bugün
- yazarların kız çocuğu olursa koyacağı isimler9
- macar bakanının türklük açıklaması10
- yanındakiyle yaşar aklındakiyle ölürsün13
- istanbulda vurularak öldürülen okul müdürü16
- ali koç'un jose mourinho ile anlaşması22
- sözlük yönetimi beni silsin mi16
- ameliyat ettikleri hastann karnında mala unuttular10
- anın görüntüsü16
- 25 yaşında üniversite okumaya niyetlenmek8
- 1 85 boyunda zeki esprili yakışıklı kültürlü erkek30
- sözlüğün terzisi8
- 007 silik yesin kampanyası9
- suratı sabunlamak8
- eksi ruyaları kaldıracak kantar11
- bir erkeği cezbeden şeyler11
- bik bik silik yesin kampanyası9
- nervio'nun güzel ellerinden yiyeceğim dayak10
- sözlük yazarlarının boy kilo ölçüleri11
- düşün ki o bunu okuyor11
- rusyaya gidince kızlar etrafımda pervane olacak17
- hayatınız boyunca sizi en derinden yaralayan olay19
- görüldü bile atmayan insan tipi22
- galatasaray17
- fenerbahçe8
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks14
- yazarların evlenmek istedikleri dizi karakterleri11
- iğrenç bir his tarif et8
- allah yerine hızır'dan yardım istemek14
- eloande'ye zengin koca bulmak8
- aşık olmak12
- mimarlığı bırakmak13
- flörtü eleme sebepleri12
- erkeklerin iğrenç özellikleri21
- öğretmen maaşları17
- keki kabarmayan sözlük kızı30
- sözlükteki kızlar mı dışardaki kızlar mı10
- deniz gezmiş25
- fenerbahçe neden şampiyon olamıyor17
- eloande14
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek13
- fener olmasa galatasaraylılar kimle dalga geçecek9
- 6 mayıs 2024 konyaspor fenerbahçe maçı30
- bik bik'in 18 saat 30 dakikadır sözlüğe girmemesi12
- hayatta kalmak için cebinde köpek maması taşı9
- akp'nin galatasaray'ı destekleme nedeni17
- icardi'nin burnuna kafa atacak olmam13
- durduk yere tribe giren erkek17
- allah ile tanrının farkı var mı9
- 5 mayıs 2024 galatasaray sivasspor maçı17
- bülent uygun10
Meğer Tülay Hanım'ın da içine sinmemiş şu 367 safsatası... Önce görevsizlik kararı önermiş.
Sonra gözüne ne görünmüş de 367 çıkmış peki? Gözüne neyin ya da kimin göründüğünü Türkiye'de bilmeyen yok.
Nisan ayının son günleri, pek göze batan günlerdi...
O günlerde bir de uzlaşma safsatası çıkarılmıştı... "Cumhurbaşkanını ya bürokrasi seçer, ya onu temsil eden parti, ya da onun en azından onayı aranır" diyemedikleri için, cumhurbaşkanı uzlaşmayla seçilir diye bir dümen buldular.
Acaba Atatürk hangi uzlaşmayla üstüste cumhurbaşkanı seçilmişti? Dincilerle "antant" mı kalmışlardı, saltanatçılara, örneğin Rauf Bey'e mi sormuşlardı, sosyalistlerden ya da liberallerden en azından uyum mu beklemişlerdi?
Acaba inönü üstüste cumhurbaşkanı seçilirken birilerine mi danışılmıştı?
Yoksa Celal Bayar seçilirken inönü'ye mi sorulmuştu?
Milli Birlik Komitesi, Cemal Gürsel'i cumhurbaşkanı seçtirirken Yassıada artığı hapisane kuşlarının "konsensüsünü" mü aramıştı yoksa?
Cevdet Sunay'ın Çankaya'ya çıkması bir uzlaşma sonucunda mı gerçekleşmişti, yoksa işin içinde "Silahlı Kuvvetler Birliği" falan gibi birtakım "efsanevi" oluşumların da payı var mıydı?
Fahri Korutürk gibi bir adamın bu göreve getirilmesi bir uzlaşma mıdır, yoksa "kaht-ı rical" sonucu mudur? "Faruk Gürler'i seçmemek ama orduyu daha fazla da sinirlendirmeden bir başka asker aday bulmak" formülü uzlaşma mıdır, çaresizlik mi? Benzer bir soru Ahmet Necdet Sezer için de sorulabilir mi?
Kenan Evren... Haa, bakın, o uzlaşmanın daniskasıdır. Hem solcuların, hem ülkücülerin, hem de Hamzakoy ve Zincirbozan gibi zorunlu tatil beldelerinde "kendi güvenlikleri için" dinlenmeye çekilmiş siyasi liderlerin kapıları aşındırılmıştır onu seçebilmek için!...
Turgut Özal da Demirel'den izin almıştı herhalde, seçilebilir miyim ağabey?
Demirel de bana sormuştu, koysam mı koymasam mı?
Niçin bu ülkede bu konuda "sıkışınca" gözler hemen Anayasa Mahkemesi'ne çevirilir? Muhittin Taylan diye bir adam hatırlar mısınız?
"Asker bürokrat uyduramadık, sivil bürokrat verelim" mantığına ne zamandan beri uzlaşma tabir ediliyor?
O zaman Anayasa'ya "Türkiye laik, sosyal ve bürokratik bir hukuk devletidir" ibaresini koyunuz.
Ya da "egemenlik kayıtlı şartlı milletin, az biraz da memurlarındır" yazınız ki ele güne rezil olmayalım.
