bugün

dünyada gerçekten siktir çekilesi insalar varsa bu insanlardır.
iyi gün dostlarıdır.
kacak bir selam in ardindan, haci benim bi i$ vardi halledebilcen mi? $eklindeki kalibi kullanarak gotunuzden sicak gazlar gelmesini saglarlar.

aramayin lan. sizin yuzunuzden turksele kustum mnskym.
kısaca göttür.
kısaca çıkarcı kişilerdir.
en iyisidir bi açıdan. boş boş arayana tercih edilir.

yıllar sonra çalan telefon ve artık adını çıkaramadığın bir düttürünün konuşması:

-sesini duymak için aramıştım.

sadece sesini duymak için aramıştım. ne var ne yok? iyilik sağlık. abinler nasıl? deden napıyo? öküzün altında buzağı var mı?

aramasın. olmaz olsun. işi düşünce arasın da aramasının bir anlamı olsun. yapmacıklık benim kalbimi çıkarcılıktan daha fazla kırıyo.
sadece işiniz düştüğünde arayacağınız kişiler olmalıdır.
basına yansıdığı şekilde, osman tanburacı'ya göre fatih terim'dir..
alışkanlık haline getirilmemiş olsa bile herkes hayatında en az bir kez mecbur kalıp böyle davranmış olabilir. sadece biraz hoşgörülü olmak gerek insanları eleştirirken, hoşgörülü eleştir ama çok rahatsız ediyorsa onun senden istediği şeyi yerine getirme.
dostluğun önemini zor günlerde hatırlayan/anlayan kişidir.
öğrenciler için vize/final dönemi öncesi kişileridir.
sonrasında kaybolurlar, ta ki bir daha ki vize/final dönemine kadar.
aklı beyni üst üste koyulup* sikilesi bireyler.
(bkz: şerefsiz)
bu tip insanların bir türü vardır ki, kimseye herhangi bir nedenden müsemma göstermezler, işleri düştüğünde birilerini ararlar ve kesinlikle o aradıkları kişi, ihtiyaç duyduğu işi yapıcak olan insandır ve genelde işini yaptırır, karşılığını öder. onun dışında kimsenin işine durduk yere burnunu sokmaz, işine de kimsenin burnunu sokturmaz, işini yapabilecek olan kişi arar sorar.

kendimi bu sınıf insanların içine sokabilirim rahatça, onun dışında bu sınıfın dışındaki kişilerden de nefret ederim ayrıca. nedensiz yere beni arayıp hal hatır soran kişiler genelde gerilmeme neden olur. bilmiyorum niye ama gerilirim. tecrübelerimden biliyorum bu hal hatır sorma işi genelde can sıkıntısı ile yapılan bir eylem. düşünün elemanın birinin canı sıkılmış, yapıcak birşey bulamıyor, eğlenmek istiyor, hadi şunu bir arayayım diye sizi arıyor, neyiz biz soytarı falan mı? işe bu açıdan bakınca hal hatır soran kişi ile genelde sıkıcı bir muhabbet geçer ki halk arasında buna havadan sudan muhabbet deniyor ve o muhabbetten nefret ederim ben. çoğunuz da benim gibi hissediyorsunuzdur.

ben işim düştüğünde insanları ararım hem konuşacak bir konum olur, sonuçta bir iş olur ortada, insanlar da beni işleri düştüğünde yapabileceğim birşey olduğunda arasın isterim. çünkü yardım istemek de yardım etmek de hoş birşey. ama bu tip insanların hor görülmesinin bir başka nedeni de genel olarak insanların kendine yakın görmedikleri bir insana yardım etmek istememe davranışları. düşünün dostum dediğimiz kanka dediğimiz insanlarla da bir müddet sonra muhabbet sadece yapılacak işler çerçevesinde kalıyor, aile ile bile öyle. öğrencilikten biliyoruz genelde para bitince babamızı ararız, ama ne dostlarımız işi düşünce bizi aradığında ne de biz işimiz düştüğünde babamızı aradığımız, ne biz ne de babamız pek kafaya takmıyor. çünkü dost ve aile farkı, insanlar kendilerine yakın gördükleri kişilere yardım etmek istiyorlar sadece, dolayısıyla sadece kendilerine yakın kişilerden yardım istiyorlar...

