bugün

Sanırım kötü şeyleri çeken bir mıknatıs var bende, başka bir açıklaması olamaz, yeter artık ya.

Artık bende mutlu olmak istiyorum çok mu şey istiyorum ya ?
Bugün 6 aydır platonik olarak sevdiğim kız, hiçkimseye bir şey söylemeden gitmiş.
Terk etmiş buraları. Daha da gelmiyormuş. Kimse ile vedalaşmamış.
Bir şey hissetmiyorum ama o koca boşluğun büyüdüğünün farkındayım. bir daha ne gülüşünü göreceğim, ne sesini duyacağım.
bir anda bunu öğrenmek epey garip oldu.
birinin ölmesi gibi ışte, bir anda. oluyor ve çaresizce olanları izliyorsunuz.
edit. aklıma şu sözler geldi
ölüm gibi bir şey oldu ama ama ama kimse ölmedi . duman olması lazım şarkıyı bilmiyorum ama bir yerlerde görmüştüm. şimdi epey bi anlam buldu.
Uğradığım her kazıkta her ihanette o kadar çok şey öğrendim ki.

Neyse insanları tanımış gerçek yüzünü görmüş oldum denilecek o kadar olay yaşadım ki puanlansa bu olay herhalde herhalde en yüksek puan ve levelde ramiz dayı ile masumiyetin bekiri arası bişiyim.

Ve bu kazıklar hep boşa gitti bi boka da yaramadı.
Acaba bana mı yazıyor o tivitleri?

Düşüncesi çok boktan.
Bugün erik ağacının altında mis gibi içimi titreten soğukla ceketime sarılıp seni izledim.
Göz göze gelmeyi bekledim. Hep gözünün içine baktım...
Ben çok aşığım be.
Çok.

Sonra eline baktım. Eline bakarken gözümü kırpıp açana kadar zihnimde o elin bütün bedenimi nasıl dolaştığı canlandı sonra gözümü tekrar kırpıp kafamı çevirdim.

Bacağı bacağıma deyiyor diye mutlu oldum lan sözlük. Kendimi çok mutlu hissettim. Bacak lan.

Sonra arabadan inerken kapıyı açamadım. inanki inene kadar kapıyı açıp nasıl hızlıca çıkabilirim diye düşündüm. Bu kadar yakınken. ikimiz yalnızken. Sana bakamamak.

Açamadım kapıyı. Bulamadım kolunu. Lanet olsun. Döndün ön koltuktan arkaya uzattın kolunu bacaklarımın üstünden. Sonra baldırımı tutup geri çekil biraz göremedim dedin.

Böyle olsak. Sen beni yine sevme. Ben sana yine dokunamayayım. Ama böyle olalım. Sana bakabileyim. Gülüşünü işitebileyim. Vallahi billahi razıyım sözlük. Böylesinede tamamım.

Teşekkür ederim.
Teşekkür ederim. Bu gece beni mutlu uyuttuğun için teşekkür ederim. Canım sevgilim. Keşke kimse sana benim gibi bakamasa.

Ya sen benim sana baktığım gibi birine bakarsan? Naparım sözlük biliyor musun? Gidip baktığı kıza sarılırım. Ağlayarak sarılırım. Sabaha kadar tek kelime etmeden ağlarım sarılırım. Bir daha da sözüm olur ki ne konuşurum ne görüşürüm.
Öyle işte sözlük. Bugün mutlu uyuyorum. iyi geceler.
Suan bir evde 2 bipolar,2 biseksuel, bir uyusturucu bagimlisiyiz. Var sen dusun halimizi.
Kalbime bıraktığın sıcaklığını sen yine bana gelene dek korucam sevdiğim... Seni şimdiden çok ama çok özledim ömrüm aşkım...
Kafam çok karışık.deli gibi Sakallarimi yolmam hafiften aklımı kacirdigima işaret.

Kafamda deli sorular, kolayca cozemiyorum.
insanların her açığını biliyorum. Ama yüzlerine şöyle okkalıca o bildiklerimi hiç bir zaman kusamadım. Ya benim hakkımı yediler ses etmedim ya da susup kaldılar ses edemediler. Gücüm yeterdi ama hep bir iyi niyetim bunu kullanma mı süistimal etti.

