bugün
- 26 nisan 2024 adana demirspor galatasaray maçı26
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri10
- aristoteles'in orta yolu9
- bir sözlük kızı ile yakınlaşmak17
- anın görüntüsü15
- manyak olmaya karar verdim silik olsun kampanyası14
- ak partiliyi çok fena döven chp belediye başkanı19
- akrep burcu9
- bik bik moderatör olsun15
- 22 şubat 2024 sparta prag galatasaray maçı14
- birini donuzlayarak ceza vermek9
- patiswiss16
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı10
- arkadaşlar biri var18
- karınıza range rover alır mısınız25
- kent lokantası niye bedava değil demek22
- boşuna yaşıyorum hissi18
- avrupanın yarrağı yemesi yakındır19
- evlilik17
- akp seçmeni11
- ali erbaş19
- escort fiyatlarının güncellenmesi12
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi11
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi17
- icardi1905 silik olsun kampanyası27
- türkiyede çok abartılan arabalar9
- nervio'ya aşık olmak10
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı14
- futbolcu ismiyle nick almak14
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu37
- demet akalın'ın zeka seviyesi12
- gina carano9
- icardi19059
- türkiye işçi partisi9
- çin halk cumhuriyeti8
- ellerim bos gonlum hos9
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi15
- 31 mart 2024 cumhuriyet halk partisinin zaferi8
- sözlük kızlarının don renkleri14
- aynı dizileri tekrar tekrar izlemek8
- karımın çok mutlu olacağı gerçeği13
- kadınların boşanmış erkeğe bakışı9
- merfulu8
- sözlük kızlarının ayakkabıları18
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler15
- eloande'ye koca buluyoruz kampanyası8
- murat kurum kurudu gitti8
- haçta iken sevgili ile sevişmek günah mıdır11
- yunanistan bizden çalsa rahatsız olmayacağınız şey11
- online olup entry girmeyen yazarlar9
Richard BRAUTiGAN tarafından yazılan ve Taylan TAFTAF tarından çevrilen, Altıkırkbeş Yayın tarafından 2010yılında basılan kitap.
ABD'li şair ve romancı, Richard Gary Brautigan (1935-1984), William S. Burroughs ve Jack Kerouac'ın başını çektiği Beat Kuşağı Edebiyatı'nın ayrıksı bir temsilcisidir. Brautigan, eserlerindeki kırılgan dili, daha içe dönük anlatımı ve yaşamının çoğunu Amerikan kırsalında geçirmesiyle Beatniklerden ayrılır. Bu kuşağın, hüznü öne çıkaran temsilcisidir.
Altıkırkbeş Yayıncılık, Richard Brautigan'ın ölümünden on yıl sonra Fransa'da yayımlanabilen ve (şimdilik) yalnızca altı dile çevrilmiş olan romanı "Talihsiz Kadın"ı bizlere kazandırdı.
Talihsiz Kadın'ı okumaya başlamadan Brautigan'ın kitabı yazdığı dönemki durumu hakkında birkaç fikir sahibi olmak yararlı olabilir.
1960'lı yıllar Richard Brautigan en çok sevildiği ve okunduğu dönemdir. 1980'lere gelindiğindeyse Brautigan okurları önemli ölçüde azalır. Bu durum, yazarın kırılgan kişiliğiyle birleşince ortaya büyük bir yalnızlık duygusu ve kronik hale gelen bir depresyon çıkar. Yine aynı dönemde yazar ikinci eşiAkiko Yoshimura'yla olan evliliğini de bitirir ve yaşamını Montana'daki çiftlik evinde ve (başta Japonya olmak üzere) çeşitli ülkelere yaptığı kısa yolculuklarla geçirir. Bu dönem aynı zamanda kızıyla arasının bozuk olduğu ve çok ciddi ölçüde alkol tükettiği bir dönemdir.
Brautigan bu sıkıntılı dönemi 14 Eylül 1984'te bir av tüfeğiyle kendisini vurarak sonlandırır.
Talihsiz Kadın'ı, bu savruluşun 1982'deki yansıması olarak okuyabiliriz.
Kitap, Euripides'in "Iphigenia in Aulis"inden yapılan bir alıntıyla başlar ve yine aynı eserden yapılan bir alıntıyla son bulur. Aradaki 107 sayfa ise, arkadaşı Nikki Arai'ye yazılan 13 Temmuz 1982 tarihli bir mektupla başlar. Mektubun ardından ise, 30 Ocak 1982 ile 28 Haziran 1982 tarihleri arasında tutulmuş bir yolculuk günlüğü okuruz.
Talihsiz Kadın, aslında kendisini asmış bir arkadaşın anlatıldığı bir kitap olmalıdır. En azından anlatıcı sık sık kitabın konusunun bu olduğunu bize hatırlatır fakat anlatı boyunca sıra bir türlü kendini asmış olan kadına gelmez. Kitap boyunca gidilen kentlerin dökümü verilir, yenilenler ve içilenler anlatılır, karşılaşılan insanlar ve onlar hakkındaki görüşler sıralanır, doğal güzellikler banlatılır bu durum o kadar ileri gider ki anlatıcının Hawaii'de bir tavuk bularak onunla fotoğraf çektirmesinin bile tüm detaylarını öğreniriz. Anlatıcı bir türlü asıl konuya giremediğini de bize açıkça itiraf etmekten çekinmez:
"Terk edilmiş arabalar, örümcekler, eriyen kar tarafından belki de anormal sayılabilecek büyülenişim üzerine gevezelik edip duruyorum ama ne hakkında yazarsam yazayım, her halükarda bu defterin son birkaç sayfasını kullanıyorum (...) Bu kitabın, en sonunda, yarım ağızla sorulan sorulara verilmiş eksik cevapların tamamlanmamış bir labirentine dönüşeceğini hissediyorum (...) Kendini asan kadın hakkında daha derine inmek dururken, hiçbir zaman gerçekleşmeyen fırtınalar hakkında yazmak için neden bu kadar zaman harcadım?" (s.103/104/105)
Tüm kitap boyunca yapılan orta ölçekli bir "konu haricine çıkmak" (digression) örneğidir.
