bugün

günümüz reklamcılarının içinde bulundukları durumun, kısırlığın bir sonucudur. ciddi anlamda mantıksal hatalar da beraberinde gelmektedir bu durumun... örnek olarak calgon reklamından bir replik/slogan: "türk kadınlarının tercihi calgon, ya sizinkisi?" bu sloganın ulaşması gereken yegane kesim(telaffuz edildiği dil bağlamında) türk kadınlarıdır. e onlar zaten calgon kullanmaktadır... etnik farklılıklardan bahsetmiyorum bile! veya bir permatik reklamındaki "erkeklerin tercihi" sloganının amacı nedir? "ulan bundan kulanalım da erkekliğimize laf gelmesin" baskısı kurmak mı tüketici üzerinde? saçma efendim neresinden bakacak olursak olalım, saçma... ya belden aşağı esprilere konu olan "bir biskrem versem" sloganı? uzaylının elinden biskrem sayesinde kurtulup sonra da "kırıntılarını dökme" diye azarlayan bey amca? ama ne önemi vardır ki? ne farkeder? mc donalds'ın "en az sizin kadar türk'üz" temalı reklamına, burger king'in "türk'ler abartmayı severler" temalı reklamlarına laf edemiyorum. zira haklılık payları yükseliyor etrafıma bakınca... türk olmayı arabesk ile özdeşleştirenler kadar türktür mc donalds veya maç sevincini silahına sarılarak kutlayanların varlığı kadar gerçektir burger king reklamındaki abartı teması. ve şimdi reklamlar...
(bkz: colgate/@fabala)