bugün

herkesin kendine, kendinin de burnuna sövdüğü klişi olmaktır.
eğer burnu hırğğşk diye çekmiyorsa ya da medile beyni düşecek şekilde sümkürmüyorsa sorun yok. sınavdan önce burun damlası kullanmak işe yarayabilir. yok işe yaramadıysa, o iğrenç sesleri çıkarmadan burun her akıntıda hafifçe silinebilir. bu şekilde kimse size sövmez ama siz yine de burnunuza söversiniz.
çok sinir bozucu durumdur. sürekli akar , aktıkça siz çekersiniz. yanınızda mendil bulunmadığı için silemezsiniz. diğer sınav olanlar size yavaş yavaş gıcık olmaya başlar bunun farkına varırsınız. dakikalar geçtikçe sanki daha çok akmaya başlıyormuş gibi hissedersiniz. kısa aralıklarda çekmek yerine , uzun aralıklarda şiddetli çekme yoluna başvurursunuz. arka sıralarda "cık cık cık" diye sinirlilik tepkileri gelir ve hepten huylanırsınız. son çare olarak elbise kalır. kolunuzu mendil niyetine kullanarak, o durumdan çıkmaya çalışırsınız ama nafiledir.işin garip tarafı sınavdan çıkınca akıntının geçmesidir.
yanında ipek bir medil bulundurması gereken kişi.
sınavdan çıkınca akıntının geçmesiyle gelen acı insanı intihara sürükleyebilir.
hasta olduğunuzun göstergesidir. sürekli fırk fırk sesleriyle burnunuzu çekersiniz. etraftan selpak dilenirsiniz. hoca kopya çektiğinizi sanabilir, dikkat edersiniz. hasta olduğunuzdan mütevellit su tüketimini fazlalaştırırsınız. sıranızın üstünde boşalan su şişesi yere düşer. zaten etraftan gürültü yaptınız için kötü bakışlar yerken bu son darbeyle ''offf... cık cık cık'' nidalarına maruz kalırsınız.
kolu sümük olan kişi olmaktır.
ösym'nin verdigi 10 kurusluk peceteye yetememektir.
hep başkaları mı sümkürecek psikolojisine girildiğinde bi nebze rahatlatacak eylemdir.
kulak çınlaması.
(bkz: Sınavda küfür edilen kişi olmak)
sıra altı boydan sümük olan kişi olmaktır. * *
bereye silenini gördüm.
alerjik bir insansanız bu sizsiniz (veya benim). ilkokuldan beri masamın üzerinde duran tuvalet kağıdı şahidimdir. ergenlik döneminde geçebilir demişti doktor, geçmedi, burnumun şekli değişti silmekten. 30-35 yaşları arasında bi yerde geçti evet. azaldı diyelim daha doğrusu.
hat safadaysa,şırıl şırıl test mi çözeceksin hokurtuyla mı uğraşacaksın? bir de gözlerde de akma varsa, sıkıntıdan sıkıntıya sokan hededir.
burnunu çekmekten ya da silmekten sorulara konsantre olamayan kişidir. zaten yanında mendil yoksa yandın.
sınavların en sevmediğim tarafıdır.
hepte benim başıam gelirdi.
talihsizliktir efendim. kafanız sınav kağıdına düştüğü an başlar burun akıntısı. ilk başlarda sert şekilde çekersiniz, bu sorun teşkil etmeyebilir diğerleri için. * fakat bunun devamı da vardır ve insanların rahatsız olacağı düşüncesi bütün sınav konsantrasyonunuzun amına koyar. zaman ilerledikçe o sümük yine kendini salmaya başlar. o andan itibaren kendinden emin ve ağır adımlarla çekmeye başlarsınız burnunuzu. hatta çekmemek için bir süre burnunuzu deaktif edip ağzınızdan nefes almaya başlarsınız. bu da çözüm değildir. elinizde burun deliklerinizi kapatır, yine ağır ağır çekersiniz nefesinizi içinize. yine çözüm değildir. tek sorun aslında, insanları rahatsız edeceğim düşüncesi ise kağıt mendil isteyememektir. allah kahretsindir.

daha kötüsü için,

(bkz: mide guruldamasi)
tüm şimşekleri üstüne çeken, kulağı bol bol çınlayan olmaktır.
çok çektiren bi durumdur.
Belki yılda bir kere hasta olmasına ragmen o da sinav haftasina denk gelmistir.
Şu an yaşadığım 25 dk önce başladı sınav ben knockout oldum ulu sözlükte gezilmesi.
Peceteyi almak icin elini cebine atarsin ya sanki o an kopya cekicekmis gibi kendinden suphe edersin.
Pamuğu bir yerlere tıkayarak bu hayatta provasını yapacaktın, neyse hayat dersi olmuş.
ösym'nin yazın yapılan sınavda bile peçete vermesi bu yüzdendir.