bugün

ne diyem mahmut mu diyem?
elbette yetmeyecektir.
su içmek, yemek yemek, uyumak kadar normaldir.
Sadece (bkz: ahirim sensin) adlı eseriyle bile sanatçıların sanatçısı , üstadların üstadı ünvanını hakeden bir sanatçı için yanlış bir eleştiridir.
doğru bir tavırdır. rahmetli, sanatçıdır; hem de halkın sanatçısıdır.
iki ay kursa da boşuna gitmişsin zahmet olmuş dedirtecek saçmalık. neşet ertaş hepsi kendi derlemesi olan yüzlerce türkü kazandırmıştır.
(bkz: okudundamaloldunyani)
neşet ertaş a da sanatçı denilemeyecekse kime denilecek merak edilen söylem.

(bkz: ilgi çekmek istiyorum)
mantıklı olmayan davranıştır. çünkü türkiye'de sanatçı demek medya maymunu demektir. medyanın gözü önünde abuk subuk davranışlar sergileyenlere sanatçı denen bir ortamda neşet ertaş gibi bir büyüğe sanatçı demek hata olur. onun, türkiye'deki sanatçı sıfatını taşımasına da sonuna kadar karşıyım arkadaş.
hayatta bir bok olamadım bari trol olayım diyen bazı gerzeklerin aklından geçen cümle.
kültürel varlığımıza kök salmış yüce çınarın dibindeki gübre kadar kıymeti olmayan yazar sıçmığıdır.
(bkz: aynı başlıkları açıp durmak)
bu yüzden dolayı gibi saçma sapan bir yazı yazan insan kendini ne kadar yazar sanıyorsa yazdığı yazı da bu kadar olur işte.**
iki ay bağlama kursuna gidip, öğrenemediği için kurstan ayrılıp, kendini nimetten sayan çakma sanatçının sözleridir.
neşet ertaş'a sanatçı demeyip, sana mı diyelim?
doğru,bir demet akalın değil hani.
doğru ve çok normaldir. bunun tersi ise; bir ünlüye hemde hakkın rahmetine kavuşmuş bir ünlü sanatçıya saldırı yaparak, trollediğini sanan zavallı bir insanın yapmış olduğu palyaçoluktur.
devlet sanatçılığını elinin tersi ile itmiş biri için az biledir.
doğrudur. kendisi bir (bkz: abdal)dır zaten. sanatçılığı seçseydi zaten şu anda miltu milyarder olurdu.ama kendi bildiği yolda yürüdü. bilmem anlatabildimmi .
Herhangi bir kişinin yapacağı mantık davranışlardandır. Aksini düşünmek neşet babadan çok insanlığa ayıptır.
toplumsal bir gerekliliktir..... neşet ertaş'a sanatçı demek... ibadettir... kendileri iTÜ Devlet konservatuarı tarafından fahri doktora ödülüne layık görülmüş,bağlamadaki tavrı ve türküleri konservatuarlarda ders olarak okutulmuştur. yurtdışında da önemli bir yere sahip olan sanatçının besteleri yıllardır birçok sanatçının dilinden diline dolaşmaktadır.. sanatçı yurtışında da kendini kanıtlamıştır.. ayrıca, başlığı açan vatandaş, bir entry'sinde bilgilendirdiği üzere ankara'lıdır... rahmetliye sanatçı denilmesini neden garipser anlaşılmış değildir... bu resmen, kendi kültüründen doğanve dünya çapında önemi anlaşılmış bir sanatçıya ve onun eserlerine büyük saygısızlıktır... dünya onu sanatçı diye benimsemiş... türk onu başına taç etmiş... sen bir garip kul... güneş balçıkla sıvanmaz... neşet usta hayatta olsa idi, başlığı açan bu cahil garip genci emin olun büyük bir mütevazılık ile bağrına basardı... ne acı.... yazık... enrty'me burada son verirken, siz değerli okuyucuları neşet ertaş'ın güzel bestelerinden biri ile baş başa bırakmak isterim... toprağın bol, mekanın cennet olsun neşet emmi...

Cahildim dünyanın rengine kandım
Hayale aldandım boşuna yandım
Seni ilelebet benimsin sandım

Ölürüm sevdiğim zehirim sensin
Evvelim sen oldun ahirim sensin

Sözüm yok şu benden kırıldığına
idip başka dala sarıldığıma
Gönülüm inanmıyor ayrıldığına

Gözyaşım sen oldun kahirim sensin
Evvelim sen oldun ahirim sensin

Garibim can yıkıp gönül kırmadım
Senden ayrı ben bir mekan kurmadım
Daha bir gönüle ikrar vermedim

Batınım sen oldun zahirim sensin
Evvelim sen oldun ahirim sensin

neşet ertaş- Evvelim Sen Oldun
http://www.youtube.com/watch?v=zJMEOH8CBmc

bu linke tıkladığınızda itü'de fahri doktora ünvanını alan neşet ertaş'ın bulunduğu salonun bomboş olduğunu göreceksiniz. unesco'nun 2010 yılının ''yaşayan insan hazinesi'' ilan ettiği, devlet sanatçılığını reddetmiş, son yıllarını maddi sıkıntılarla geçirmiş bu insanın yanında bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar insan var.

fakat bakıyorsunuz sosyal medya'da neşet ertaş'ı ağzından düşürmeyen, ölümüyle birdenbire neşet ertaş hayranı olmuş binlerce insan var. ortalık yıkılıyor. bu başlık altında da onu savunan, laf söyletmeyen insanlar mevcut. işin garip tarafı bu insanlar anlattığım şeyler yaşanırken kimse yoktu. bende yoktum. böyleyiz biz. tek yaptığımız internet üzerinden tepkilerimizi verip, kimse için eyleme geçmemek. kıçımızı bu koltuklardan kaldırmamak. gerçek değiliz anlayacağınız.

bu duyarlılığın, bu koruma güdüsünün tek sebebiyse çok acıdır ki '' ölülere karşı yükümlülüğümüzün olmaması''. ama neşet ertaş olayı çok evvelden çözmüş ve demiş ki;

''ah yalan dünyada
yalandan yüzüme gülen dünyada''
elton john'u küçük düşürmektir. sanki biraz.
Yanlız sanatçı değil sözünün eridir üstad. Tabi ya! Orasını, burasını açıp eşekler gibi anırıp tepinmeyenden sanatçımı olur? Öyle bir nesil geldi ki bize yabancı.
bir sazcıya sanatçı demektir. ancak türkiye de olur.
Yanlış yapmaktir. Kime dediyseniz Özür dilemeniz lazım ayıp etmisiniz.
Bunu dile getiren insanın sanat ve sanatçı anlayışı tartışılmaya bile değmez.

Onaylayanların yeni nesil hoppa şarkıları, ergenlikte çığır aşmış insanları dinlemekten zevk alan kişiler olduğunu sanıyorum.