(bkz: metal fırtına) adlı romanda anlatılan konudur.benim tahminimce amerikanın ilk hedefleri türkiyedeki stratejik öneme sahip yerler olur.ilk aklıma gelenler gebzedeki sanayi bölgesi,tüpraş,boğaz köprüsü,yumurtalık,bazı büyük havaalanı ve limanlar,uydu bağlantılarımızı sağlayan tesisler gibi.öncelikle ırakta olduğu gibi yoğun bir hava saldırısıyla başlar muhtemelen b52 lerle fakat dünya çapındaki yarışmalarda 2.lik yüzü görmemiş bütün avrupanın en güçlü hava kuvvetlerine sahip ülkesine havadan üstün sağlamak hiç kolay olmaz.f 16 pilotu subaylarımız b52 leri armut gibi düşürür.türk hava kuvvetleri bunu yapacak teknolojiye,yetenekli pilotlara her türlü imkan ve kabiliyete fazlasıyla sahiptir.hayalet ucakları yani b2 ve f117 leri kullanırsa ne olur? şu kadarını söleyim bosna ve afganistan tecrübeleri göstermiştir ki iki adet "amerikalılara göre dandik" rus mobil hava savunma sistemini birbirine bağlayarak, birleştirilmiş ekranda karşınıza çıkan düşük yoğunluklu boşluğa kitleyip yolladığınız füzeler size havada parçalanmış f 117 parçaları olarak geri dönmektedir.
en zayıf karınımız deniz kuvvetleri olur kanaatindeyim.donanmanın çok uzun zaman dayanabileceğini düşünmüyorum.donanmayı gölcükten ve aksazdan karadenize çekmek onu büyük tehlikelerden korumak adına yapılabilecek en mantıklı hareket olur bence.
karadan zaptetmesi hemen hemen imkansızdır.tarihte bunu yapmak isteyen birden fazla devlet vardı sonuç için (bkz: çanakkale savaşı)75 milyon nüfuslu her erkek bireyinin askeri eğitim aldığı tarihi kahramanlıklarla dolu bir ülkeye helede bu ülke türkiyeyse karadan girmek intihardır. 2.dünya savaşında en güçlü döneminde hitler yunanistanı zaptetmiş rusyaya bile girmeyi göze almış zaptettiği yunanistan komşusu bize girmeyi göze alamamıştır.rivayet odurki hitlerin subayları türkiyeye alman ordusunun girmesi halinde çıkışının hemen hemen imkansız olduğunu dağların arasında gerilla savaşlarıyla telef olacakları konusunda hitlere görüş bildirmiş hitler bunun üzerine türkiyeye girmekten vazgeçmiştir.
acı bir gerçekse böle bir senaryoda kürt nufusunun %50 sinin amerikanın yanında olacağı su götürmez bir gerçektir.bunun aksini iddia edenlere sölüyorum bugun doguda eski adıyla hadep bugunkü adıyla dtp nin (pkk nın yarı resmi partisi) %60 lara varan oylarla bölgedeki belediyeleri ele geçirmiş bas bas kürdistan diye bağırıyorsa bu insanların bizim yanımızda savaşa girmesi ne kadar beklenebilir!

son olarak mustafa kemal in bir sözünü hatırlatıyorum geldikleri gibi giderler...

(bkz: amına bile koruz)
askeri yönden bir işgal yerine, soyo-ekonomik bir isgal olur. keza türk kültürü ve ekonomisi uzun zamandır "kureselleşme" adı altında örtülü bir işgal altındadır.
amerika'nın topla tüfekle değil de sinsice planladığı işga olasılıklarıdır. bu da zaten yapım aşamasındadır.
ABD'nin türkiye'yi işgal edeceği konusunda mevcut olan ihtimallerdir.

