bugün

küçükkene babam tarafından bana yaptırılan enfes bir tedavi yöntemi. şöyle ki;
bütün gün çalışmış olmanın verdiği yorgunluk sebebiyle sırtı ağrıyan er kişi yere yüzüstü uzanır. etraftan bulmuş olduğu yükte hafif pahada ağır şahıs tarafından sırtında birkaç tur atılır. kendine gelen ve rahatlayan bünye tarafından sırtı çiğneyen şahıs* ertesi gün bir paket beyoğlu çikolatasıyla mükafatlandırılır. * *
küçükken kişi için eğlenceli olan bu aktivite, büyüdükçe, büyümesine rağmen talepte azalma olmuyorsa, işkenceye döner. şöyle ki; yaşı 20 küsur bilmem kaç olmuş eşşek kadar kişinin, babasının gözünde büyümemesinden mütevellit, babanın her sırt-bel ağrısında, "kızım/oğlum çık da bi çiğne" eziyetine maruz kalmasıdır. "ya baba bak 50 bilmem kaç kiloyum * vallahi ezileceksin, nefesin kesilecek pat diye" dense de işe yaramaz ve babanın emrine itaat etme yükümlülüğü doğar. kişi parmak uçlarında sırtı çiğnemeye uğraşır söylenerek ama yine azarı yer: "düzgün çiğne yahu, tam bas tam bas, bi şey olmaz..."
Sırt ağrılarına ve eklem tutulmalarına karşı boyundan ayak tabanına doğru düzenli ve ritmik bir şekilde baskı uygulayacak olan vicdan sahibi * yakınlarımıza uygulattığımız , insanı kendisine getiren , omurların kütür kütür öttürüldüğü tedavi biçimidir. Bağımlılık yapar. *
cok can sikan bir istir. eger büyük insan, yeter dememekte israrliysa; sirtta ziplanmali ve nefes kesilmelidir. gelen boguk ve ciliz sesler buyuk ihtimalle, yeter artik yeteeer dir, macera sona erer.
Düzgün çiğneyebilen biri tarafından yapılırsa tadından yenmeyecek olan aktivite.
yapabilecek biri varsa beklemekte olduğum eylem. benden zayıf olması yeterli.
(bkz: ata sporu)
yeter sesini duyana kadar bırakılmaması gereken eylem. dışardan belki yanlış anlaşılabilecek durumlara gebe olabilir ama kim, ne anlarsa anlasın abi çok bambaşka bir deşarj olayı bu.