalım ..koyalım...

elim örnekte görüldüğü üzre,bulaşıcıdır bu hadise...soylarınıza yayılır..
artı,modern hali ,bi de samimi değildir..kitaplar da öyle mi..ne okuyosan o düşer....
boşuna dememişler eski aşklar başkaydı diye ..ya ..ya...
ama yine de kitap dalında güzel derim ben...ayağa düşürmeyelim...
esas oğlanla hikayenin esas kızı çarpışırlar,kitaplar yere düşer ve diyolog:
esas kız:dikkat etsene be kör müsün?
esas oğlan:kızım bak doğru konuş yumruğu vurdum mu deviririm
esas kız:ne deviriyon len sen şişe mi?
esas oğlan:hadi git kızım işineee
esas kız :ayııııı ayıııı
o sahne olmadan önce hah şimdi kızla oğlan çarpışacaklar dediğimiz durum.