bugün

hergün bakımlı giyinmek zorunda olan, sürekli perhiz yapan, gün boyu form bisküvi yiyerek yaşanabileceğini zanneden ve sonuçta bozulan bağırsaklarını yovita türü şeylerle açmaya çalışan kadın türü.
plazalarin olmazsa olmazlari.içinde çalıştığı yapının büyüklüğü ile dogru orantili bir statüsü vardir.
camekanda yaşar. vitrin ahlakıyla büyür. çoğu zaman ışıldar.
çalıştıkları ofis plazada olduğundan plazalara söven, her sabah ayakları geri geri giden kadınlardır. *
kapitalizmin çarklarını süratle döndüren kadınlardır.
plaza kadinlarinin ortak özellikleri: mesai saatinden mutlaka 3 saat önce yataktan uyanmalari.sabahin köründe saçını başını makyajını yapmalari.ayni geceden " yarin ne giycemm ben yaa" diye kös kös düşünmeleri.
(bkz: allah başka dert vermesin)
olmayan kadın türüdür. plaza kadını yoktur, insanı vardır.*

(bkz: plaza insanı)
büyük kısmıyla hergün beraberim hepsi nihayetinde normal kadından bir farkı yoktur.
kış'ın soğuğunda bile ofise yarı çıplak gelen amazon topluluğu.
fönsüz insan içine çıkamazlar.
Statükocu'durlar. Tek evrak eksik olsun, işini falan yapmazlar, eksiksiz, kusursuz olmalıdır herşey. KOnuş konuş, ama sen yine de mail olarakta at bana derler. Tuhaftır bu çok. Söze de itimat etmezler. Kafe'de buluştuğunda ayağına bakarlar düşman gibi, çirkin yada kirliyse silerler seni hayatlarından... Acımazsızdırlar. Oysa ki plaza erkekleri, içlerinde her daim o mahalle ve kıraathane adamını barındırırlar. Hallederiz derler bizden biri gibi. Bu kadınlar sosyal hayatta da eksik kalırlar bu yüzden. Hayatları plaza olmultur. Pudralı ve makyajlı suratlarıyla etrafa renk vermekten başka birşey veremezler. Haa, bir de kitap okurlar arada, pembe kaplı falandır o kitaplarda. Onlar da Ruhi Su'yu tanımazlar... Öldüğünü hiç bilmezler.
akşamları servisle bağcılar, halkalı, sancaktepe * gibi semtlere evlerine dönerler ama mesai saatinde 25 sene nişantaşında yetişmiş gibi bir role bürünürler.
Camla kaplı bir binanın, insan üzerindeki etkisinin bu kadar fazla olmasını garipserim hep. *
emekçi sınıfların burjuvalaşmış kadınlarıdır. burjuvazinin dev gökdelenleri, "77 katlı yekpare camdan mağazaları" onların emekçi ruhunu esir almış ve dönüştürmeye başlamıştır.

ne yazık ki dış etkenler kadınlar için daha cazip. ekonomi bütünüyle onlar üzerine kurulu. kadın arzusunun yarattığı inanılmaz talep kapitalizmin en büyük güvencesidir.
Beyaz yakalı kadın işçilerden bahsediyoruz.
Hani şu sınıf atlama hayallerini aşağılaya aşağılaya anlattığınız. Yok şöyle süslenir, yok şu kadarcık maaşı ile şöyle giyinir, yok bu müzikleri dinler. Yok aslında orda oturur da şurda oturur gibi yapar.

Sistem süslenmesini dayatıyor diyen yok. Böyle giyinmezse performans değerlendirmesinden düşük puan alabilir diyen yok. Aldıkları o maaşla anca burda oturabilir diyen de. vs vs.

Anlamadığınız yakalarının beyaz ama hayatlarının mavi oluşu.* *
Bu da o kadınların değil, sistemin suçu.

Yakalarımızı birleştirmedikçe hepimizin hayatı siyaha çalıyor.
Aklınızda olsun.

(bkz: Plaza eylem platformu)
topuklu ayakkabıları ile sabahları tak tak tak diye kafaya işleyen sesle işe giderler.
en bi faydalı gruptur bunlar.
orda burda şurda göz tacizine maruz kalan kadınlardır.
Çalışan diğer kadınlardan hiç bir farkı olmayan kadınlardır. Sadece iş yerleri plazadadır. Her çalışan kadının olması gerektiği gibi kendilerine baktıkları için adları plaza kadınlarına çıkmıştır.
Edit: Ruhi Su'yu da tanırım, kebap da yerim.
çoğu çirkince ancak bakımlı kadınlardır. istisnaları incitmek istemesem de herbiri brbirinden özgün olarak orospuluğun kitabını yazmışlardır sakın ha sırtınızı dönmeyin. (kastedilen orospuluk cinsellik odaklı bir davranış modeli değildir)
rahat rahat etek, hatta mini etek/elbise, istediği yükseklikte topuklu ayakkabı, askılı bluz giyebilen çalışan kadınlardır.
gelsinler de bir de fabrika ortamını görsünlerdir.
iyi giyinmek zorunda olan kadınlardır. aldıkları maaşa gelince o da bu ülkeyi yönetenlerin adaletsizliğindendir yoksa etilerde oturan kadından farkı yoktur.
bakımlı hoş kadınlardır; bazıları güzel, bazıları bakım güzelidir, ortak nokta; güzel olmalarıdır. kurumsal yapıları gereği göze hitap etmeleri mantıklı karşılanan kadınlarımzdır.
Bir kadin aslinda nasil olmaliysa o kadar bakimli ve kendine dikkat eden kisilerdir.
zengin koca ararlar. çünkü kendilerini bi bok sandıkları için. çoğunun oturduğu yer varoştur.
öğle yemeğinde dışarda bi salataya 19 lira vermezlerse iş akitlerinin fesh edileceğini sanan kadınlardır.