bugün

bilgisayar kursuna giderken kurs müdürünün bilgisayarında gördüğüm zaman heyecanlandığım işetim sistemidir.

kursiyerler siyah ekranda lotus 123 öğrenirken, üst versiyonunu görmek uzay gemisine binmek gibiydi.

o zamanlar harddisk filan yoktu. floppy disk ile açılıyordu bilgisayar.
10 yıl, belki daha da önceydi. bütün bilgisayar dergilerinde windows 95 devriminden bahsediliyor, ortalık çalkalanıyordu. çünkü windows artık bir işletim sistemi haline geliyırdu. biz ise o zamanın makinalarında yaygın olarak dos kullanıyorduk. windows'a pek ihtiyaç duyulmuyordu. kullandığımız windows ise 3.1 sürün numarasına sahip olandı. windows kullanıp "ram"lerimizi çok işgal etmek istemiyorduk, zira 640 kb önbellek ve 4 mb kadar ram o devirde standarttı.

gün geldi pc world türkiye isimli dergi bir sansasyon yaratıcı kapakla okur karşısına çıktı. "windows 3.2". garibim yurdum insanı* bu işin bir hakikat olduğunu zannederek, gazete-dergi bayiilerine koştu windows 3.2'yi alabilmek için.

saftık ya, koşa koşa eve gidip disketi heyecanla sürücüye yerleştirdik. uçuyorduk sevinçten. artık windows 3.2'miz olacaktı, biraz andırıyordu da windows 95'in görüntülerini. gel gör ki bir kaç güzel program dışında bu disketin hiç bir halta yaramadığını gördük. hatta bazı insanların windowslar'ının göçtüğünü bile gördük.

malum dergi, yaptığı bu promosyonla, kitleleri coşturdu fakat çok da küfür yedi. olayın bir makyaj olduğu sonraları anlaşıldı. bu arada dergi o devir için inanılmaz satış sayısına ulaşmıştı bile.

sonra ne oldu? disket formatlandı, boş disket olarak kullanılmağa devam etti. biliyorum o bizim evde bir yerlerde, atmadım kesinlikle.
güncel Önemli Başlıklar