bugün

3.lük balı ayağına şampiyonaya katıldı ve şampiyona da ilk etap sadece 8 takım elenecek ve 16 takım devam edecek.

Fizik ve mental açıdan çok kötü takım.
Son 8'de kalıp elenmemesi içten değil.
Önünde ispanya maçı var 0 çekeceği.
Bi üst tur bu futbolla zor lakin milli takımı gözümüzde çok büyütmüşüz final falan oynamak hayalden öte degil ama bunun yanında 2 sene sonraki 2018 dünya kupasında daha başarılı olacak takımdır.
arda turan, caner erkin ve ozan tufan gibi kilolu oyuncuları sahip milli takım.

bala göte euro 2016'ya katıldık cümle aleme karşı sıfır çekmesek bari.
çok komik bir ülkeyiz gerçekten. kırk yılda bir katıldığımız her büyük turnuva öncesi sanatçılar milli takım için şarkılar besteler, futbolcular şirinlik kasarak reklam filmlerinde oynar, bu şarkılar, sloganlar ve reklamlar dakika başı gözümüze sokulur. ambalajımız öyle güzel cilalanır ki medya tarafından sanırsın turnuvanın en büyük favorisiyiz. ha Terim'in mimikleri de cabası tabi. sonra maçlar bir başlar, gerçek dünya.. işte böyle rakip kaleye tek şut dahi atmadan rezil rüsva olarak kaybederiz. dandik ve temposuz ligimizin Anadolu takımlarına karşı şov yapan yıldızları karşılarında 'gerçek' futbolcular görünce nal toplar. kulüp takımlarında ara sıra da olsa kaliteli futbolcuların yolu buraya düştüğü için nadir de olsa günlük başarılar gelir ama milli takım sıçar sıvar çünkü türk futbolcusun altyapısı, çapı ve kafa yapısı budur edirne dışına yetmez. ha bir de taktiğimiz yok diyorlar katılmıyorum. dünyada hiçbir ülke takımının sahip olmadığı bir taktiğimiz var. rakibe kıçını dayayıp yere düşüp faul almaya çalışmak. belki bir frikik olurda atarız diye. istisnasız bunu hepsi yapıyor hastalık olmuş. özeti budur.
basitçe anlatsak şöyle olurdu...

hayaller: görsel
hayatlar: görsel

uzunca anlatalım ama biz.

--spoiler--
babacan: 27 yaşında, 37 maç oynayarak gelmiş.
gönül: 31 yaşında, 30 maç oynamış ve performans eğrisi aşağıyı gösteren bir oyuncu. sakatlıklar zorluyor.
topal: 30 yaşında, bu sezon tam 50 maç oynamış ve elimizdeki en sağlam '' ön libero '' lakin stoper oynuyor.
balta: 32 yaşında, berbat bir sezon geçiren galatasarayda tam 44 maç oynamış. burnundan gelmiş desek yeridir.
caner: 28 yaşında ama bu sezon sadece 27 maç oynamış ve en son maçı 9 nisan! da konyaspora karşı.
ozan: 21 yaşında, 46 maç oynamış görünüyor ama ortalaması maç başında 50 dakika. ayrıca bariz kilo problemi var.
selçuk: 31 yaşında, gs ile çok yıpratıcı bir sezon geçirmiş. 43 maçta ort. 85 dakika oynamış yanında her zamanki savunma yükünü yıktığı melo olmadan. kendisine sorun, gs deki en zorlu sezonum der muhtemelen.
oğuzhan: 23 yaşında 41 maç oynamış ve kariyerinin zirvesinde. vücut yapısı olarak güçlü ve savaşçı değil.
arda: 29 yaşında. 6 ay top oynamadı. futbol hayatının hiçbir döneminde hızlı, tempolu veya güçlü olmadı. 25 maç oynadı ve ortalaması 45 dakika. hazır bir oyuncu için bile düşükken 6 ay ara vermiş birisine gram katkısı olmadı tabi bu dakikaların.
hakan: 22 yaşında. 46 maç oynadı 8 gol 11 asist ile ama bu sezon bekleneni veremedi. vücut yapısı gereği güçlü, hırçın ve tempolu değil.
Cenk: 25 yaşında. aldığı süre çok az 43 maçta ortalama 34 dakika lakin 17 gol 6 asist. bu süreyle milli takıma seçilmesinin sebebi alev alev yanması ve yedek kalmasının sebebi olarak önünde gomez olması zaten.
burak: 30 yaşında. ciddi sakatlıklar geçirdi. sadece 23 maç oynamış 69 dakika ortalamayla ama aldatıcı. ikinci yarıda çinde sadece 2 maç oynadı 131 dakika süre ile.
emre mor: 18 yaşında. kurtarıcı gördüğümüz bu arkadaş 13 maç oynayıp geldi. çok büyük potansiyeli var ama yani, iş mi bu şimdi? minyon oyuncu. pırpır ama omzu koyamaz.
volkan şen: 28 yaşında. 43 maç 53 dakika ort ile. pubisi var deniyor. kasıkta problem var yani, rahat değil. %100 ünü veremez.
--spoiler--

