bugün

yoruldum sözlük. ben hastanenin önüne çadır kurmadan kardeşim iyileşsin, olmaz mı?
Çocukken birçoğumuz zillere basıp kaçmışızdır...
Ben bu işi biraz abartıp bir gece hiç üşenmeden dış kapısı açık olan bir apartmana girip tüm dairelerin önce sularını, sonra doğalgazını, sonra da bütün apartmanın şalterini indirip kaçmıştım bunu yaptığımda da çocuk falan değildim.
Geçen yıl gece saatlerinde oldu...
Ne küfür etmişlerdir bana...
Benim yaramazlıklarım da böyle...
Bu da gereksiz bir paylaşımdı, niye anlattıysam...
Hadi gidelim hemşire hanım...
Samimiyetinize hayran oldum. Daha ilk günden hoşgeldin mesajları bilmem neler, duygulandirdiniz lan. adamsınız.
Bugün otobüsten yer ayırttım. gitmeme daha 1.5 ay var. ve ben yer ayırttım.

Hepsi babam yüzünden. bana biraz daha iyi davransa geldiğim kaçak yolculuk gibi gidebilirim. Bir insanın babası, o insanı sevmiyorsa harbiden koyuyor o adama. öz babam lan!

Her gün azar çekiyor. işyerinde topladığı sinirini benim üzerimde atıyor. Ben skype üzerinden arkadaşlarımla konuşarak league of legends oynuyorum. bir gün geldi ve bana dedi ki:

- elalem bilgisayarda arkadaşlarıyla ingilizce konuşuyor sen hala türkçe!

Adamın çektiği azarın nedenine bakar mısın?
Bilgisayar başında olmama kızar, anlarım.
Oyun oynamama kızar, anlarım.
Başkalarıyla konuşmama kızar hadi onu da anlarım.
Aga bu nedir?!

Geçen gün elinde azar çekecek bir şey kalmadığı için benden kpss ye başvurmamı istedi. bende kafamı sikeyim ki başvurdum.

Şimdi geride kalmış azarlar ısıtılıp önüme konuyor. ders çalışmam gerekmiş, şöyleymiş böyleymiş.

Lan liseden daha yeni kurtulmuşum, senin elinin altından kaçmak için köpek gibi çalışıp ilk senemde akdeniz üniversitesine kapağı atmışım, bırakta biraz nefes alalım lan!!

Çevremdeki insanları görüp imreniyorum artık. adam babasıyla resmen 40 yıllık dost gibi konuşuyor, aynı masada içiyor, karşılıklı sigara tüttürüyor. benimki ise ben arkadaşlarımla dışarı çıkarken (ki ona da azar çekiyor) para vermiyor.

Uzun lafın kısası; benim babam sanırım menapoza girmiş durumda. şu 1.5 ay geçsede kurtulsam...
Sozlukte asktan ayriliktan ozlemden dem vuran yazarlarin entrylerini kurcalayinca cogunun kiz oldugunu fark ediyorum. Kizlar mi bu kadar acindiriyor kendini erkekler mi bu kadar pust oluyor anlamiyorum. Neyse, iyi ki kediler var.
Kaşlar ifade için çok önemli noktalar ama ben koskoca gözü çizerken hiç zorlanmasam da incecik kaş için sinirlerimi zorluyorum. Hem ayrıca artık insanların yüzlerine daha dikkatli bakmaya başladım; kaş durumu, göz tipi vs. Ayrıca kağıtlarımı, kalemimi ve masa lambamı çok özledim sözlük.
Seviyorum ulan .
Bayramın son günü de asidi kaçmış kola gibi mk!
3 ayrı çok yakın arkadaşım yakın dönemde nişanlandılar. yemin ederim arkadaşlığım bitme noktasında. hepsinden ayrı ayrı tiksindim. her konuşmanın %99'u düğünleri ve çeyizleri üzerine. kusucam artık. ne meraklılarmış arkadaş!
mersinde olmama rağmen milli değilim.
son şutlar hariç harika bir halı saha maçı çıkardım , hem de 1 semedir halı saha maçı yapmamama rağmen * .
asıl güzel olan 2 ayağımı da gayet iyi kullanabilmemdi.
bu sayede jeneriklik çalımlar attım * .
tek dezavantajım konvers tarzı ayakkabı ile oynadığım için,
son vuruşlarımın iyi olmamasıydı.
bu aralar dilimden düşürmediğim şarkıyı sizlerle de paylaşmak istedim sözlük, bıyrın :
https://www.youtube.com/watch?v=tyhlpGMkh3M
Eeeeh! Sıktınız ulan. Yavşaklık, yalancılık, iki yüzlulük, çıkarcılık, mide bulandırıcılık diz boyu. 6 ay insan görmek istemiyorum. Dağlarda kuşlarla böceklerle yaşayasım var.
erzincan da yaşıyorum
bi keresinde maç izlemeye gitmiştim. daha o zamanla küçüğüm o yüzden babam dışarı çıkmamı istemiyo. hava da buz gibi otobüs kartım vardı bi tane akbil gibi bi şey işte içinde de tek basımlık bi şey kalmıştı. maç saat 12 gibi bittiğinden büyük ihtimalle yarım saat otobüs bekleyecektim. maç çıkışı bi baktım babam beni almaya gelmiş. acayip sevindim hemen koştum arabaya bindim. babam bana, oğlum üstüne başına iyi bak bir şey unutma dedi. bir baktım benim otobüs kartı yok. baba dedim benim kart kayıp ama zaten içinde de fazla para yoktu şimdi bulamam orası çok kalabalık dedim. olur mu oğlum git ara dedi. o soğukta gittim tam 45 dakika kart aradım bulamayıp arabaya döndüm. neyse sonra eve gittik. evde kapıdan girer girmez karşıda benim kartı gördüm meğer baabm kartı unuttuğumu görmüş o yüzden beni almaya gelmiş. 45 dakika da piçliğine bana kartı aratmış.