ABD'nin türkiye'yi işgal etmesinin çok büyük faydaları olacaktır. Şöyle ki;

Birçok abd askeri bu topraklarda ruhunu teslim edeceğinden, bunların üzerinde bulunan her türlü silah, mühimmat, techizat, maddi varlıklar tsk envanterine geçecektir.

Esir alınacak abd askerleri yol, inşaat gibi sektörlerde ya da fabrikalarda boğaz tokluğuna çalıştırılarak düşük maliyetlerde üretim sağlanabilir, bu da ekonomiye katkı sağlar.

Amerika, askerleri öldükçe asker göndereceğinden, amerikanın yarısı bu topraklarda telef olacak, dolayısıyla amerikan işgücü büyük kayıp vereceğinden, anadolu yiğitlerine yeni iş imkanları doğacaktır.

Böyledir yani. Olum bana ordan bi çay kap gel.
(bkz: turkiye abd ile savasirsa olabilecekler)
topla tüfekle olmayacak işgaldir. kurtuluş savaşı sonrasında bu durumu kavrayan abd ve avrupa ülkeleri, bizi yaklaşık 100 yıllık bir periyotta öyle bir hale getirmeyi planladılar ki bir gün gelecek sadece kağıt üzerinde varolan bir devlet olduğumuzun farkına varacağız, ya da hiç varamayacağız. tıpkı osmanlının son 20-30 ylı gibi. atatürk'ün ölmesiyle başlayan süreç'te 60-65 yıl geride kaldı ve epey mesafe kat ettiler. geriye kalan 30-35 yılda işgal çok daha hızlı ve etkili olarak devam edecektir. pkk'nın kürdüstan hayali hep hayal olarak kalacaktır. abd ''büyük israil'' projesi kapsamında mezepotamya topraklarından kürtleri tamamiyle sürecektir. işgal sona ulaştığında abd'nin pkk'ya ihtiyacı kalmayacak ve bizzat kendisi pkk'yı yok edecek. kürtleri, sünnileri ve şii'leri birbirine kırdırıp arda kalanlarıda kendisi yok edecektir. yahudi yönetimindeki abd'nin yahudilerin en büyük hayalini gerçekleştirecek zemin oluşmuş olacaktır. tabi bu ülkenin geleceği gençler bu durmun farkına varıp ciddi adımlar atmazsa, lakin oynanan oyunların nerdeyse tamamı gençler üzerinedir. fox tv tamamen dejenere etmek için planlı proğramlı ülkemizde yayına başlamıştır. devamı da gelecektir. aydın doğan medyasıda aynı yolda abd uşağı hükümete yalanmak için dolaylı olarak abd'ye hizmet etmektedir. ''dream tv'' kanalın ismi ''happy hours'' programın ismi, akşama kadar bozuk türkçeyle yayın yapılıyor. bize ait olmayan bir kültürün parçasıymışız gibi geyik üstüne geyikler yapılıyor. sadece 30 yılda türk müzigini yok ettiler daha ne deyim.

(bkz: ağlamak istiyorum)
bir kültür yokedilişi vardır. gerçektir. bunun engellenmesi ise bana kalırsa ordu nun elindedir. elbetteki darbedir tek çözüm. katılmayanlar olabilir tabiki ama açıklamaya çalışayım:

her türk asker doğar sözünden yola çıkarak askere gönüllü gi,tme konusunda başvuru patlaması olacaktır.

asker, önce emniyet müdürlükleri, valilikler, belediyeler vs gibi devlet dairelerini ablukaya alır, devletle ilgili tüm işlemler bittiğinde ise, ithal mallar toplanır, yokedilir. sonrasında ise zaten sokağa çıkma yasağı uygulandığından tek tek evlere girilir ve kontroller başlar. abd ve yabancı destekli tüm mağaza, iş yeri ve dükkanlar kapatılır, içindeki mallar yokedilir. tüm radyo ve tv kanalları kapatılır, sadece trt'nin yayını devam eder.

ekonomik kriz başlar. ülke biter.