Save me from me
Go on and leave me
I'm not sure u need me
So dont cry over me...
istanbul seni hapsetmiş, eski bir bandı kaydetmiş..
https://youtu.be/Dgzs3FhOZ7Q
Ne sarayda ne handa bir zalim ocağında sevdam ağlıyor.

Ne gam ölsem uğrunda beni zehir zemberek diller dağlıyor.

Sertap erener - sevdam ağlıyor.
Ruh halim tam olarak "honki ponki torinyo. Çalala bippo pozizo. Çiki çiki şibaba kozizo. Tikitiki tayne şikitantoo"
Haluk levent - zifiri
https://youtu.be/fDwpU2tTMMs
Müzik klasörümdeki sevdiğim parçalardan birini paylaşayım;

Rengin- aldatıldık (1996)
https://youtu.be/cbLp3GNjfd0

Bize neler neler öğrettiler sevdalar üstüne
Aldatıldık, aldatıldık sevda böyle değil
Ne masallar ninniler söylediler dünya üstüne
Aldatıldık, aldatıldık dünya böyle değil...
https://www.youtube.com/w...MMEpj84QVw2rc&index=7

insanların beynini bir hapishaneye dönüştürmüş ülkede yaşıyoruz.
değerlerimizden her gün bir parça koparıp alıyorlar.
ağzımızı açamıyoruz, söylediğimiz şey için değil de kast ettiklerimiz için insanlar hapse giriyor.

örn: şehrin göbeğinde evinin balkonunda inek besleyen birine kalkıp içinde ki köylülük doğallık basitlik natural olgular kastedilerek "eşeğe altın semer de yaptırsanız eşek her zaman eşektir" desek hakaret etmiş oluyoruz.

eğer bir hakaret söz konusuysa; kent kültürü, bir arada yaşama sorumluluğu, komşu hakkı açısından asıl hakareti balkonunda inek besleyen yapmakta.
düşünsenize... balkonda elektrikli mangalda ızgara yaparken bile yağmurlu karlı havaları seçiyorum ki kokudan millet rahatsız olmasın diye, ya inek besleseydim ne olurdu?
üstelik bu suç ise durumu açıklayan atalarına laf söyle ki; bu durumu anlatan sözü ben bulamadım.

o kadar aklı inkar ediyoruz ki; bunun için evrensel ahlak etik değerlerine önem vermiyoruz.
etik değerlerimizi ahlak değerlerimizi biçimlendiremiyor ve her şeye hakaret olarak yaklaşıyoruz.
https://www.youtube.com/w...MEpj84QVw2rc&index=17

insanlık öyle bir gerileme içinde ki...
artık ten rengine göre değil de düşüncesine göre insanlar sınıflandırılıyor cezalandırılıyor.
1700-1800'lü yılların zalim köle ticaretinden daha şiddetli baskı altında insanlık.
her yüzyıl bir gelişim bir dönüşüm bir insanlık felaketi ile anıldı.
21 yy cehaletin yüzyılı olacak.