bugün

ben dostoyevski alayım.
iki mükemmel yazar, Dostoyevski'yi elbette turgenyevle karşılaştırmayacağım; dostoyevski bütün ölü yazarların ve ölecek yazarların üstadı. turgenyev'in babalar ve oğullar adlı eseri dönemini çok iyi yansıtıyor. Nihilizmin doruklarına çıkarıyor sizi ama kitabın sonunda bazarov'un, delice aşık olduğu kadına yaptığı itiraflar insanın ruhuna dokunuyor; zira turgenyev'e "neden kitabın sonunda Bazarov'u öldürdün?" diye sorduklarında, kendisi şöyle cevap veriyor: "Şayet bazarov'u ben öldürmeseydim o beni öldürecekti!"
edebi olarak dostoyevski gömlek gömlek üstündedir turgenyev'in illa bir rus yazarla kıyaslancaksa (bkz: tolstoy)
babalar ve oğullar iyi romandır, etkileyicidir, keyifle okunur; suç ve ceza hayat değiştirir, tutar şöyle sirkeler, duvardan duvara vurur, tokat yiye yiye okursun. kendine geldiğinde hiç bir şey eskisi gibi değildir. sora bir daha hiç bir romandan bu verimi alamzsın. insanı okumaktan soğutur.
biri babalar ve ogullari ile anilir , digeri suc ve ceza ile. aradaki farki anlamak icin bu 2 kitabi iyi okumak gerekir.
(bkz: rusya)'nın kurtuluşu için iki farklı reçete öneren iki büyük romancının bir çeşit hesaplaşmasıdır.. (bkz: dostoyevski) milli değerlere önem verirken ve çıkışı da kendi ülkesinde ararken (bkz: turgenyev) çıkışı batıda (bkz: ingiltere)de (bkz: fransa)'da aramıştır..