sözlük yazarlarının itirafları

schalke maçında türkler neden sevindi lan? almanlar yenilince bizde yenilmiş sayılmıyo muyduk amk?

yıllar var ki kimseyi fordlamıyorum sözlük.
en son lise de kantin sırasında yapıyorduk ergen aklımızla.
şimdilerde koca adam oldum.
her ne kadar büyüdüğümü hissetmesem de 22 yazıyor kimlikte.
koca koca adam kimseyi fordlar mı amk.
yapanın da öz amına koyayım ben.

hiç sevgilim de olmadı.*
sizin tabirinizle karıya da gitmedim.
o duyguyu unuttum sözlük.
bana hatırlatacak birini arıyorum.
hani sadece sevişsek bile olur. *

iki gundur tam onbir bucukta saati soruyorlar bana. ne ayak acaba?

kime takıldıysam kimse beni anlamadı. anlayacak olanlarda terketti. bazılarınıda ben terkettim . nedir bu terkediliş adam akıllı birini bulacak mıyım ? açık sözlü oluyorum çok seviyorlar. sonra bu açık sözlülüğüm başıma dert oluyor. neden ama baştan anlaşmadık mı neden oyunbozanlık yapıyorsunuz ?

bıktım şu sözlükteki çoluk çocuklardan, "sen görürsün şimdi sildiriyorum seni" mesajı aldım az evvel, sanırısn mahalle kavgası var ve abilerini çağırıyor, te allaam yaa. sanal alemi bu kadar sahiplenenin reel de hayatı nasıldır bilemiyorum, sanırım aşırı derecede ilgiye muhtaç insanlar var aramızda, ilgilenelim onlarla lütfen.
birazdan beni sildirecek abilerine, ve ben naapacağımı bilemiyorum, şuan 8 katlı bir binada çatıya çıktım, silerseniz, çaylak yaparsanız atlarım diye bağırıyorum haberiniz olsun...

çok sevdiğim, şehir dışında yaşayan biriyle mektuplaşmaya karar verdik. böyle birbirimize mektuplar göndereceğiz. ilk o gönderdi, çok mutlu oldum lan! öyle böyle değil. döşemiş ''gara ökuuzum'' benim yaa... ama ben de ona şöyle renkli mektup kağıtlarına yazmak istiyorum. fakat nereyi aradıysam yok, kalmamış. millet mektup yazmıyor ya! üretilmiyor zira. çok kötü birşey. resmen mektup kağıdı bulamadım. artık düz beyaz kağıda yazıp göndereceğim. yapacak birşey yok. ama elinde olan, yada satılan bir yer bilen kişi varsa lütfen benimle irtibata geçsin. söz ona da mektup yazacağım.

bunaldım bu şehirden, bir sahil kasabasında yaşamayı çok isterdim ama beni bu şehre bağlayan bir okulum var.
çevremde 2-3 kişi dışında pek kimseyle muhatap olmuyorum insanların yapmacık tavırları midemi bulandırıyor. sanırım kendimi hayattan soyutlamayı seviyorum. geçmişi geçmişte bırakamıyorsun denildiği gibi hala canını yakabiliyormuş. ya da bu günümden kaçmak için sığınıyorum geçmişime, bilmiyorum. sanırım birine güvenmek, bağlanmak korkutuyor beni. vefasız biriyim ama bana yapılan vefasızlıklarla bu hale geldim. belki de en iyisi insanları geçmişteki güzel anılarla hatırlamak insanları. sonra zaman geçiyor, insanlar değişiyor, geçmişin de büyüsü bozuluyor.

bugün yine telefonum çaldı sözlük. x bankasının müşteri hizmetlerinden geliyordu telefon. bazı bilgilerimi güncellemek maksadıyla aramışlardı. yıllardır tek banka ile çalışıyorum. hatta başka banka ile çalışmadım desem yeridir. yani güncellenmek istenen bilgilerim oldukça eski. tek tek soruları sormaya başladı telefondaki kız. bende "evet" , "doğru" şeklinde cevap veriyordum. sıra e-mail adresime geldiğinde kız; "x bey, e-mail adresiniz blablabla@blabla dedi ve bunu derken kızın sesi titredi. titremesinin nedeni, gülmemek içindi. düşünsenize, aldığım ilk e-mail hesabı, ergen hesabı, neredeyse unuttuğum bir hesap nerede karşıma çıktı. ilk hesabım. utancımdan yerin dibine geçtim . ben olsam kahkahayı koparırdım. kız iyi bile dayandı. hangi akla hizmet o hesabı bilgi diye vermişim bende bilmiyorum. kıza "rahat olun gülebilirsiniz, ben olsam gülerdim" dedim. kız kopardı kahkahayı, özür diledi.

en boktan zamanlarda sigarayı bırakmaya çalışıyorum.şimdiki gibi.

bazen yazmak istiyorum ama hiç yazasım gelmiyor, doğrusu düşüncelerimi dökemiyorum yazıya. bazen susmak gerekiyor da olabilir. senin anlayacağın, dengesizim sözlük.

life of pi filmini az önce izledim. filme olduğu gibi inandım, yani 1.hikayeyi gerçek sandım.
sonra sözlüğe bi bakayım dedim ne yazmışlar diye. ulan resmen aydınlandım. vay amına koyim dedim.

gerizekalı mıyım neyim?

dedem eskiden ben gözümü kaşırken derdi yapma öyle sen öyle yapınca gözündeki bütün tabakaları oynatıyorsun diye. bugün gözümü kaşırken kendimde inanılmaz bir güç hissediyorum. bakın ben gözümü kaşıyorum ve şu an gözümdeki tüm tabakaları oynattım. güç bende!

hayatıma nasıl bu kadar insanlıktan yoksun kişileri soktuğumu anlayamıyorum sözlük. yalnızlıktan mı? sıkıntıdan mı? bilemiyorum. açıkcası hala ne yapacağımı bilemiyorum. artık hiç bir insana iyi niyetle yaklaşamayacağımdan korkuyorum. inanır mısın gidecek yer arıyorum ama yok be sözlük. uzaklaşmak istiyorum, tek bir kişiyi görmemek. bıktım bu yüzsüz insanlardan. çıkış yolu bulamıyorum... intihar mı? sence de bende onu yapacak göt var mı ki sözlük? yok tabi ki. hayatımda eksikliğini hissettiğim biri var sözlük. ilk kez bu kadar eksik olduğunu düşünüyorum. tek istediğim biri girsin hayatıma. ve devamlı yanımda olsun. benim onu sevdiğim gibi sevsin. başka bir şey istemiyorum şuan.

bu nasıl cümle amk? yarına kadar böyle onlarca cümle var çevrilecek!

"What are your current levels and trends in key measures or indicators of student learning outcomes and the performance of processes that are important to and directly serve your students and other customers?"

bir tane daha

What are your current levels and trends in key measures or indicators of the operational performance of your key work and support processes, including productivity, cycle time, and other appropriate measures of process effectiveness, efficiency, and innovation?

Appropriate measures and indicators of work process
effectiveness might include audit results; rates and results
of program, service, and work system innovation; results
for simplification of internal jobs and job classifications;
waste reduction; changes in supervisory ratios; Occupational
Health and Safety Administration (OSHA)-reportable
incidents; response times for emergency drills or exercises;
and results for work relocation or contingency exercises.

sözlükteki itiraflara şöyle bir göz atatım dedim de bunalıma girdim yeminle. vay arkadaş herkes mi mutsuz olur ya kimse de çok şükür halime dememiş.

eğer clark kent olsaydım dünya bir süper kahramandan mahrum kalırdı.

sussan olmuyor susmasan olmaz oldum bu aralar sözlük. utanıp pişman olacağıma, özler pişman olurum kendi kendime.

dünyanın en mutlu insanı bugün benim. bolivya'ya bir adım daha yakınlaştım artık. çok teşekkürler be!

herşey çok üstüme geliyor. çok sinirimi bozuyo. o kadar kötüyüm ki..

biri şu kas ağrısı nasıl geçer bana söylesin koşmayı bırak yürüyemiyorum !

oh lan, bahar geldi nihayet.

bu kez kaybetmeyeceğim.

üzülüyorum bazen çok üzülüyorum...

bunu okuyunda biraz mutlu olun bu durumda olmadığınız için. (#18392509)

(bkz: #18977124) ankaradaki kabartmali sari kaldirim taslarinin gorme engelliler icin yapildigini bugun ogrendim.