bugün

öss gibi mükemmel bir sistemi kabul etmek istemeyen çünkü oturup çalışmaktan hoşlanmayan tembel gençliktir. bu gençlik için varsa yoksa sekstir. össye harcanacak enerjiyi de sekse harcanacak enerjiden çalınan bir enerji olarak görmektedirler.
(bkz: deli)

donsuz olmadıklarını düşündüğüm gençlik..
hayatına sadece bir sınavla yön vermenin ne kadar büyük bir saçmalık olduğunun farkına varmış * gayet donlu bir gençliktir. at gözlüklerini çıkarıp bakabilitesi vardır.
donsuz değillerdir. bakınız mesela ben, tam eleştirirken çekilmiş bir resmim;

http://www.hurriyetusa.co...er_foto4/cin_170306_1.gif
bu konuda dünyanın en zeki insanının söylediği sözler şöyledir...
Dünyanın en zekî insanı: Türkiye'de okumak istesem ÖSS'yi kazanamam
Nadia Camukova, Einstein'ın zekâ testinden 200 puan üzerinden 199.37 aldı. 7 dil bilen Camukova, 25 yaşında dünyanın en genç profesörü oldu.


Prof. Dr. Nadia Camukova, Türkiye'deki sınav sistemini eleştirdi. Dünyanın en zeki insanı,"Bir insanın hayatını 3 saate sığdırmak çok yanlış." dedi.
Moskova Beyin Araştırmaları Enstitüsü tarafından dünyanın en zeki insanı ilan edilen Prof. Dr. Nadia Camukova, "Bugün Türkiye'de üniversiteye girmeye kalksam belki ÖSS'yi kazanamam!" itirafında bulunuyor. Türkiye'deki sınav sisteminin öğrencilerin kapasitelerini körelttiğini söyleyen Camukova, sınav sistemi ile ilgili ise şu yorumu yapıyor: "Bir insanın hayatını 3 saate sığdırmak kadar yanlış bir şey yok. insan hayatını Milli Piyango'dan çekmiyor ki!"

Dünyanın en zeki insanı Camukova, Türkiye'deki üstün potansiyelli insan özelliğinin dünyanın hiçbir yerinde olmadığını iddia ediyor. Türkiye'nin dahilerinin yabancı ülkeler tarafından bilinçli olarak yok edildiğini vurgulayan Camukova, "Bazı üstün zekâlı öğrencilerle normal zekâlı çocuklar aynı ortamda kaynaştırılmaya çalışılıyor. Bu tür yollarla üstün potansiyelli çocuklar yok ediliyor, normalleştiriliyor." diyor. Genç profesör, Türkiye'de televizyon kültürünün insanları tembelliğe sürüklediğine de dikkat çekiyor.

Dünyada genel kabul gören istatistiki verilere göre bir toplumda 1 milyonda 1 dâhi çıktığını söyleyen Nadia Camukova, Türkiye'de üstün potansiyelli dâhi seviyesinde en az 70 insanın olması gerektiğini belirtiyor. Türkiye'de bulunan 70 dâhiden en az 60'ının normalleştirilerek çürütüldüğünü öne süren genç profesör, yeni doğmuş çocuklarla 7-8 yaşına kadar gelmiş olanları kurtarmanın mümkün olduğunu anlatıyor. Camukova, Rusya'daki sistemi ise şöyle özetliyor: "Bu iş devlet politikası olmalı. Bunun içine o çocuğun doğduğu günden itibaren sağlık kontrolü ile birlikte beyin kontrolü gelişmesini inceleme işi devreye girer. 1 yaşına kadar her 15 günde bir, eve gelerek çocuğu kontrol eden doktorları olan ülkeler var. Bunlardan biri Rusya. 1 yaşını doldurana kadar doktor çocuktan sorumludur. Her 15 günde bir, eve giderek evin sıcaklık derecesinden içindeki moral düzeyine kadar bütün verileri, özel defterine geçer. Ve o çocuğun ölmesinden de doktor sorumludur."

Nadia Camukova şu an 30 yaşında. 25 yaşında iken dünyanın en genç profesörü olmuş. 3 yıl önce yapılan Picasso testinde 360 üzerinden 357, Einstein standartları ölçümünde ise 200 üzerinden 199,37 puan alarak dünyanın en zeki insanı unvanını almış. Camukova, Türkçe, ingilizce, Almanca, Fransızca, Rusça, Arapça ve Farsça olmak üzere 7 yabancı dil biliyor. Bugüne kadar 3 bin civarında kitap okuyan Camukova, "Her gün bir kitap okumaya çalışıyorum. Karl Marks'ın Das Kapital'ini 4 yaşında okudum. Kur'ân'ı da aynı yaşta okuyup ezberledim. Okuduğum bir kitabı ikinci kez okumam ama zevk alarak tekrar tekrar okuduğum tek kitap Kur'ân'dır. Her 20 günde bir okurum." diyor. 'Dindar mısınız?' sorusuna, 'inanacak kadar zekiyim.' diye cevap veren Camukova, "Yaratılışa inanıyorum. inanmıyorum diyen insanlar kısa vadeli inançlarla yaşarlar aslında." diye konuşuyor.
(bkz: oss kalksin diye olum orucu tutan genclik)
öss'yi eleştirmek sığ ve mesnetsiz bir eleştiri şeklidir. eleştirilmesi gereken eğitim sistemidir... eğitim sistemimiz, devamlı sınava tabi tutulacak şekilde ve öğrenciyi 11-12 yıllık eğitimden sonra değil de, bu 11-12 yıllık süreç içerisinde eleyerek üniversiteye hazırlarsa öğrenciyi daha iyi olur... sınava giren 2 milyon kişinin tamamının üniversite okuma kapasitesine sahip olduğunu düşünmek ne kadar saçma ise, bu iki milyon kişiden 300000 kişinin bu kapasiteye sahip olduğunu düşünmek de o derece saçmadır. eleştirilmesi gereken öss değil, eğitim sistemidir. bu eğitim sistemi değişmediği müddetçe de öss kalkmaz... çünkü; bu sistem içerisindeki en mükemmel çözüm yolu öss'dir. eğitim sisteminin aynen kalması gerektiğini savunup, öss'nin kalkmasını isteyen zihniyetin, düşünme kapasitesinden şüphe ederim...
çalışmadığı için kaybeden ve kaybettiği için başkasını suçlamayı seçen gençlikse bu gençlik, donsuzluğun yanında tabansızdır da ayrıca. sistemi eleştirmek kolaydır, mesele eleştirdiğin sistemi etkileyebilecek noktaya gelebilmektir.
yan gelip yatan, calısması gereken zamanı sözlukte harcayan gencliktir. *
öss ye girecek olanlardan ziyade öss'ye girmiş ve ilgiyi kesmiş olanlarca "bıyık altından gülme" moduna geçilen hadisedir.
öss de başarılı olamayacağını anlayınca "sistem bozuk" gibi bir sözle durumu toparlayacağını sanan, iki milyon kişi arasından odtü ye gidecek olan öğrenciyi nasıl seçeceğini bilmeyen, zekasında problem olan, cem uzan kafalı gençlik.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar