bugün

kapalı operasyonlarda tekrarlama riski % 30, açık operasyonlarda (bunu olmak göt ister) tekrarlama riski %5 olan, genelde kıllı, kilolu, genç ve tosunumsu delikanlılarımızda, geç kızlarımızda daha sıkça görünen, hepsinden önemlisi kuyruk sokumundaki kılların dönmesi ile değil, ense ve sırtımızda bulunan, mikroskop altında incelendiğinde ucu yivli matkap ucuna benzeyen kılların dökülme gibi nedenlerle kıc deliğimizin 2-3 cm yukarısında, kuyruk sokumumuzun 1-2 cm aşağısındaki çukur bölgeye (öyle şaşırma! o bölge herkesde var, bi yokla istersen) yuvalanarak, zamanla oturma biçimimizin ve yürürken oluşturduğumuz sürtünmenin de etkisi ile, aynı zamanda bölgede bolca olan ter'in sağladığı avantajlarla, yuvalandıkları yerden derinin altına, ordan da etin içine doğru matkapvari döne döne ilerleyişiyle oluşmaya başlamış sağlık sorunudur. Kişi her zaman iş işten geçtikten sonra, yani pilonidal sinus oluşumunu tamamladıktan, yani bu bölgedeki yumuşak dokunun içi yüzlerce kıl ile dolduktan sonra problemin farkına varır. ilk kıllar yolu oluşturduktan sonra, diğerlerinin işi daha kolaydır. zorlukların üstesinden gelmiş ve deri altına inmiş ilk kıllar mecaz değil, gerçek anlamda bir yol oluştururlar. kimi zaman bi kola pipedinin girebileceği kadar geniş olan bu yol, aynı zamanda içeride yuvalanmış kılların oluşturduğu iltihabi dışarı atmaya yarar. Eğer bu kanal tıkanmamışsa hasta nispeten şanslıdır. sadece akıntı, kaşınma ve kokuyla mücedale eder ama eğer kanal tıkanırsa, işte o zaman allah kolaylık versin. iltihap akamadığı için bölge şişmeye başlar. kimi zamanlar o kadar şişer ki kıcınızın üzerinde yumruk büyüklüğünde bi kıçınız daha olur. Bu şişkinlik yüzünden bölgedeki deriniz gerginleşir ve zamanla acımaya başlar. Sorunun benim kanımca en büyük ve en kötü etkisi de tam bu sırada gösteriri kendisini. o da iltihabın kana karışması sorunudur. Eğer bu olursa, ateşler içindeyken titreme nöbetleri geçirmeye başlarsınız. Dikkat etmez, önemsemez de antibiyotik kullanmazsanız ölebilirsiniz. iltihabın kana karışması sorunu ile karşılaşmadıysanız hiçbir zamna hayati bir tehlike arzetmez. Fakat 15-20 yıl gibi süreler boyunca problemi ortadan kaldırmazsanız, akıntı dolayı ile bölgede cilt kanseri oluşabilir. Bence vakit kaybetmeden aşağıdaki operasyonlardan herhangi birini olun. Ben daha fırsat bulup olamadığım için ameliyatlarla ilgili izlenimlerimi aktaramayacağım.

Asıl olarak sorunun benim bildiğim 3 çözümü var:
1- açık ameliyat
2- kapalı ameliyat
3- kimyasal müdahale
kısaca;

(bkz: kıl dönmesi)
çatalda baklavayı andıran bir iz bırakan, seksilik namına ne varsa alıp götüren ameliyattır.
tüm hastane personeline götünüzü gösterdiğiniz için utanma duygusunu ortadan kaldırır.