bugün

Tarih: 13 Haziran 1963. Prodüktörler Cemiyeti'nden Yeşilçam şirketlerine şöyle bir bildiri gönderilmişti: "Aktör Suphi Kaner, Pesen Film Şirketi ile akd ve imza ettiği 14.7.1963 tarihli mukavelesinde oynamayı kabul ettiği rolü filmin yarısında filmi bırakarak film şirketini maddi, manevi zararlara sokmuş ve anlaşma için Pesen Film'den bir miktar da para almıştır. Bu meseleden doğan ihtilafı halletmek için idare kurulumuzun yapmış olduğu mükerrer davetlere de icabet etmemiştir. Bahis konusu ihtilaf halledilinceye kadar aktör Suphi Kaner'e iş verilmemesini rica ederiz".

aşağıdaki savunmasından bir hafta sonra Suphi Kaner, yazar ve aktör dostu Afif Yesari'nin Kasımpaşa'daki evinde ölü bulundu. Aşırı dozda ilaç alarak canına kıymıştı. Cebinden 15 lira çıktı. Henüz 30'undaydı:

"Ben seyircinin karşısına yıllardır fedakâr, iyi arkadaş, iyi insan olarak çıktım. Benim oynadığım tipler bunlardı. Bana onun bunun karısını dikiz ettirip röntgenci rolü verdikleri için işi bıraktım. Tazminat davası açacağım. Şirketlere 'iş vermeyin' tâbirini kullanmaları bir suçtur. Bu bir sendika olsaydı, kararlarına hürmet ederdim. Ayrıca bana üç defa davetiye gönderdiklerini iddia ediyorlar. Bunlardan hiç haberim yok."

Suphi Kaner, çok yoksul bir adamdı. Şehzadebaşı'ndaki Turan ve Ferah sinemalarında alaska-frigo satıyor, geceleri de sinemada yatıp kalkıyordu. Yardımcı rollerle girdiği Yeşilçam'da yönetmenliğe dek yükselmiş; sırasıyla Üsküdar iskelesi (1960), Duvaksız Gelin (1961) ve Yedi Günlük Aşk (1961) filmleriyle kamera ardına geçmişti. Ama içki tutkusu sanatçı ruhunda çok derin yaralar açtı, Kaner'in. Üç kez intihara yeltenen aktör, söz konusu bildiriden sonra denediği dördüncüde 'başarılı' oldu.

kaynak: gazete arşivi
http://www.tersninja.com/gec-kalmis-bir-ihbar-beni-yesilcam-oldurdu/
siyah beyaz sinemanın unutulmaz karakter oyuncularındandır.
Başta sahne arkasında kameraları taşıyarak başlayan ardından kameraların önüne geçerek süren sinema kariyerine hüzünlü bir nokta koymuştur. Çok alkol tükettiği gerekçesiyle film anlaşmaları iptal edilen ve adeta boykota uğrayan sanatçı beş parasız kalmıştır.Bir röportajda "Türkiye’deki bütün kameraları sırtımda taşıdım. 18 yılda bu hale geldim. Hamalı aktör diye karşılarında görmek ağır geliyor." dedikten 1 hafta sonra intihar etmiştir.
1933 yılında istanbul'da doğan sanatçı, sinemaya adımını 1957 yılında "Namus Kurbanı" film ile attı. Bugüne kadar yüzlerce filmde oynayan Kaner, aynı zamanda senaristlik, yönetmenlik ve yapımcılıkta yaptı.

Türk sinemasının sevilen yüzlerinden oldu. Siyah beyaz dönemin en çok aranılan oyuncusu oldu.

Kaner; 25.08.1963 tarihinde intihar edip, sevenlerini üzüntüye boğarak yaşamına son verdi.
SiYAH BEYAZ LEZZETLER.
müthiş bir mimik ustası olup, mizahi yönüyle komedinin ustalarından. çok genç yitirdiğimiz hayatına kendi elleriyle son veren, ve rahmetle andığım kıymetli varlıklardan biridir.