bunları niye belirttik? Çünkü biz bitti demeden biter arkadaşlar. kalitesi ile hepimize inanılmaz umut veren takım fizik/ kalite olarak bitik halde. euro 2008 de geri dönüşlerin takımıydık çünkü savaşçıydık. tuncaylar, nihatlar, ardanın ve topalın gençliği servetler gökhan zanlar vesaire vesaire. mücadele etmeyi geçtim, savaşmadan kazanamayacağının farkında bir takım vardı.

şimdi ise tecrübeli oyuncularımız fazla tecrübeli (yaşlı), sakatlık problemi yaşıyor, formsuz veya çok büyük maç eksiği var. gençlerimiz ise çok yetenekli ama fizikli/ ısıran tipte değiller. topu alamıyoruz çünkü saha dağılımı ve koordinasyonumuz eksik. aldığımızda etkiliyiz diyoruz o da yalan çünkü hantal hücum ediyoruz. ya rakip hemen topu geri alıyor ya da biz paslara boğulurken kapanıyorlar. hareketli isimleriniz yoksa böyle ağır pas oyunuyla rakibi çözemezsiniz.

sıradaki maçımız ispanya ile. açık konuşuyorum aynı kadroyla çıkarsak topu göremeyiz. savunmayı zaten yapamıyoruz. ilk duruma dönelim:

görsel
görsel

neden böyle oluyor?

çünkü oyuncu seçimi olarak önde oynaması gereken bu takım tempolu değil ve pres yapamaz. topla oynamanız için önce onu almanız lazım. onun içinse doğru dizilmeniz ve fizik kalite lazım.

hakan ve arda, kanat değiller. oyun güdüleri ve yorgunlukla beraber ister istemez içe gömülüyorlar. dikkat edin hırvat bekleri otoban yaptı ve zaten sıkıntılı gökhan ve caneri iyice bitirdiler. selçuk, oğuzhan, hakan ve arda gibi oyun şekli çok benzer 4 adam birbirlerini rahatsız etmekten başka bir iş yapmadılar.

yaşlı, yorgun ve çok da hızlı olmayan balta ve yerinde oynamayan, tedirgin ve yavaş topal da bu ön tarafa güvenip ileri çıkamayınca takımın boyu uzadı. iyice kevgir olduk. imparator oğuzhanı da oyundan alınca pasla da çıkamaz olduk. emre ve volkan hamleleriyle takım öne biraz da olsa kıpırdamaya başladı ama gerek iyice çöken yorgunluk gerekse ilk yarının ilginç şekilde top gelmeden sorumlusu gösterilen cenk yerine burak ın girmesiyle rezil başladığımız maçı rezil bitirdik.

denge oyununda, hırvatlar açık verirken cenk i kullanmak. hırvatlar öne geçip kapanınca geniş alan oyuncusu burak ı oyuna sokmak. işte gerçek terim bu.

peki sence ne yapmalıyız?

takımın bu formsuzluğu umarım düzeltilebilir bir şeydir. turnuva öncesi terim değiniyordu. belki hedef maç olarak çek cumhuriyeti maçı seçilmiş ve o son maça kadarki süreyi de kullanmak adına oyunculara yüklenme yapılmış olabilir. yani fizik kalitemiz turnuva devamında artabilir.

ispanya maçını nasıl anlatırıza gelirsek:

görsel

caner kesinlikle daha kaliteli ama iş yapamıyor. deposu boş bir ferrari, deposu dolu herhangi bir araca geçilir. ayrıca oğuzhan - olcay üçgeni ile en azından oynama alışkanlığımız olur o bölgede.

sağ stoperde kimin oynadığı önemli değil, mesele topalı öne atmak. yanında oğuzhanı oynatırsan oğuzhan - atiba ikilisini yakalarsın; ozanı oynatırsan sert ve fenerde oynama alışkanlığını. gökhanı yazmam ve beke şeneri atmam, hem fizik kaliteyi arttırmak hem de stoper ikilisinden birini hızlandırmak. ispanyadan gelecek bir aduriz ( kafacı) hamlesine göre hamle yapılabilir. dediğim gibi topal oynamasın da arda oynasın isterse.

