nil karaibrahimgil in neşet ertaş ı tanımaması

kimine göre abestir kimine göre normaldir. bana göre ise utanılası bir durumdur.

(bkz: kulvar farkı)

neşet ertaş'ı çok üzecek hadisedir.(!)

nil karaibrahimgil için utanılası bir durumdur. ayıp etmiştir. yaşadığı ülkenin en iyi seslerinden birini tanımamak eksikliktir.

hayır tanımıyorsan git babana sor be hanım kızım.
(bkz: suavi karaibrahimgil)

tavşan dağa küsmüş dağın haberi yok.
sen kim? neşet baba kim?
süper ego su gelişmemiş toy sanatçı.

omuzlarını biraz daha yukarı kaldırıp 'tanımak zorunda değilim.' diyor kendileri.

soruldukça, üzerine gidilip 'ne demek istedin nil, bi açıkla da rahat etsin içimiz' denildikçe, 'tanımak zorunda değilim ki aaabii' , 'zorunda mıyım ??' şeklinde sürdüyor.

oha lan, ohaaaaaa... senin gibi 'bu aşk havuz problemi girdim çıkamıyorum' cümlesini kuracak kadar kelimelere takla attıran birisi 'zorunda değilim kii' derken ne kadar köşeye yakın olduğunu biliyordur.

'e heralde zorunda değilsin amk biz onu mu diyoz?' denilmeyeceği rahatlığı süper bişi olsa gerek.

zamanında ustayı bilmiyorum diyerek tanımamasıdır nil karaibrahimgilin. acaba şimdi ustanın vefat ettiğinde bir şeyler hissetmiş midir ki. ah be neşet ustam yaşarken senin kıymetini hiç bilemediler.

nil in ayıbıdır.

nil'in ayıbıdır da durun bir dakika.

yav abicim neşet öyle bi adam değildi. ölüyüm de ardımdan beni tanımıyanlara sövsünler, laf söylesinler tiynetinde bir adam değildi. hayır onu sevenler, dinleyenler de. şimdi usta hakk'a yürümüş. bizim ne alıp veremediğimiz var nil'le bilmem neyle?üzüleceksek neşet'e üzülelim, dua okuyalım, hatırası olan türküleri hatırlayalım. ona buna sövmenin ne alemi var?

bir de neymiş üstad'ın şarkıları bilmem ne. ya arkadaş adam hayatında şarkı söylememiş. hemi üstad de, hemi şarkı söylerdi de. yani böyle cıvık cıvık bi yapmacıklığın gereği yok.

sonra onu tanımayan, yok şöyle yok böyle... gerek yok arkadaş. türkü dinliyorum diyen 10 adamı çeksen say 50 tane türkücü desen sayamaz, popçu sayar. ama bu birşey ispatlamaz. dinlenilen müzik bir adamı salt "iyi" ya da "kötü" yapmaz.

saçma sapan tartışmalar açmayın da adam gibi göğnümüzü dinliyek.

büyük bir yanlisliktir.

ulan polemik yaratmaya ne meraklı milletiz.
Başımız sagolsun deriz, cok seveni üzülür, sevmeyeni tanımayanı saygı duyar allah rahmet eylesin der, ama yok efendim, o bunu tanımıyor, bu böyle ayıp etmiş, vay efendim saygıdan yoksunmuş, ulan ölmüş adamın arkasından konuşmak mı saygı, onu tanrılaştırmak mı saygılı yapıyor sizi.

nil yaşının ve tarzının kurbanıdır.

bir insan yetiştiği coğrafyanın özelliklerinden bağımsız olamaz. nil bir fanusun içinde büyümedi ya la. severdim kendisini lâkin yok böyle olmaz güzelim. dönüp bir kendisine baksın.

gereksiz uzatılan konudur. nil karaibrahimgil pop sanatçısıdır. neşet ertaş her ne kadar büyük bir isim olsa da kendi alanına hitap etmiyor olabilir. üstelik üzerinden bir kaç yıl geçmiş bir konuyu üstadın öldüğü gün canlandırmanın ne alemi vardır ki? üstadın tanınmak gibi bir derdi hiç olmadı. üzüntümüzü dile getirmemiz gereken bir günde başka insanlara duyduğumuz nefreti dile getiriyoruz, üstelik bunu neşet ertaş üzerinden yapıyoruz...

Onu halk tanır, burjuvalar tanımasada olur.

Boğaziçi Üniversitesi iktisadi ve idari Bilimler Fakültesi mezunu, lakin okuyupta adam olamayanlardan.

nasrettin hoca fıkrasını andıran eleştiridir. 26 tane entry girilmiş en az 20si eleştirmiş. ulan siz tanıyonuz da noluyo. siz tanıyınca neşet ertaş daha mı bi sanatçı oluyor? veya nil tanıyıncxa mı olacak? neşet ertaş'ın böyle şeylerle uğraşmadığı zaten apaçık ortada. bırakın adam mezarında rahat etsin.

yakışmayandır.

sorsan kim kiminle nerede ne yapar bilir.

nil'in ayıbı değildir. gençleri kendi öz kültürüne, müziğine bu kadar uzak yetiştiren sistemin,medyanın,devletin ayıbıdır. içli köfte ve lahmacun dururken burger kinge giden de aynı ayıbı işler.

imza: kırşehir'li bir neşet hayranı.

neşet usta hayatta olsa bu konunun eminim tekrar açılmasını kesinlikle istemezdi bence onun sevenleri olarak ona ayıp etmeyelim.
ayrıca bu konu zamanında neşet babaya söylendiğinde kendisi kendine yakışan bir üslup içerisinde ''tanımayabilir gözlerinden öperim'' demişti.

emrah ın mozart ın konserine gitmek istemesinden daha vahim değildir herhalde. hiç olmazsa samimiyet var.

sınıf olarak kendini mavi kan'dan gören 'beyaz türk' kızımızın yadırganılmaması gereken beyan'ı.

pis kokuyodur belki,sonra el-alem ne der değil mi?

Dogal bir durumdur. Simdi sayin sozluk yazarlari, kaciniz yavuz cetin'i, gokhan semiz'i taniyor. Dusunmeden bok atmayin.

tanımak zorunda mıdır ? sorusunu akla getirir.