ama olsun babadır *
Bütün gün ağaca yapışmış sümüklü böcek gibi yatıyorum sözlük. (bkz: oh birazda burama depresyon biraz da şurama depresyon)
Sõzlerinin beni üzeceğini sanıyorsan yanılıyorsun. Ben seni içimden atalı çok oldu.
tam 6 ay uğraştığım uzun metraj senaryomu eksiksiz gediksiz 2 saat önce tam olarak bitirdim.
yollamam gereken yere ise yolladım...
kafamdaki hikayenin birebir aynısını yazdım çizdim.
ve projenin sonlarına doğru üçlemeye çevirdim...
birisi ile tanıştım...
tabiki her şey istediğim gibi
gitmedi.
kader işte...
bazen olmayınca olmuyor...
kendi kendimle konuşmaktan sıkıldığım için iki tip yaratıp onları karakterleştirmeye çalışıyorum. ondan da sıkılmam yakındır. sanırım yalnızlığı abartıyorum.
Tam 2 dakika önce ben bir kelebekten korktum ve onu açık olan pencereden dışarı çıkartma amacıyla yastığı tavana fırlattım. Ne mi oldu ? Tabiki yastık pencereden bahçeye düştü. Ben de dışarı çıkıp paşa paşa yastığı geri aldım. Bu obsesif takıntılarımdan kurtulma vakti çoktan geldi zaten.
karanlıkla laptop ile akarken ekrana konan kelebeği tırnaklarımda öldürdüm. o sırada ekran biraz yara almış, çızık çızık olmuş üzeri.

not: pişman değilim.
genel cerrah yüzü görmek istemiyorum. jinekolog ve dahiliye ve ve kbb ve kan alma ünitesi de. bıktım ulan hastanelerden! allah allah! bu ne lan! ömrüm hastanede sürünmekle geçti! yeter kardeşim! bekleyin öleyim sonra alır bütün bedenimi otopsi mi yapıp incelersiniz, kadavra mı yaparsınız beni naparsanız yapın ya!

yetmedi. bi de psikolojime sardırdılar. psikiyatri randevusu loading....
bu gece bu kafayla da aramadım ya seni... tamamdır artık sen bitmissin bende..
Deli olduğumu kabul ediyorum artık.
Öyle kıskanıyor, öyle deliriyorum ki Anlatamam. Aşırı derecede paranoyak bi insanım. Onu boğuyorum, uzaklaştırıyorum kendimden. Sözlükten haberi bile yok ama sözlükteki abazanlar sanki onu görecek falan diyip kıxa sinirleniyorum. Kendime hiç itiraf edemedim böyle biri olduğumu.
midemdeki boşluk, kalbimdeki sancı ve odadaki sıcaklık birbirine karıştı ve Uyuyamıyorum mı.
bu gün bayram tatilini bitirip işe geldim sözlük, hayır tatili 9 güne bağlayan * gavat arkadaşlarıma fena halde sitem etmemin yanı sıra yer yer de kıskanmaktayım.