bugün

evet efendim...

bursa'da iftar saati, yarım saatten fazla süre minibüsleri çalışmayan minibüs hattına bağlı bir minibüste çalışan ve bu nedenle polemiğe girdiğim bir minibüs şöförünün kendi durakları hakkındaki tanımlamasıdır. bu olay tamamen gerçektir ve hbbia özentiliği falan yoktur.

olay şu şekilde gerçekleşir. yazarlardan dobrowski sınav hazırlığı neticesinde yaptığı spordan sonra eve dönüş için yorgun argın bir şekilde minibüs beklemektedir. ezan okunalı 10 dakikadan fazla olmuştur durağa geldiğinde. gelecek minibüsle eve gidecek ve yemek yiyecektir. çünkü kendisi bünyesinin ona bildirdiği üzere açtır. bu yüzden en kısa zamanda eve gitmek istemektedir. bekler bekler bekler.. 5 dakika...10 dakika...15 dakika...20 dakika...25 dakika...30'uncu dakika dolduğunda kendi semtine gidecek minibüs gelmiştir. yaklaşık ezan okunalı 40-45 dakika geçmiştir. ama bu arada erikli-esenevler minibüsünden 6 adet, sinandede minibüsünden 4 adet, e.gazi-mesken minibüsünden ise sayısını hatırlayamadığı kadar minibüs ve diğer hatlardan da en az 2 adet minibüs geçmiştir. neyse der, siniri bozulmuş bir halde minibüse biner ve şöförle aralarında şu diyalog geçer:

d: dobrowski
m: minibüs şöförü

d: - yau bilader minibüsler kaç dakikada bir çalışıyor?
m: - abi normalde çalışır da ramazan dolayısıyla duraktan iftara 10 dakika kala ve iftarı 10 dakika geçe minibüs çıkmaz.
d: - iyi de garajdan minibüs yok mu? o gelmiyor mu almaya?
m: - yok birader. minibüs iftarı 10 dakika geçeden sonra duraktan çıkar, garaja gelir. döner yolcuyu alır durağa gider.(anasının amı. bursa'yı bilmeyenler için bunu yapması en az 2o dakika sürer)
d: - demek ki birader başka minibüse bineceğiz o zaman. madem çalışmıyorsunuz.
m: - abi sen bilirsin neye binersen bin. biz sana karışacak değiliz.(hafiften ses tonu yükselir)
d: - iyi de birader biz kendi mahallemize gidecez. mahallemizin esnafı para kazansın diye binmiyoruz başka arabaya. onlar çalışıyor siz niye çalışmıyorsunuz?(burada amaç damardan girmek ve minibüsçüyü "abi sen de haklısın" kıvamına getirmektir)
m: - abi bizim durak "müslüman minibüs durağı". iftar saati çalışmayız. başkası naparsa yapsın.
d:- .............

görüldüğü üzere bu cevabı alan dobrowski susar. ne diyebilir ki böyle bir adama? adam kendilerini müslüman, diğerlerini ise müslüman değil şeklinde ifade etmektedir. bu arada yolda bekleyen yolcu da bundan nasibini alır. iftar saati bekliyorsa demek ki o da müslüman değildir. ya da bunların müslümanlığını beklemek zorundadır. işi çıkıp eve geç kalma hakkı da yoktur. madem iftar saati oradadır, beklesin dursun pezevenkler düşüncesinde olmalıdır. minibüs şöförü ise kamu hizmeti yaptığını ve yeri geldiğinde hıristiyan, yahudi, ateist vb. taşıyacağını unutmakta, yaptığı hizmetin sadece müslümanlara yönelik bir şey olmadığı bilincinde değildir. dobrowski bunları düşünür, düşünür, düşünür...evine gelir geç de olsa yemeğini yer, allah!a verdiği nimetler için şükrederken müslümanlığı insanların neden bu hale getirdiğine bir türlü anlam veremez.

not: "hikaye" gerçektir.
öyle bir şey yoktur. duraklar müslüman olmaz. olsa olsa şöförlerdir o müslüman olanlar.
o şöförler ki mustafa kemal övgüsüne ulaşmışlardır. (bkz: dünyanın en asil şöförleri türk şöförleridir)
çamurlu siyaset yapan adamların amacına ulaşmış olduğunun göstergesidir. dinle yapılan siyasetin halka kestiği faturadır. bizi birbirimize düşman eden siyasetin pisliğidir.
müslüman durağı diyen adam sana söylüyorum. müslümanlık başkasının dinini kirli sözlerinle ölçmek değildir. bizden değil diye insanları bilmeden yargılamak zaten en büyük günahtır. islam hoşgörü dinidir.
"hikaye gerçektir."
hbbia
tdk'ya dönelim:
tasarlanmış olayları anlatan düz yazı türü.

(bkz: fark var)
(bkz: fark var hbbia var)
benzeri başıma gelen olaydır. panayır mahallesindeyim. iftara 1.5 saat var. minibüs gelmez bir türlü. en sonunda gelen minibüse bindiğimde ezana 1 saat vardır. eski garaj diye tabir edilen yerdeyimdir ve ezana son 35 dakika vardır malum trafik sıkışık. baktım gitmiyor araba indim 5 dakika da yürüdüm. tüm minibüsler dolu ve benim bineceğim minibüs değildir. ne yapacam ne edecem derken minibüs gelir tıka basa dolu olan minibüs 2. durakta artık yere sürtecek seviyeye gelir tabi ben de içerideyim. bir yolcu ''abi yeter alma zaten ezana az kaldı iyice akraba olcaz'' şöför dinler mi. alır yolcuyu. adam yakınıp durur. ''yahu ne bu 20 dakikadır her minibüs var bi bu yok'' şöför gayet açıktır. ''valla abi bilemem onları. bizim minibüs hattı müslüman''

Edit: bu olay da bursada geçmektedir hatta o dolu olan erikli-senevler minibüsünde ben olmuş olabilirim.
Edit2: minibüs şöförlerinin %90ının kürt olması da ayrı bir istatistik.