bugün

Yarılan ekmeğin buğusuyduk, gözüm yaşarıyor yüreğim kanıyor olmasaydı sonumuz böyle.
bir arkadaşım, cinsiyeti kız, yemeksepetinden yemek sipariş ediyor. restoran çalışanı ise şimdi kendisine whatsapp'tan mesaj yolluyormuş. gece saat 00.30, oraya gitmek gibi bir şansım yok. lakin, bu ülkede niye kimsenin ahlakı yok arkadaş ? niye kızı korkutuyorsun ? yavşaklığın lüzumu nedir ? kızı şikayet etmeye yönlendirdim fakat musallat olur diye korkudan şikayet etmek istemiyor. ya sabır.

bu ülkede nasıl katil olunuyor anlıyorum, cidden.

illa ekşi'de yazarlık sahibi olup rezalet başlığı mı açmak lazım bu tarz şeyleri engellemek için hiç bilmiyorum.
Bu güne kadar hiç arkadaşım olmadı sanırım olmayacakta. Çok şey bekliyor olmalıyım insanlardan.
bazen göğsüm ağrıyor, nefesim daralıyor. annem yanımda olsa dizlerine yatıp başımı okşamasını isteyecek kadar çaresizim zira.
galiba onlar cok gevsek degil biz fazla bagliyiz. misal baskalarini tercih eder onlar bizim başkasıyla konusmayi bile istemez canimiz.
Itiraf ediyorum ben evrimlesme sürecinde olan bir orangutanım.
aşık olmadığım bir kadına ölümüne yazabilirken, sevdiğim kadına bacanağımmış gibi davranabiliyorum sözlük. Gerçi hiç bacanağım olmadı ama...
çok küçüğüm belki anaokulu belki ilkokul bir. dışarda arkadaşlarımla oynuyorum. yan binada da erkek çocuklar var. çocukluk işte zıtlaştık . bende kiloluyum tabi annem beni dört kilo doğurmuş. bana bağırmaya başladılar. şişko patates yarım kilo domates diye salak salak bağırıyolar. ama nasıl eziklendim. nasıl üzüldüm. ağlaya ağlaya eve gittim. annem sordu noldu kızım dedi. anne bana böle böle diyorlar dedim. ama nasıl ağlıyorum. anneme kızıyorum ben neden böleyim ama böle böğüre böğüre ağladım.

yine bir gün ortaokula gidiyorum. pantolonum yok. ablamla alışverişe çıktık. istediğim hiçbir kot pantolonu alamadım. olmadı hiçbiri. çıktık ben otobüse bindim ağlamaya bir başladım. eve gidene kadar ağladım. eve gittim hala ağlıyorum. üç saat felan ağladım heralde. tabi bu arada zayıflamak için hiçbir girişimim yok.

ortaokul bitti. liseye başladım. bakıyorum yine dalga geçmeler bişeyler. sallamıyorum artık. gülüyorum geçiyorum. ehehe evet modundayım. böle ergenlik çağı. bakıyorum etrafımı tüm güzel kızlara yürüyorlar. kız güzel değil ama zayıf yinede yürüyorlar. böle düşündüm. lan dedim kimse sana ne kadar güzelsin demedi. ama hala zayıflamak için bir girişimim yok.

üniversiteye geldim. hala kiloluyum. kilomla alakalı olmamakla beraber başka bir sebepten ötürü psikoloğa gittim. bana ilişkilerimi sordu. bende dedim ki " insanları anlamıyorum. şekilciler. kimse kimseyi gerçekten tanımak istemiyor. düşünsenize kilolu bir insanı sevebilir ve zamanla ona zayıf olsa daha güzel olabileceğini söyleyip zayıflatabilirsiniz. ama hiçbir zayıf insana gel bana aşık ol diyemezsiniz" dedim.

hala üniversitedeyim. evet şekilciyiz kabul ediyorum. ıy şunun tipe bak ben bununla mı konuşurum triplerini hala yaşıyoruz. kimse kimseyi gerçekten tanıyıp insanlığını sevme peşinde değil. zayıf kızlarla çıkın yakışıklı erkeklerle konuşun tabuları için savaşıp duruyoruz. insanları kompleks içine sokan bizleriz. insanları gruplandırıyoruz. kimse kimsenin aslında nasıl bir insan olduğuyla ilgilenmiyor. evet tüm bunları yazmama rağmen ben dahil şekilcilik yapıyoruz.

hala kiloluyum. kendimi seviyorum. komplekslerim yok. birisinin ne kadar güzelsin demesi de artık umrumda değil. beni sevmek istiyorsa vücudumu tanımaya değil beni tanımaya çalışsın.
sevgi bulunduğunda kıymet bilinmiyor..

edit: ben değil o bilmiyor.
allah kahretsin ya bir insan nasil bu kadar acimasiz olabilir ha nasil.
ve ben ilk defa bi arkadasim acı cektigi icin agliyorum saatlerce ve tanimadigim birinden nefret ediyorum. bu kadar mi acimasiz, sert ve soguk olur bi insan. yasanmisliklarin hatrina 2 kelime yazamaz, 21 yasinda bir insanin hayatini mahvedebilir. allah belani versinden baska ne diyebilirim ki...
Arkadaşlarım var ama dostum yok . Hiç olmadı denebilir. Sanırım sevgilim olduğunda hayatımı ona adama sebebim bu e haliyle karşıdan aynısını bekliyorum.
kendimden korkuyorum sözlük , gece uzun , dünya acımasız , hayat kısa.
Seni seviyorum ulan.
Seni ekmek gibi seviyorum as gibi...
Seni colde vaha vahamda hurma agacim gibi seviyorum.
Ama mesele km ler degil.
Mesele benim yanyana koysam uzaya merdiven yapacak oldugum yanlislarim ve korkum.
Ve itiraf ediyorum ben bu hattaki en korkak adamim cunku ben .
Seni senden alamayacak kadar cesaretsiz oldugum icin kader seni benden aldi....
Gece gece yine içinde bulunduğum durumu sorguluyorum. buraya nasıl geldim?

