aslen dusunduklerimi kisa ve oz ifade etme yetisine sahip degilimdir. sabahlari sirinevler'den mecidiyekoy otobusune binmeye calisan ucretliler gibi usususrler kelimeler parmaklarimin ucuna, sasirirlar elbet; kimse onlara elli harfte bitir isi kocum demedi. neyse, her kumesin kendi kurali vardir, uyelerin isi de bu kurallara uymaktir. bakin gene yaptim; kisa keseyim, baslik aslinda
'sivri baslik acan yazarin sivri zekali olma gerekliligi' idi. ancak bu hale donusturebildim; kimse sivri baslikli kizlardan, ya da kulturumuzun icine sican kukuletali yilbasi eglencelerinden bahsettigimi sanmasin.
sivri baslik acmak ustalik isidir bana gore. zira sozluk yazarligi da basli basina bir zenaattir kimi zaman da sanattir. farkli olusumlarda, cok degerli entrylere rastlarsiniz. zamanla neyi okuyup neyi okumayacaginiz sekillenir; yaziminiza da yansir bu. ben, genelde ozenli yazilmis entryleri okumaya calisirim ornegin. ozenin saygidan geldigine inanirim. ilk entrylerimiz cok komiktir, amatorcedir ve cogu kez konsept nedir bilmeyiz - fakat samimidir de bir yandan.
ne diyorduk sevgili uludag sozluk okur-yazarlari; sivri baslik acmak ustalik isidir. basligi iyi ifade etmelisiniz; soylenilenleri saglam mesnetlere oturtabilmeli ve yazinin ugrayacagi potansiyel 'saldiri'lari hesaplayip ona gore kalkanlar da dizayn etmelisiniz. biraz gerilim iyidir, potansiyel yaratir.
bir de basligi sivri acip, tanimda, 'bilmemkimlerin soyledigi cumle' derseniz; bu yaptiginiz islemin adi 'gotunu yedigim ayagi; dondum yedim dayagi' olur. baslik olsun sol cerceve dolsun diye baslik acilmaz. insanlara bir seyler vermeyi on gormeli kisi. ya bilgilendirecek; ya eglendirecek. kendi ego bosluklarini tatmin etmeye calisiyorsa, en basta kendisi kendisine acimalidir. *