sağ kanatta fenerbahçe esintisi olması açısından volkan, solda ise olcay... olcay tercihiyle dalga geçersiniz belki, lakin hem ismailin savunma tarafını desteklemek hem de başka hiçbir kanat oyuncumuzda olmayan içe katetme/ gizli forvet görevini yapabilen bir oyuncu. açıkçası kadrodaki en skorer kanat oyuncumuz. ozzy - olcay - ismail oyun alışkanlığına tekrar değineyim.

cenk veya yunus... cenk hem beşiktaşlılarla oynama alışkanlığı hem de arka üçlüye duvar olabilmesi ile önde ama yunus oynarsa da o da oyun aklı, pas kalitesi ve hızıyla hem duvar hem kontra oyuncusu olarak kullanılabilir.

alternatifleri sizin için yazdım, içimden geçen:

görsel

solda beşiktaş, sağda fenerbahçe oynama alışkanlığı. daha hızlı ve fizik kalitesi yüksek bir takım. savunma içinize sinmeyebilir ama mevcut kadroda savunmayı içe sinecek şekilde dizmek pek mümkün değil. savunmanın savunmasından ziyade öne yapacağı katkıyı düşünmek lazım.

baya emek verdim, yorum beklerim he. * ayrıca kızabilirsiniz beşiktaşlı beşiktaşlıları doldurmuş diye belki; gerçekten aklımın ucundan geçmedi.
Hırvatistan maçındaki koşu mesafelerini merak ettiğim takım.
bu turnuva bir şehri, takımlar da binaları temsil ediyor olsa; biz bu hikayenin gecekondusuyuz kesinlikle. çok mu acımasız oldu?
(bkz: aralarında milli olmayanlarda vardır)
yıllardır futbol oynamalarına rağmen bala futbol oynayamayan futbolcuların oluşturduğu ülkemizin futbol takımı.

takımda stoper yok solbekten ve ön liberodan bozma 2 stoper yaptık.

orta saha göbek oyuncusundan kanat; kanat oyuncusundan forvet arkası yaptık.

dev gibi stoperlere rağmen cenk gibi hava etkinliği kısır bir forvete sürekli top şişirdik sonuç tek pozisyon ile turnuvanın en tek taraflı maçını oynadık.

1 0 mağlubiyet bizim icin gerçekten büyük şans.

inşallah diğer maçlarda daha iyi oluruz.
ilk maçında hırvatlara 1-0 yenilerek iyi bir başlangıç yapmayan milli takımımızdır.
bu sene kendinden pek beklenti olmayan takım.
euro 2016 nın ilk maçlar itibari ile istatistik, seyir zevki ve sonuç olarak en kötü takımıdır. üzgünüz
futbolla alakam yok ama milli takımla var. hırvatistan'a mücadele etmeden yenilmesi beni çok üzdü. ay yıldızın kıymetini bilmeliler.
Euro 2016 ilk maçlar sonunda, seyircilere en berbat futbolu izleten takimdir.

Tebrikler!
Ne zaman ne yapicaginin belli olmamasiyla ciddi ciddi ovunen gerizekalilari gormemize vesile olmustur.

Ne zaman ne yapacaginin belli olmamasinin sebebi herhangi bir planinin, programının, Sisteminin olmaması olmasın?
Bugün bari bizi utandırsa da iyi futbolla yüzümüzü güldürse. Evet.
görsel
ofansif orta saha hakan çalhanoğlu nun kanatta,defansif orta saha mehmet topal ın stoperde,sol bek hakan balta nın stoperde oynadığı milli takımımız.
30 dakikalık kondisyonla ispanya karşısına cikan şaka gibi takım.
Euro 2016 da bir maçta 3 gol yiyen ilk takım olmustur.

Turnuvaya renk katacagız dediler, kattık.
Her şey; Devlet-i Aliyye-i Osmâniyye’ye “Osmanlı imparatorluğu”, Fatih Terim’e “imparator” dediğimiz gün başladı…
Kesinlikle selçuk inandır.
baştan sona ego.
üstlerindeki forma için desteklediğim, giyenleri yolda görsem selam vermeyeceğim tiplerden oluşan bir takım.
amaçsızdır, turnuva bitse de tatil yapsak kafasındadırlar. turnuvada şu ana kadar ki en farklı mağlubiyeti alan takımdır. şahsi olarak tek bir kişiyi suçlamamak gerekir, takımın neredeyse tamamı vasat durumdadır.