Evet onlar kazandı bu aralar mabedim de yıl oldu kalalı. Ama dönüşüm çok değişik olacak.
Itiraf başlığı guzin abla köşesi gibi olmuş. Sevgili gençler ne kadar çok derdiniz var yahu.
Arkadaşım dediğim birine aşık oldum,ama harbi harbi aşık oldum.ona karşı açıldım fakat beni arkadaş olarak gördüğünden bi süre arkadaşlığı koruduk.gün geldi konuşmamaya başladı.niye ise kendisi asi kendisi özgür,biz kısıtlanıyoruz kafası ve bu düşünceye onay veren yakın arkadaşı(benim çok uzun süre arkadaşımDI.)kısacası en son içimde kalanları kağıda döktüm,okur diye.tepki bekliyorum şöyleydi,böyleydi.bana desin beraber olalım diye,ben hayır derim.iş işten geçti artık.ama mektubuma tepki bekliyorum hala,layık olabilmişimdir diye fakat olamamışım;gülmüştür,dalga geçmiştir.bilemiyorum artık.birisi ordan bi kız senden bahsediyor git konuş diyor.kafam yerinde diyip mutsuzca evet diyorum,gerçi şimdilik bu da olmadı.bana göre değildir belki de duygularımı en aşağıya çekip dizginlemeliyim.
yani kısacası bana ilgi gösteren birini istiyorum,çok görüyorlar.bu dünyada arkadaş çok ama o ilgilenme olayı çok farklı.
kısacası sınav haftasında yine mutsuzluk,yine yalnızlık.iyi geceler...
Başarısız kopya deneyimlerim arasına bir tane daha eklemeyi planlıyorum.hem geleneksel hem digital kopyalarım hazır gerçekten bu kadar emeğe geçmeliyim bu dersi.
Sözlüğe girip yeterince eğlenip, kendim de saçmalayıp deşarj olduğuma göre artık gidiyorum.
Sözlük cidden bana iyi geliyor.
Birde rüyama giriyor haspam.
kaybettiklerimin yerine koyduklarım hiçbir zaman mutlu etmedi beni.
Ayran gönüllüyüm .
Bazen diyorum ki hata mı yaptık biz gönül eğlendirmemekle, sonra da diyorum ah alan hiç belini doğrultabilir mi?
bu dünyada mutlu olabilmek için biraz şuursuz olmamız gerekiyor.başka yolu yok (belki de var keşfetmedim).
diğer türlü her an her şeye üzülebilir ve elimizden başka bir şey gelmediğini görünce veya gelecekse de yapmıyorsak kendimizi suçlu hissederek bu hayatı yaşanmaz kılabiliriz.eğer biraz olsun şuurumuz,bilincimiz , muhakeme yeteneğimiz , vicdanımız , insanlığımız yerindeyse bu hayatta mutlu olduğumuz zaman dilimi günler, haftalar ve hatta saatler değil ancak anlardan ibaret olabilir.

en olmadı carpe diem...

edit:oradaki şuursuzluk da apayrı ele alınması gereken bir konu , yazsam paragraflar yetmez ben de zaten üşenirim...
sözlüğe kürtler bulaştığı için mutsuzum. dışaldığımdan değil. Yedikleri kaba sıçıyorlar.
itiraf ediyorum

şakirpaşa havalimanı gerçekten küçük..
-niye o şapkayı takıyorsun?

anlatsam mı karar veremiyorum birkaç saniyeliğine. tabi ki anlatacağım. anlattıkça rahatlayan bir insanım çünkü. çok tanışmıyoruz ama samimiyetinden şüphem yok hem bu şirin kızın. geçen gün bahsettiğim, samimi bir arkadaşımın daha birkaç gündür sevgilisi olan kız.

cidden belki de iki yıldır konuşmadığımız, meraba-meraba kadar konuştuğum arkadaşım sağolsun birkaç hafta önce demişti ki bana:
-abi biliyorum aramız çok iyi değil ama seni bu halde görmek beni çok üzüyor. bir gün oturalım içelim ne derdin varsa anlat.

hakikaten bok gibiydim bunu dediği vakitler. şimdi nasılım? bilmem. kafam yumuşak. düşüncelerim bulanık. beynimin içindeki mercimek çorbası, domates çorbasına döndü. eskiden kaşığı kaldırdığımda bir kalıp çorba gelirdi, şimdi kaşıkta durmuyor.

hahah bakın bir sorudan nerelere geldim. neyse işte, cevap veriyorum tabi kıza:

k.a.: aldığımda eski sevgilimleydik.
arkadaş: abi deşmeyelim yaranı.
k.a. : yok ulan dur, sebebi başka.

şapkayı aldığım günü anlatıyorum. vay be böyle de anlatabileceğim günlere geldik demek diye iç çekiyorum.

sevgilisi: ee niye hep takıyosun?

k.a. : haha di mi nasıl aldığımı anlattım niye taktığımı anlatmadım. kızımı hatırlatıyor bana. doğacağı günü düşünüyorum. takmadığımda bile yanımda taşıyorum ki kapalı yerlerde gökyüzünü görebileyim.

kız sevgilisine sarılıyor. ne iyi insan di mi, diyor benim için. çok tatlı insanlar. sağolsunlar bir günü daha neşeli bitiriyorum.
Uzun zamandır nefes aldığımı hissedemiyordum bu kez herşey güzel olacak gibi sözlük.
Aşık oldum, sonra ne hikmetse hiç bişey hissedemedim, bu hissizliği hayra yormuyorum sözlük.
bugün şeyi şey etmem lazım. fenayim. fena edeceğim.
kendimi çok beğenirim.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar