bugün

sinema eleştirmeni ömür gedik'in bugünkü köşesinde ele almasından sonra beni düşündüren olay. şöyleki; zaten basında son olaylardan dolayı, islam ülkesi, yobaz devlet, junior malezya olarak tanıtılan türkiye'nin, oscara, dini içerikli, yobaz bir adamı anlatan, ve junior melazyalı insan kişisi şeklinde olan insanları anlatan bir filmin gitmesi eksimidir? tabiki şuda var; erotik bir film oscara gitseydi "tüm türkler sevişir"şeklinde bir yargı olmayacağı gibi takva'nın gitmeside tüm türkler aşırı dincidir yargısına sebep olamaz. ama sinek küçük iste.. sanki ağızlarına kocaman bir lokma gönderdik gibi geliyor bana...
en az gönül yarasının oscar aday adayı olması kadar sevindiğim olaydır. filmin islam odaklı olması kaygılanacak bir durum değildir. lakin takva yabancı film oscarları aday adayıdır, aday olsa hatta oscarı alsa dahi yer yerinden oynamayacak, diğer kategoriler kadar basında yer almayacaktır.
brokeback mountain'in adaylığını koyup ödül bile almasından sonra şaşırmayacağım durum..
mükemmel bir erkan can oyunculuğu olan filmin hakkettiği yerdir.
Tek temennimizin bir türk filminin bu ödülü almasıdır. Çok beğendiğim bu film için umutlarım sonsuz.
hayal kırıklığı ile sonuçlanan gösterim..
takva' nın türkiye hakkında oscar' da ne kadar iyi bir izlenim bırakacağı son derece tartışmaya açıktır.
erkan can'ın sanatındaki zirvedir takva filmi. oscar ipler mi bilmem ama adam iyi iş çıkarıyor be.
bir sinema filminin üzerinde ideolojik kaygılarının -ki bunların ciddiye alınır hiçbir tarafı olmadığı açıktır- gülünesi hesaplarını yapan zavallıların hala anlamamakta ısrar ettiği mesele amerikanın bu memleketi kendilerini bu memleketin sahibi zannedenlerden çok daha iyi tanıdığıdır.

takva filminin olumsuz bir imaj yaratacağını düşünecek kadar akıldan ve estetikten nasibini alamamışlar varsa eğer hiç merak etmesinler efendim, oscar kurulunda ya da oscarı ciddiye alan insanlar arasında 'aa bak bak türkiye meğerse bir islam ülkesiymiş biz de onları iyi bir hristiyan ve şaman zannediyorduk' diyecek kadar akıldan ve izandan yoksun kimseler bulunmaz - bu tip devekuşu benzeri modellere yalnızca güzide memleketimizde tesadüf edilir-

Hem baksanıza ülkemiz sinemaseverlerinin komiklik düzeyi de epey bir gelişmiş, yıllarca o aptal amerikan filmlerinin ülkemizde defalarca izlenmesine çanak tutan bu değerli halkımızın bir kısım maulmatfuruş zevatının böylesi müteariz bir tavır takınmalarını nasıl açıklarız. bir sinema filminin ülkemizin tanıtımı meselesinde ne kadar faydalı ya da faydasız olacağı hususunda bunca kafa yormaları da ayrıca kayda değer elbet.