Cumhurbaşkanı seçimi konusunda hiçbir yerinde "uzlaşma, mutabakat, konsensüs" gibi laflar geçmeyen Anayasa, bunu öngördüğü için mi ilk toplantıda 367 kişi arıyor ama son turda 276 kişiyi yeterli buluyor? Üçte iki çoğunlukla turlara başlamak zorundasın ama iki tur geçersen, üçüncü turda yarıdan bir fazlası yeterli! Hani uzlaşma bunun neresinde?
Siz uzlaşma arayıp da bulana kadar sekiz erken seçim daha yaparsınız hemşerim, Kasım 2007, Şubat 2008, Mayıs 2008, Eylül 2008, Aralık 2008, Mart 2009, öyle öyle gider...
Bütün bunları söyledikten sonra... Tayyip Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olmasını ister miyim? Hayır. Abdullah Gül'ü ister miyim? Hayır. Bülent Arınç'ı ister miyim? Asla.
Ama istek başka şey, hukuk başka şey.
Benim ya da şunun bunun keyfi hukuk olsaydı bize de padişah derlerdi...
Peki bütün bunları nisan ayının son günlerinde niçin mi yazmadım?
Cevabı çok basit: Maçam sıkmadı da ondan!
Görünen o ki, bazı hukukçuların da sıkmamış.
engin ardıç
Akşam
30/06/2007
Sonra gözüne ne görünmüş de 367 çıkmış peki? Gözüne neyin ya da kimin göründüğünü Türkiye'de bilmeyen yok.
Nisan ayının son günleri, pek göze batan günlerdi...
O günlerde bir de uzlaşma safsatası çıkarılmıştı... "Cumhurbaşkanını ya bürokrasi seçer, ya onu temsil eden parti, ya da onun en azından onayı aranır" diyemedikleri için, cumhurbaşkanı uzlaşmayla seçilir diye bir dümen buldular.
Acaba Atatürk hangi uzlaşmayla üstüste cumhurbaşkanı seçilmişti? Dincilerle "antant" mı kalmışlardı, saltanatçılara, örneğin Rauf Bey'e mi sormuşlardı, sosyalistlerden ya da liberallerden en azından uyum mu beklemişlerdi?
Acaba inönü üstüste cumhurbaşkanı seçilirken birilerine mi danışılmıştı?
Yoksa Celal Bayar seçilirken inönü'ye mi sorulmuştu?
Milli Birlik Komitesi, Cemal Gürsel'i cumhurbaşkanı seçtirirken Yassıada artığı hapisane kuşlarının "konsensüsünü" mü aramıştı yoksa?
Cevdet Sunay'ın Çankaya'ya çıkması bir uzlaşma sonucunda mı gerçekleşmişti, yoksa işin içinde "Silahlı Kuvvetler Birliği" falan gibi birtakım "efsanevi" oluşumların da payı var mıydı?
Fahri Korutürk gibi bir adamın bu göreve getirilmesi bir uzlaşma mıdır, yoksa "kaht-ı rical" sonucu mudur? "Faruk Gürler'i seçmemek ama orduyu daha fazla da sinirlendirmeden bir başka asker aday bulmak" formülü uzlaşma mıdır, çaresizlik mi? Benzer bir soru Ahmet Necdet Sezer için de sorulabilir mi?
Kenan Evren... Haa, bakın, o uzlaşmanın daniskasıdır. Hem solcuların, hem ülkücülerin, hem de Hamzakoy ve Zincirbozan gibi zorunlu tatil beldelerinde "kendi güvenlikleri için" dinlenmeye çekilmiş siyasi liderlerin kapıları aşındırılmıştır onu seçebilmek için!...
Turgut Özal da Demirel'den izin almıştı herhalde, seçilebilir miyim ağabey?
Demirel de bana sormuştu, koysam mı koymasam mı?
Niçin bu ülkede bu konuda "sıkışınca" gözler hemen Anayasa Mahkemesi'ne çevirilir? Muhittin Taylan diye bir adam hatırlar mısınız?
"Asker bürokrat uyduramadık, sivil bürokrat verelim" mantığına ne zamandan beri uzlaşma tabir ediliyor?
O zaman Anayasa'ya "Türkiye laik, sosyal ve bürokratik bir hukuk devletidir" ibaresini koyunuz.
Ya da "egemenlik kayıtlı şartlı milletin, az biraz da memurlarındır" yazınız ki ele güne rezil olmayalım.
Cumhurbaşkanı seçimi konusunda hiçbir yerinde "uzlaşma, mutabakat, konsensüs" gibi laflar geçmeyen Anayasa, bunu öngördüğü için mi ilk toplantıda 367 kişi arıyor ama son turda 276 kişiyi yeterli buluyor? Üçte iki çoğunlukla turlara başlamak zorundasın ama iki tur geçersen, üçüncü turda yarıdan bir fazlası yeterli! Hani uzlaşma bunun neresinde?
Siz uzlaşma arayıp da bulana kadar sekiz erken seçim daha yaparsınız hemşerim, Kasım 2007, Şubat 2008, Mayıs 2008, Eylül 2008, Aralık 2008, Mart 2009, öyle öyle gider...
Bütün bunları söyledikten sonra... Tayyip Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olmasını ister miyim? Hayır. Abdullah Gül'ü ister miyim? Hayır. Bülent Arınç'ı ister miyim? Asla.
Ama istek başka şey, hukuk başka şey.
Benim ya da şunun bunun keyfi hukuk olsaydı bize de padişah derlerdi...
Peki bütün bunları nisan ayının son günlerinde niçin mi yazmadım?
Cevabı çok basit: Maçam sıkmadı da ondan!
Görünen o ki, bazı hukukçuların da sıkmamış.
engin ardıç
Akşam
30/06/2007
güncel Önemli Başlıklar