bugün

halklar arasındaki güzide, kral, imparator halkımızın, ülkemizin naif ve bir o kadar da seçkin partisi olan ak parti mevcudiyetini aşırı sevdiği gerçeği ve doğruluğudur denilebilir. hemde çok rahatlıkla bunu söyleyebiliyoruz ne güzel değil mi?, çünkü tartışılmaz bir gerçektir bu bakılacak olursa geçmiş senelere!, yaklaşık olarak 10 küsür senedir hala iktidar hala başımızdaysa demek ki sevildiğinin ispatıdır. bu sözden sonra zaten ana muhalafet bile susar sanıyorum.*
Anadolu'da Cumhuriyet, sözcü gazetesi okursa, muhalif tv kanallarını izlerse hapse gireceğini zanneden insanlar varken, bu Türk halkının akpyi sevdiği değil akpden korktuğu gerçeğini gösterir.
bence kömürü ve makarnayı daha çok seviyodur.
ak partiyi sevdiği değil, verdiği kömürü ve makarnaları sevdiği bir gerçektir.
ülkecek beğenerek izliyoruz.arada izlerken bayılıyoruz.sevgimiz öyle böyle değil yani.
oy veren %50'lik kesim ve oy vermediğini söyleyip akp'nin çalışmalarını desteklediğini söyleyen %20'lik kesimi sayarsak türk halkının %70'inin akp'yi sevdiği ortaya çıkar. yani genelleme yapılırsa türk halkının akp'yi sevdiği sonucuna ulaşılabilir.

edit: matematik hatası.
http://www.haberturk.com/...iyede-3-mubarek-sehir-var
fıkra gibi olaydır.

klişe olacak ama akla padişah ve köprü fıkrasını getirdi;

--spoiler--
Padişahın biri koyduğu yüksek vergilere halkın hiç tepki vermemesine kızar olmuş. Vezire emretmiş:

- Köprünün başına bir adam koyun gelen geçenden 1 akçe alsın
buna da itiraz ederler herhalde diye ummuş. Hemen emir yerine getirilmiş. Bir kaç gün sonra padişah veziri çağırmış.

-Nasıl halkta bir tepki var mı
diye sormuş.

-Yok gayet güzel paraları ödüyorlar
diye cevaplamış vezir. Padişah sinirlenmiş

- O zaman köprünün öbür başına da bir adam koyun , o da gelen geçenden 1 akçe alsın
diye emretmiş. Hemen bu emri de yerine getirmişler. Bir kaç gün sonra padişah veziri yine çağırmış. Belki bu sefer itiraz etmişlerdir diye umarak

-Nasıl halkta şimdi bir tepki var mı
diye sormuş.

- Yok hayatlarından memnunlar gayet güzel paraları ödüyorlar
diye cevaplamış vezir. Padişah iyice sinirlenmiş

- O zaman köprünün orta yerine bir adam koyun geleni geçeni bir kere becersin
diye emretmiş. Hemen bu emri de yerine getirmişler. Bir kaç gün sonra padişah veziri çağırmış.

- Nasıl bu sefer halkta bir tepki var mı
diye sormuş. Vezir cevaplamış

- Padişahım bu sefer biraz tepki gösterdiler. Sanırım sizle görüşmek için bir de heyet yolladılar da huzura çıkartmıyoruz onları

Padişah çok sevinmiş demek kendi halkı tepkisiz bir halk değilmiş diye umutlanmıış .

- Çağırın heyeti görüşeceğim
demiş. Hemen heyeti huzura çağırmışlar

Padişah kızgın kızgın gürlemiş:
- Söyleyin derdiniz nedir, niye huzura çıktınız?
diye sormuş . Heyetteki en yaşlı adam cevaplamış

- Padişahım Allah devlete , size zeval vermesin halimizden çok memnunuz ama hani köprünün ortasına koyduğunuz adam var ya ondan şikayetçiyiz . Özellikle sabah ve akşamları köprü yoğunken bu adamın kudreti gelene geçene yetmiyor. Aralarda beklemek zorunda kalıyor. Dolayısıyla kuyruk uzuyor, işimize evimize geç kalıyoruz. Mümkünse o iş için 1-2 kişi daha koydurtabilir misiniz diye sormaya geldiydik..
--spoiler--
bütün koyunlar çobanı sever nereye çekerse oraya gider. nasıl sevmesin memleketin yüzde ellisi koyun.
Dini duyguları ve midesi doyurulan her toplum rahatça yönetilir.
(bkz: yalaka koyun kasabın bıçağını yalarmış)