işin anafikri canlar, yardımlaşmak güzeldir, öyle önyargılı olmayın, arkadaşın problemini anlayın önce. hatta o yüzünü karartıp sizden yardım istiyorsa, zenci olun not tutun, şuna şu konuda yardım ettim diye. çok başınız sıkıştığında gerektiğinde açın yardım isteyin ondan yok ıhıh vs. diyecek kadar karaktersiz birisi ise, listeyi çıkarın lan puşt sana şu şu şu konularda yardım etmedim mi, bir yardım istedik çok mu gördün göt deyin bakalım, köpeğiniz oluyor mu olmuyor mu? * * *
boş yere arayıp kafa sikmeyen kişilerdir.
yüzeysellikten ibaret sık sık arayıp sormayan dürüst kişilerdir en azından.
ayrıca
sadece işin düşünce aradığın zaman pek sorun etmeyecek kişilerdir.
severim ben böyle insanları. rahatsız etmezler benim gibi insanları. bir sıkıntısı olduğunda arasın sorsun, rahatsız etmesin beni gereksiz, vakitsiz.üzüntüsünü sıkıntısını paylaşsın benimle, mutluluğu kendinde kalsın.istediği kadar çıkarcı olsun.önemli olan gerçektir. burda gerçeği ben görüyorum. gerçeği sadece ben biliyorum.
eyy sadece isi dustugunde arayip soran kisi, ben sana değil kendime yardım ediyorum. kendi vicdanıma..
asıl konuya girizgah yapmadan hiç sesin çıkmıyor naptın ne ettin yahuu diye aramıstım dıye arsızca soru soran tür.
içine kapanık biri de olabilir. kimseyle pek bir muhabbeti yoktur; bütün gününü tek başına, genellikle evde kapalı geçirir. ama işte dünya hali; birine bir işi düşer ve aramak zorunda kalır. böylelerini ayıplamamak gerekir.
Bazen de muhabbeti sarmayan ama hayatınızda olmasının mahsuru olmayan arkadaşlar vardır.iyi, dürüst, saf insanlardır ama her zaman takılınılacak tipler değildir.Bir araya gelindinmi çok şey paylaşmazsınız ama bir araya gelmek içinde çabalamazsınız.Öyle bi gün gelirki kafa hiç bir arkadaşınız müsait değildir son çare onu ararsınız.Bu da bi bakıma işi düşüp aramaktır, gerçektende çok ağıryorumlamamak gerek.
sömürüldüğünüzü hissediyorsanız vicdanlıyım diye geçinmek yerine bir olur iki olur üçüncüsü olursa onun değil benim eşekliğimdir demeniz gereken durum.
kabul etmek lazım hepimiz az yada çok yapmışızdır. bir düşünün...
-kişi: selam leadman
-leadman: selam
-k: naber?
-l: iyidir senden?
-k: şey bana farmville'den yumurta atar mısın?
-l: tamam atayım.
-k: sağol ben çıkıyorum, ödev yolu düz gider.

edit: az önce yaşanmıştır.
bir denyonun, 1 yıl, 3 yıl, 5 yıl msn de durup selam sabah vermedikten sonra birden bire : "kanka ya sana bir şey sorucam bu xp de..." diye konuya dalması ve arkasından : "eyvallah kanka kaçar ben görüşürüz" demesi olayıdır.
bir de ''bak zor durumda olmasam aramazdım'' diyen bir topluluk vardır.
arkadaş diye tanımlansa da asalaktır.