türkiye de 100 bin özel harpçi olduğu gerçeği

yarı demokrasi sistemini tıkayan özel harp yöntemleridir, demokrasinin işlerlik kazanamaması tam anlamıyla özgürlük siyaset yapılamadığındandır, her hangi bir siyasi parti politika yaparken bu dairenin tehditlerine ve eylemlerine maruz kalmaktadır.
(bkz: anavatan partisi) (bkz: refah partisi) (bkz: chp) (bkz: ak parti)

--spoiler--
Türkiye'nin gizli ordusu yani Özel Harpçiler, 'Ölüm üçgeni'nin ve gömülen silahların sırları, öldürülen 5 generalin bildiği...

TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu’nun hazırladığı raporda yer alan bazı önemli tespitler:

- Derin devleti bilen komutanlar öldürüldü

- 100 binleri aşan sivil Özel Harpçi var

- Gömülen silahlar faili meçhullerde kullanıldı

- Genelkurmay'ın yürüttüğü psikolojik harekatın hedefi 'Tek tip toplum'

100 Binleri Aşan Sivil Özel Harpçi Var

Türkiye’nin gizli ordusunun yani Özel Harp Dairesi’nin adı gizlendi. Daire, kâğıt üzerinde Seferberlik Tetkik Kurulu olarak gözüktü. Özel Harp Dairesi 1992'de Özel Kuvvetler Komutanlığı adını alarak tümen seviyesine yükseltildiğinde, sivillerin bağlı olduğu birim ayrı bir daireye dönüştürüldü. Doğrudan NATO merkezinden yönetilen bu daire, Türkiye’de doğrudan Genelkurmay ikinci Başkanlığı’na bağlandı. Çoğunlukla kilit bölgelerde ve noktalarda bulunan sivillerin sayıları yüzbinlerle ifade edilmekte.

Gömülen Silahlar Faili Meçhullerde Kullanıldı

Sovyet işgaline karşı ‘Ölüm Üçgeni’ denilen Adapazarı-Bolu-Sapanca bölgesinde gömülen silahların, başta Kürt işadamları olmak üzere faili meçhul cinayetlerde kullanıldı. Büyük bir gizlilikle yer altına gömülen bu silahların numara kayıtları devlette kesinlikle bulunmuyor, kaybolmaları halinde hiçbir yasal işlem de yapılamıyordu. 1970’li yıllarda ülke içinde gerçekleştirilen katliamlarda kullanılan silahlar, sivillerin kullanması için gömülenlerdi.

Ölüm Üçgeninin Sırrı

Bolu-Düzce-Sapanca’nın kesiştiği sınırlar. Ölüm Üçgeni adı verilen bu bölgenin çok önemli bir özelliği var. Özel Harp Dairesi’nin 1950’li yılların sonlarından itibaren, olası bir işgal durumunda Sovyetler Birliği ordusunu durdurmak amacıyla sivil unsurları örgütlediği bölgeydi burası. Kürt işadamlarının bu bölgede öldürülmesi 1993 yılı MGK’da alınan kararlardan sonra başladı. Ölüm listesinde 67 Kürt işadamının ismi vardı.

Susurluk'ta Sansürlenen Bölüm

Başbakanlık Teftiş Kurulu eski Başkanı Kutlu Savaş'ın hazırladığı Susurluk Raporu'nun devlet sırrı olduğu gerekçesiyle sansürlenen bölümlerinde JiTEM'in kuruluş hazırlıklarının, Hulusi Sayın'ın Jandarma Genel Komutanlığı Kurmay Başkanlığı yaptığı dönemde tamamlandığı bilgisi yer aldı.

Derin Devleti Bilen Komutanlar Öldürüldü

Emekli olduktan sonra suikasta uğrayan Generaller Hulusi Sayın, Memduh Ünlütürk, Adnan Ersöz ve Kemal Kayacan'ın ortak noktası derin devleti bilmeleriydi.

Genelkurmay'ın Yürüttüğü Psikolojik Harekatın Hedefi 'Tek Tip Toplum'

Psikolojik Harekat, Kürt sorunundan laiklik tartışmalarına değin demokratik öneri ve fikirleri, meşru kurum ve yapıları hedef almakla kalmamış, bu çerçevede YÖK’ten başlamak üzere bütün devlet kurumları ve medya bu yönde yönlendirilmiş ve kullanılmıştır. Ana hedef tek tip toplum yaratmak, oradan güç alarak siyaset üretmek, siyasete müdahale etmek olmuştur.

Emniyet istihbarat notuna dayanılarak yapılan tespitlerde dairenin faaliyetleri: Refah Partisi'nin aleyhine haber hazırlayarak basına vermek ve yayımlanmasını sağlamak. Çiller'in 'şerefsiz onbaşı' sözüne tepki olarak DYP Genel Merkezi önünde gösteri düzenledi. Daire, Kürt sorunundan laiklik tartışmalarına kurumları ve medyayı yönlendirdi.
--spoiler--
http://www.aktifhaber.com...l-harpci-var--694630h.htm

yeri geldiğinde star destroyer lardan inecek olan 51. lejyonun ta kendisi olduğu gerçeğidir.

(bkz: bir siyasal politika olarak kışkırtma) yı kullanarak kara propaganda yapmaktadırlar.

sokakta kavga filan ederseniz dikkat edin. bu aralar kimseye bulaşmayın. özel harpçı falan çıkardan harpalar sonra.

bu denli geniş bir propaganda hareketi boş durmaz durmamaktadır, muhtemelen sözlükte de bunlardan olması muhtemeldir.

eski komünizm hastalığının iktidarı elinde bulunduran muhafazakar kesimi sardığının göstergesi. o zaman her on kişiden biri de ergenekoncu.

(bkz: he amk he)

domino etkisi yaratmayı amaçlamaktadırlar, ortada bir gerçek var ama bazı don kişotlar hala yel değirmenine saldırmaktadırlar.

Sözlükte de var bunlardan dikkat edin.
(bkz: ben değilim)