bugün

hayatımızdan din kavramını çıkarsak, bütün her şeyini, nasıl hissederiz?

yolumuzu kaybedermiyiz?

Sapkın mı oluruz?

kötü birisi mi oluruz?

zararlı işler mi yaparız?

insan kendi içinde cevaplaması gereken soruları tuttuğu sürece kısır bir döngü içerisinde mahsur kalıyor.
dinler olmasaydı dünyada barış olurdu.

din pişmanlıktır.
olan bişeyi yokmuş gibi, hiç olmamış gibi düşünmek mümkün değildir.

"Sapkın mı oluruz?

kötü birisi mi oluruz?

zararlı işler mi yaparız?"

bu sorular din temelli toplum ve ahlak kurallarının olması gerekeni insanlara öğretmeyi amaçlayan yapısı ve kimyasıyla ortaya çıkmıştır.

vakit kaybına neden olan sorudur. bunu düşünmek (bkz: boş işlerle uğraşmak)tır.
Yalnız kaldığımız zaman kendimizi kimsesiz korumasız hissederdik.
craig reis, ateistler nasıl bir karanlıkta olduklarını iyice anlasınlar diye Allah'sız bir hayatın nasıl olacağını kısaca anlatmış zaten:

https://youtu.be/QVy5qkSBsCI
insanları dini kurallar ve söylemlerle dizginleyecek din adamları ve insanların sıkıntılarına(yoksulluğa-haksızlığa vs) katlanmalarına sebep olan bir öteki dünya mükafat anlayışı olmasa eğer kitleleri haksızlık ve içinde bulunduğumuz sömürü düzenini yıkmamaları için durduramazdınız.

(bkz: din kitlelerin afyonudur) sözü işte tam olarak bunu anlatır. kapitalizm ile din ve dini kurumlar kolkola girmiş iki kardeştir.
başlık altında "hiç savaş olmaz idü, barış içinde yaşar idük" geyiği yapan dinsizler var.

şu alıntıyı iyi okuyun:

"Alan Axelrod ve Charles Phillips'in hazırlamış olduğu Savaş Ansiklopedisi'nde yer alan 1763 savaşın %7'lik kısmı yani 123'ü din savaşlarıdır."

insanlık tarihi boyunca incelenen 1763 savaşın sadece %7'lik kısmı din savaşıysa, dinler olmadan nasıl daha iyi bir dünyada yaşabilirsin?..

alıntı: http://www.wiki-zero.com/...lraS9EaW5fc2F2YcWfbGFyxLE
bak işte böyle bir durumda cennetin olduğuna emin olabilirim. öbür dünyaya gerek yok yeryüzü cennet olmuşken!
'Doğal düzen', istikrarlı düzendir. Mesela insanlar yarından itibaren varlığına inanmayı bıraksalar bile, yer çekimini ortadan kaldırmanın imkanı yoktur. Buna karşın '' hayali düzen'' (din, devlet, hukuk, ticaret, para vs) her zaman çökme ihtimaliyle karşı karşıyadır, çünkü varlığı mitlere bağlıdır ve mitler insanlar ona inanmayı bıraktığı anda çökerler.

Dataizm ( Vericilik) Yuval Harariri’ nin Homo Deus kitabında geleceğin inancı (dini) olabileceğini düşündüğü kavram.
dinlerin yerini hümanizm dini almıştır. Hümanizmle birlikte, insanlık artık kutsal kitapları değil kendi iç seslerini yaşamlarında rehber edinmişlerdir. Dataizm de bizim anladığımız anlamda bir inaç değil, hümanizm gibi bir felsefi düşünce olarak düşünülmelidir. Dataizm hümanizm anlayışını yok ederek topluma yeni bir anlayış getirecektir. Bu anlayış toplumsal yaşamımızı derinden değiştirecektir
(bkz: tüm dünya sadece kuran ile yönetilirse ne olur)