şu Siktiğimin damlayan musluğu canımı sıktı. neyse onu şimdilik düşünmek istemiyorum.

neyi istedim neyi buldum? aslında bu hayattan çok bir şey istemedim. zamanında istediğim şeyler tam olacak gibiyken, öyle güzel olmadı ki ağzım açık izledim suya düşen hayallerimi. o günden sonra bıraktım istemeyi.

"nasip, kısmet, hayırlısı buymuş"
(bkz: sözlük yazarlarının en çok kullandığı kelimeler)

ben bu musluğu kırarım!

az önce tipik bir aile kavgasına şahit oldum. uzun zamandır olmadıydım. anılarımı tazeleyen bu aile teşekkür ederim.

düşün düşün boktur işin diyen atamız kim acaba? neyi anlatmaya çalışmış?

sigara içmekten boğazım yandı. Mutfak masasında tırnak makası gördüm. Bunun burada ne işi var amına koyim?

-Allah'ım bana mutfak masasına tırnak makası koyacak kadar pis bir hanım nasip etme- amin!

Çok sıkıldım. şu saat tıkırtısı ve damlayan musluk daha da daralttı. duvar saatlerinin amına koyim.

kanepede yatmak da ne zormuş be. yatağa yorgun girip daha da yoruluyorum. icat edene sevgiler.

Bu kadar saçmalık yeter. Geceye bir özür bırakıyorum. Bu zamana kadar üzdüğüm herkesten Özür dilerim. bilerek yaptıysam basur olayım.
abi anlamıyorum bu kızların allah belanı versin tavırlarını. bir ilişkiyi olgun bir şekilde bitiremiyorlar be.
pazar gününü evden dışarı çıkmadan geçirdim.
olaydık; biz de mutlu olaydık, ikimiz bir tatlı yuva kuraydık... Madem senle olmayacak duaydık, amin deyip çekip gitmeyecektin...

https://www.youtube.com/watch?v=-h5asPJgBcs
filmlerde/kitaplarda ikinci karakterleri ve kötü karakterleri daha çok seviyorum bazen. biliyorum var benim gibiler. belki de ondan sevemiyoruz doğru insanları *
ne zaman saçma bulduğum siyasi içerikli entry görsem yazarını refleks olarak milliyetçi sanıyorum. karşımdakinin milliyetçi olduğunu düşündüğümden onların düşünme hataları ve yanlışları üzerinden mesajımı yazıyorum yazara. Sonra bir bakıyorum profiline aktrol. Elimi hangi siyasi başlığa atsam aktrol bu ara. Uzunu başkan yapmak için hdp'yi baraj altına itmek istediklerinden, hdp hakkında yalan yanlış başlıklar açıyor, belli olaylar üzerinden parti içindekilerin söylemediği sözleri söylediğini iddia ederek entry'lere konu ediyor, insanları kışkırtmaya çalışıyorlar. Chp zihniyetine sayrırıp, kemal kılıçdaroğlu'nu yaptığı gaflardan ötürü itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar. Liderleri gibi çirkef dil kullanıyorlar, hükümetin pisliklerine lafı dokundurmadan seçim öncesi ak parti'nin 13 yıldaki icraatlerini anlatıyorlar. Algı yönetimi yapıyorlar seçim öncesi. Bir haberin, başlığın, entry'nin doğru olup olmadığından emin olmadan gaza gelmeyelim. Dikkatli olalım.
az önce asansörde kaldım 7. katta hem de. düşsem ölümüm garanti yani. o korku anında hayatım film şeridi olup gözümün önünden filan geçmedi çok tuhaf. ilk önce kapıyı kırmak geldi ama asansörü sallamak istemedim. sonradan araba sahibi olamadan öleceğimi düşündüm. ne tuhaftır sanki başka hiçbir derdim yokmuş gibi aklımda sadece hala almadığım bmw araba canlandı.
mutluluğun formülü bilinçli gamsız olmaktan geçer değerli sözlükteki yazar arkadaşlarım. tecrübe sabit..
avrupa' da yasasam bile sonucta sizdenim ve bu basliga girdigim her zaman ne kadar mal insanlar oldugumuzu anliyorum.
1 2 ay önce doktor taşşak kanseri olduğumu söyledi. yüzüme pat diye. çok iyidi o ilk 1 hafta. insanlar çok iyi davrandı lan.
farklı heyecanlar arıyorum artık sözlük hayatımın monotonlaşmasından çok korkuyorum.
Kafamda filler grup seks yapiyor olabilir de olmayabilir de. Bu kafayi narkotige anlatabilsem tum emniyet burnunu pudralardi. Gerci devlet memuru maasiyla zor biraz neyse. *