bugün

Açık sözlü insanları çok seviyorum. Populerlik uğruna birbirinin götünü yalayan insanlara tahammülüm yok.
mutluyum be sözlük .
pişman değilim...
kavga ettiğim kızın diş fırçasını klozete sokup yerine bıraktım. evet iğrencim biliyorum.
ben gözü görmeyene resim gösteremem.
hayatım havada geçiyor. kabin ve normal boy bagajlarımın içinde parfüm, deodorant ve diş fırçası ve macunu var.
daha ilerlemem gereken cok mesafem var. gerek manevi olarak gerek maddi gerek de fiziki. lakin suan iyi gidiyoz sozluk.
Sapım ben.
Uykusuzluktan ölebilirim.
konuşurken çok bağrıyorum.Çok yüksek sesle konuşuyorum.Arkadaşlarım bundan rahatsız ama tutamïyorum kendimi
ali sami yen mi burası!
(çocukluğa kısa da olsa inmek istedim.)
eğer birkaç dakikalığına bile olsa kendimize dışarıdan bakabilmiş olsak, aslında ne kadar basit olduğumuzu daha iyi anlardık belki de.
sorun gözlerde...
2 kişiye aşık oldum.

işin garibi, biri kız diğeri de erkek.
Komünizmden nefret etsem de şu resme bitiyorum
görsel
milletin gereksiz triplerinden artık gına geldi bir gün patlayacağım ama kime nerede ve ne zaman olacak bilemiyorum, insanların dışarıdan masum, kırılgan görüntüsünün altındaki ve içlerinde var olan bencil, kokuşmuş ve orospu çocuğunun önde gideni olmalarını artık görmezden gelemiyorum, sorsan herkes yaralı, yalnız bilmem ne.
ama ne zaman düzgün bir diyalog kurmaya çalışırsın, sorunlarına çözüm bulmaktır veya bir şeyler için yardımcı olup iyilik yapmayı denersin beğenmezler terslenirsin, sıkıcı tuhaf bulunur ya da sırf gereksiz triplerini çekmediğin için siklenmezsin yoruldum artık sosyalleşme ve diyalog kurma çabalarından sikerim böyle sosyal hayatı arada yalnız kalıp ezilen yok olan ben oluyorum sonra, bir süre odamdan temel ihtiyaçlar için market alışverişleri veya özel bir durum dışında çıkmamak en iyisi gibi alın o iğrenç dünyanızı sokun bir tarafınıza.
iki hafta sonra evleniyorum ama hala emin değilim. tamam seviyorum, amaları var işte sözlük.
korkuyorum işin açıkçası.
Farkediyorum da sözlük; düşünmeden hareket eden, rahat konuşan insanlar daha mutlu oluyorlar. Başlarına daha çok iş açılsa da, daha çok tepki alsalar da mutluluklarına engel olamıyor.

Ben de bu düşünmeden hareket eden insanlardan biri olmaya başladım. Aklıma ne geldiyse, süslemeden saklamadan söylüyor ve rahatlıyorum. Çünkü bu içimizde sakladıklarımız, sanki afedersiniz bir çiş kaka gibi duruyor. Atmadıkça da vücuda zarar veriyor. Verdiği acılar da gitgide bizim ömrümüzü kısaltıyor.

Ayrıca içinden gelen her şeyi söyledikçe samimiyet ve güvenilirlik oranın da artıyormuş. Evet bazen çok laf yiyor, dalga geçiliyor fakat herkesin de iyi olarak bildiği bir kişi haline geliyormuşsun.

Allah bu mutluluğumu bozmadan ömrümü sonlandırsın istiyorum.
Sözlükten bile sıkıldım.
Icerken ayni anda esneyebilme gibi bir kabiliyetim varmis, bu geceye kadar bilmiyordum. Vucudum yorgunluktan aglar haldeyken, beynim stand by moduna gecemiyor bir turlu.
Bazen içimden birilerini öldürme planları yapıyorum ve bu iyi geliyo. Hasta değilim bence. sizde düşündünüz en az bi kere? Dimi? Hiç mi?.
son bir haftadır bu söz kafamda kaldı, Hiçbir kadın bir adamla parası için evlenmez. Kadınlar bir milyonerle evlenmeden önce ona aşık olacak kadar akıllıdır.
benim iki kivircik dostum var. kardesten farkimiz yok suan. ama korkuyorum zaman gecince bu dostluk tuzla buz olcak diye.
lan her şeyi geçtim de, şu iç sıkıntısını ne yapacağım onu bilmiyorum. boğazımda koca bir koçan var sanki, hayatımda hiçbir konuda asla mutlu olamayacakmışım gibi geliyor.
"Neden sevgilin yok" başlığına yazan herkes çok cool takılmış. Bizbizeyiz canım bu kadar kasmayıasdfsf
Öhöm. (bkz: neden sevgilin yok)
evet sanki her şeyden memnun değilmiş gibi duruyorum.

ama aslında öyle değil.

etrafta dolusuyla başkasının mutsuzluğuyla mutlu olan insanımsı varken,

benden mutluluğumu herkesle paylaşmamı beklemeyin.

zaten her zaman mutlu olamıyorum, bari bu değerli anlar birazcık daha uzun sürsün.