bugün

Salihli min meşhur yemeği.
isimden de anlaşılabileceği gibi bir çeşit köfte.
odun ateşinde pişirilmesi sebebiyle super bir lezzete sahiptir.
4 şiş birlikte bir porsiyondur, ama bir şiş uzerinde 6-8 cm kadar küçük bir köfte bulunmaktadır. tek porsiyon asla yetmemektedir. bunun için öncesinde çorba içip üzerine 2 porsiyon köfte yenmesi tavsiye olunur.
kimyon,tuz ve kırmızı toz biber ile bileştirilmesi lezzetine lezzet katar.
Kıyma 10 dk. bir yemek kaşığı un ve tuz ile yoğrulur. Kıvama geldikten sonra şişlere sarılır. Önceden hazırlanan meşe dalı odunlar ocakta yakılır. Köfte odunun közüde pişirilir. Odun yan tarafta yanmaya devam eder. Köftenin yanında közlenmiş domates, közlenmiş biber, isteğe göre de baharat ile servis yapılır. Yapımını bizzat izlemiş olduğum tadına nail olduğum köftedir.
3-4 yıl evvel arkadaşla izmir den bastık ankaraya gittik, işlerimiz halledip dönüşe geçtik. dedim ''kulada pide yiyelim'' o da dedi ki ''odun köfte yedin mi'' yemediğimi söyleyince ''salihli de dur da yiyelim, bak neler kaçırmışsın'' dedi.

açlığın ve odun köftenin isminde ki illüzyonun vermiş olduğu hevesle büyük bir heyecan yaptım, uşaktan virajlardan daha hızlı inip kulaya geldim ve radara girdim, bu bile sinirimi bozmamıştı, bir an önce şu salihliye varıp odun köfteyi yemek istiyordum.

neyse kardeşim, girdik salihli merkeze, güzel bir yerde oturduk, açlık kafama vurmuş, odun köfte denilen şeyin hayalini bile kuramaz haldeydim. titriyordum açlıktan.

garson geldi ''nasıl verelim'' dedi.

''ne bileyim nasıl veresin, ilk defa yiyecem ve çok açım'' dedim.

''tamam isterseniz sıcak sıcak başlayalım, ben bittikçe getiririm'' dedi.

''sıcak sıcak hemen başlayalım'' dedim. biraz sonra tabak geldi, şişe geçirilmiş 5 parça 'etcik'

ciddi söylüyorum baş parmağım kadar.

şaşırdım ve bu mu dedim, gene aynı laf geldi garsondan ''sıcak sıcak devam ederiz''

tam 1 dakika da o 5 parça etcik bitiverdi, ne var len hepsi bi lokma dedim. hiçte öyle abartılacak bir şey değil bu odun köfte dedikleri. bildiğin baharatlı et parçası.

bi tabak daha geldi, sonra bi tabak, bi tabak daha.eleman sıcak sıcak devam ediyor, besliyor beni.

yav ne olacak, hepsi baş parmağım kadar, doymuyor ki insan.

6 tabak yedim ben, doyar gibi oldum, garson tepemden ayrılmıyor, tapacak bana neredeyse.

bi hesap geldi 100 lira.

6 porsiyon benim ki, 4 porsiyon arkadaşın ki. ayranlar falan onlardanmış, lütfettiniz teşekkürler.

yani 5 parça 'etcik' 10 lira.

yemin ediyorum en geç 1 dakika da bitiyor bu 10 lira ve dişinizin kovuğu değil, hiç bir yeri dolmuyor.

hayatımda yediğim en büyük kazıktı, izmirin en lüks yerinde 100 lira yemeğe para vermemişken salihli de 5 et parçasına 100 lira vermiştim.

arkadaşı dövüyordum neredeyse, ''olum düşmanım mısın sen benim'' diyerekten.

yediğim radar cezasına mı yanayım, doymayan karnım için dandik baş parmak kadar et parçasına 100 lira verdiğime mi yanayım bilemedim.

hayatınızın kazığını yemek ve benim gibi kendinizi enayi gibi hissetmek istemiyorsanız bu odun köfte rezilliğinden uzak durun.

ahanda benden size tavsiye.

ben yandım, siz yanmayın.