bugün

Bizim fakültede 1 hoca vardı bu sene. Geri kalanı fetöden falan tuzla buz oldu. Sınıftan kızın biri sınav notuna itiraz etmiş beklediğinden 10 puan falan azmış herhalde notu. Hoca 10 puan daha indirmiş. Haha. Sınıfta bundan bahsederken "benim gibi hocanın notuna itiraz ederseniz böyle olur" demişti.

Üniversite hayata hazırlanılan, hayatın öğrenildiği yer demişti dayım bir keresinde. Hayat hiçbir zaman hiçbir şekilde adil değil işte. Güçlü olan ne derse o, güçsüz olanın itiraz hakkı yok.
Çok etmişliğim var.
aslında hukukçuların daha çok paylaşması gereken durumdur. Bir daha bir şeylere itiraz edecek miyiz etmeyecek miyiz bir rehber olmuş olur.
Lineer Cebir vizesine it gibi çalıştım ama zalım hoca sorularımı çizip çizip okumuş ve bana 0.2 notunu layık görmüştü. Bende korkudan gidemiyordum kağıdıma bakmaya. Ama neden korktuğumu da bilmiyorum. Bir arkadaşım dedi ki kardeşim ne kaybedebilirsin ki ? Haklı. itiraz etsem ne kaybedecektim. Gittim itiraz ettim. Sonuç mu yine 0,2. Bu sene dersi alttan aldım ve CB ile verdim.
Geçen dönem gerçekleştirdiğim ve adaletsizliği iliklerimde hissettiğim durum. Sürecin ne olduğuna dair, özel üniversitelerin nasıl bir yol izlediğine dair rehber olması için yazıyorum:

Derslerimle oldukça ilgili bir insanım. Bir hocamız var kendisi istanbul üniversitesi psikoloji lisansı, istanbul üniversitesi sosyal psikoloji yüksek lisansına sahip biridir kendisi. Her neyse bir gün sınıfta, bebek taklidi yapan kızlardan bahsediyor kendisi. Gelişim psikolojisi 2'deyiz. Konu ergenlikte sosyal ilişkiler ve flört. Kendisi de bilmez bakmayın, kitaba bakar kafasından anlatır ama anlattıkları sokakta herhangi biriyle konuşabileceğiniz seviyededir.

Neyse işte bebek taklidi yapan kızların bunu yapma sebebi nedir ? Şimdi içinizdeki insanların çoğu ilgi bekliyorlar diyeceklerdir. Doğrudur da bu, fakat bir psikolog buna şöyle yaklaşmalıdır: neden ilgi ister ? ilgisini neden çocuk taklitine bağlar... Ben de bu açıdan okuduğum kaynakları konuşturdum, regresyonve oral fiksasyona girdim. Bilmediğini bunları komik bir şeymiş gibi gülerek bir savunma mekanizmasıyla örttü. Her neyse unutmuş ya da bunu anlayamayacak olabilir... Bir şey demedim.

aynı derse giren bir başka sınıf, hocanın snapini çekmişler, "üff bunun dersi" deyip atmışlar. Bunu bir yerden bulmuş "size adımı söyleteceğim, sınavımdan tırsacaksınız" diye geldi.Sınıf yapmayın etmeyin havasında, e bilen korkmuyor tabi. Sınav günü geldi çattı, sorular o kadar kolayki ortaokulda biyoloji dersinde sorsalar yapılırdı nerdeyse. işte bağlanma'da aile tipinin etkisi, bağlanmanın narsiszme etkilisi, andorejininin sosyal kimlikteki rolü ve bir de yanlış olan sorusu Kohlberg ve Piaget karşılaştırılmalı dönem sorusu... Kağıdın altında da arka sayfaya geçmeyin diyor. Girdim sınavı yaptım mantıken tek yanlışım var yanlış sorudan o da 90 almam gerekir. Neyse sınav bitti, sordu nasıl geçti diye dedim bayağı kolaydı, şaşırdı falan.

Sınavdan çıktım, eve geldim. 1 saat sonra sınav açıklandı diye haber geldi. Herkes düşük düşük notlar almış ben kendimden bir eminim. Girdim baktım notuma 50 yazıyor. Üniversitede en düşük notum 75'idi, 2 tane 85'im vardı, gerisi 90 ve üstü notlarım, bir kısmı da 100. Geldim hiç bir şekilde düşük almayacağım bir sınavdan bu notu aldım. Elim ayağım titredi tüm sınıf isyanda falan. Bu böyle olmaz diyip itiraz edelim dedik ama bizi öğrenci işlerinde vazgeçirdiler. Şimdi adımızı vereceğiz de bize takacak korkuyoruz falan.

Sıra geldi kadının finaline, bu arada kendisi ders anlatamaz. Anlatmak istese de ciddi anlamda bilmez.Soruları yanlıştır, çok yazarsın "üfff okumuyorum"diye tirplenir, az yazarsın " sen bu soruda maskülen kelimesini niye açıklamadın" diye gelir. Finalde dekana ve bölüm başkanına çıktık. Dedik soru sormayı bilmez, ders anlatmayı bilmez. "tamam biz halledeceğiz" komutları geldi tabi. halletmekten kasıt bizi geçireceklermiş. Sanki derdimiz o. Sınav geçti, 100 almam gereken sınavdan 75 aldım. ama ağzına kadar doldurdum kağıdı.Gittim itiraz ettim, tek söylenen şey maddi hataolursa onu düzeltiriz.
Oysa bazı üniversitelerde kurul uygulaması varmış. itirazım sonuçlanmış ama öyle süreçten bıktım ki gidip dilekçemi bitirmedim bile. Tabi benim gibi durumda bulunan 150 kişilik bir grup var yarısı dilekçesini yazdı. Dersler başlayınca itiraz ne sonuç vermiş göreceğiz. Umuyorum ki öğrecinin hakkıyla keyfiyeti üzerinden oynayan hocaya soruşturma açılsın. Aslında maddi külfetini hesaplayabilsem dava açıp bana yaptığı haksızlıktan çok psikolojiden ve bilimselliğinden uzak kimliğini insanların hayatından ırak kılmak isterim.