bugün

günde 200 ila 300 kişinin boşanma davası açtığı düşünülürse,günümüzde evliliklerin pek de iyi gitmediği gerçeği gözler önüne serilmektedir.
eğer çocukları varsa iş daha da zorlaşır.
zorunlu evlilikler yüzündendir. toplumsal dayatma yüzünden evlenen çok. örtülü zorunluluktan söz ettim.
geç kardeşim bilmem anlaşamıyor da, zorunlu evliliklermiş de, tanımaymışda..
sorunlu evliliklerin büyük bir çoğunluğu cinsel uyumsuzluk ve bunun getirdiği sorunlardan kaynaklanır.
hangimizin annesi babası tanıştı da evlendi? evlenenler vardır ama çoğunluk geleneksel olarak görücü usulü ile.
onlar da bir anlamda zorunlu değil miydi evlenmeye?

iş yatakta biter kardeşim. düşünsenize yatakta kadın ve erkek tam anlamda tatmin olmuş, zevklerinin doruklarında bir cinsel ilişki kurmuşlar. birbirleri hakkında tabii ki de olumlu düşünecekler. akşamı iple çekecekler belki de..

nedir bu cinsel uyumsuzluklar?
iktidarsızlık..
erken boşalma..
geç boşalma..
cinsel isteksizlik..

vb şeylerdir.
tabii sadece buna endekslemek yanlış olur ama büyük çoğunluğu bu şekilde biter. bitmese de sorunludur.
ama derdi veren Allah dermanı da vermiştir, her şeyin bir çaresi vardır..
bir evlilikte bir denge oluyor. bu denge bozulduğu zaman, mümkün değil ölümlü bir canlının bunu çözebilmesi. yani hadi 3-5 ay daha kasalım düzeltelim sorunlarımızı demenin anlamı yok hiç yok. bu derece içselleştirilmiş dışavurumun olduğu yerde ahengsizleşme de olunca geriye kalan tek şey tez elden boşanmak olmalı zaten.

ha baktın öyle de olmuyor tekrar evlenirsiniz birbirinizle. dengeyi tamir etmeye çalışmak yıkıp tekrar kurmaktan hem daha zor hem de zaten imkansız.
aşk evlilikleridir. ya da 25'inden önce yapılan evliliklerdir. Sevdiginle evleneceksen bile buna tam olgunlaşmadan karar vermemek gerekir. Aşık oldugunu sanıp 19 yaşında evlenenler, 35 yaşında çocuguna " oku da benim gibi olma!" diyenlerdir.
zorunlu evlilik = sorunlu evlilik.
sorunsuz bir şekilde biter. hemen tek celsede mefta o evlilik.
çoğu zaman çocuk olursa sorunlar biter diye saçma bir mantık yürütülen ama yeni bir bebekle daha da içinden çıkılmaz bir hal alan evliliklerdir.
toplum kurallarını ölçüt olarak yaşayanılan evliliklerin bir çoğunu kapsamaktadır.
Günümüzde öyle kavgalara şahit oldum ki yani böyle insanlar gerçektende ayrılsın diyebildiğim.
- Diş macununun ortadan sıkılması sonucunda kavga edilmesi.
- Büyük ihtimalle erkek umursamaz tavırları ile dikkat çeker.
- Yeni evli çiftlerde eski alışkanlıkların devam etmesi, evliliğe alışılamama sorunlu evlilikleri tetikler ve boşanma sebebi olmayan şeyler bile iki tarafın taviz vermedi için bitirilmiştir.
sorunlu evlilikte asla anne babaya acımam.
olan çocuklara oluyor.

aşık olduğunuz ama anlaşamadığınız biriyle evlenmeden önce iki kere düşünün. çocuklarınıza huzur verebileceğinizden emin misiniz?
Ahmaklıktır. Evlilik bizim neyimize.
aile içinde tartışma nın gidişatının başka yönlere kayması, malesef çocukların arada harcanmasına sebebiyet vermektedir, netice itibariyle haklı 2 tarafta değil dir sadece haksız olan taraf vardır o da bütün aile fertleri dir. Sorunlu bir aile içindeyseniz sorunlar hiç bir zaman bitmez, zira artık onların sorunlarına malesef dahil olursunuz ki, bu sizin elinizde olan bir şey değil dir.

Evet düşündüğü gibi olric bende onlardan biriyim..
Artik tek kararla biten evlilikler.

oysa eskiler boyle mi, oldurse bosanmayacak aminakodugum ! yani dusunuyorum da annelerimizin maddi/manevi gucu olsa hangisi babalarimiza katlanirdi ?
bitmesi gereken evliliklerdir.

ama çoluk çocuk hatrına devam edilir.

yazıktır.
Sözlükteki evli kişilerin evlilikleridir.
ortaya sorunlu bir çocuk dolayısıyla gelecekte de psikolojisi bozuk bir birey meydana getiren oluşumlardır. çocukların üzerinde yaptıkları izlerin telafisi olmayan türde evliliklerdir.
bana kalırsa modern insanın sorunudur bu. çünkü algılar değişti, mesela kadınlar ekonomik hayatta daha aktifler, eğitim seviyesi arttı dolayısı ile kadın faktörü fazlası ile değişim gösterdi.

bir de bizim çok okumuş tiplerimizin varoluşsal sorunları da var.

sorunlu evliliklerin altında yatan tek gerçek insanların artık kendiden başkasını çekemeyecek kadar rahatlığa kavuşmasında yatıyor.

o yüzden bu devirde en az 2 sene çocuk yapmamak gerek. çocuk olduktan sonra, ciddi bir durum olmadığı sürece boşananların aklına sokayım. lan sanki 20 senelik evli insanlar istisnalar hariç çok büyük aşkla mı devam ediyorlar hayatlarına. mecburiyet giriyor işin içine. çocuklar giriyor. fedakarlık diyelim işte.

evlilik demek sorumluluk demektir. toz pembe bir dünya değildir.