Brautigan'ın bu anlatı biçimini tercih etmesi kuşkusuz ki bilinçlidir. Okur, anlatıcının acısının o denli büyük olduğunun farkındadır ve tüm kitap boyunca anlatılan aslında bu acıdan kaçışın öyküsüdür. Bu nedenle bu hüzünlü anlatı bize, dudaklarımızdaki hafif bir gülümsemenin yanında birkaç damla da gözyaşı sunmaktadır
Altıkırkbeş Yayıncılık, Richard Brautigan'ın ölümünden on yıl sonra Fransa'da yayımlanabilen ve (şimdilik) yalnızca altı dile çevrilmiş olan romanı "Talihsiz Kadın"ı bizlere kazandırdı.
Talihsiz Kadın'ı okumaya başlamadan Brautigan'ın kitabı yazdığı dönemki durumu hakkında birkaç fikir sahibi olmak yararlı olabilir.
1960'lı yıllar Richard Brautigan en çok sevildiği ve okunduğu dönemdir. 1980'lere gelindiğindeyse Brautigan okurları önemli ölçüde azalır. Bu durum, yazarın kırılgan kişiliğiyle birleşince ortaya büyük bir yalnızlık duygusu ve kronik hale gelen bir depresyon çıkar. Yine aynı dönemde yazar ikinci eşiAkiko Yoshimura'yla olan evliliğini de bitirir ve yaşamını Montana'daki çiftlik evinde ve (başta Japonya olmak üzere) çeşitli ülkelere yaptığı kısa yolculuklarla geçirir. Bu dönem aynı zamanda kızıyla arasının bozuk olduğu ve çok ciddi ölçüde alkol tükettiği bir dönemdir.
Brautigan bu sıkıntılı dönemi 14 Eylül 1984'te bir av tüfeğiyle kendisini vurarak sonlandırır.
Talihsiz Kadın'ı, bu savruluşun 1982'deki yansıması olarak okuyabiliriz.
Kitap, Euripides'in "Iphigenia in Aulis"inden yapılan bir alıntıyla başlar ve yine aynı eserden yapılan bir alıntıyla son bulur. Aradaki 107 sayfa ise, arkadaşı Nikki Arai'ye yazılan 13 Temmuz 1982 tarihli bir mektupla başlar. Mektubun ardından ise, 30 Ocak 1982 ile 28 Haziran 1982 tarihleri arasında tutulmuş bir yolculuk günlüğü okuruz.
Talihsiz Kadın, aslında kendisini asmış bir arkadaşın anlatıldığı bir kitap olmalıdır. En azından anlatıcı sık sık kitabın konusunun bu olduğunu bize hatırlatır fakat anlatı boyunca sıra bir türlü kendini asmış olan kadına gelmez. Kitap boyunca gidilen kentlerin dökümü verilir, yenilenler ve içilenler anlatılır, karşılaşılan insanlar ve onlar hakkındaki görüşler sıralanır, doğal güzellikler banlatılır bu durum o kadar ileri gider ki anlatıcının Hawaii'de bir tavuk bularak onunla fotoğraf çektirmesinin bile tüm detaylarını öğreniriz. Anlatıcı bir türlü asıl konuya giremediğini de bize açıkça itiraf etmekten çekinmez:
"Terk edilmiş arabalar, örümcekler, eriyen kar tarafından belki de anormal sayılabilecek büyülenişim üzerine gevezelik edip duruyorum ama ne hakkında yazarsam yazayım, her halükarda bu defterin son birkaç sayfasını kullanıyorum (...) Bu kitabın, en sonunda, yarım ağızla sorulan sorulara verilmiş eksik cevapların tamamlanmamış bir labirentine dönüşeceğini hissediyorum (...) Kendini asan kadın hakkında daha derine inmek dururken, hiçbir zaman gerçekleşmeyen fırtınalar hakkında yazmak için neden bu kadar zaman harcadım?" (s.103/104/105)
Tüm kitap boyunca yapılan orta ölçekli bir "konu haricine çıkmak" (digression) örneğidir.
Brautigan'ın bu anlatı biçimini tercih etmesi kuşkusuz ki bilinçlidir. Okur, anlatıcının acısının o denli büyük olduğunun farkındadır ve tüm kitap boyunca anlatılan aslında bu acıdan kaçışın öyküsüdür. Bu nedenle bu hüzünlü anlatı bize, dudaklarımızdaki hafif bir gülümsemenin yanında birkaç damla da gözyaşı sunmaktadır
arabesk filmindeki müjde ar.
kibariye'nin çok fena bir parçasıdır. insanın yüreğini dağlar valla.
http://www.youtube.com/watch?v=YrvLTj_K-U4
http://www.youtube.com/watch?v=YrvLTj_K-U4
güncel Önemli Başlıklar