bugün

mondragon'un saraçoğlu stadında kafasına ses bombası atılmasından sonra bütün bir ikinci yarıyı sessiz oynamaya mahkum olmasıdır.
centilmen fenerbahçe taraftarının kendisine bir hediyesidir.

çok centilmen bunlar çooook, küfür etmiyorlar direkt bomba atıyorlar..yakışır.
insanlıktan nasibini alamamış bir takım zavallıların, yapmış oldukları hareket sonucu gerçekleşen olay. meselenin asıl üzüntü veren kısmı; bunu yapan kişilerden ziyade, bu olayın vermiş olduğu sonuca sevinen ve dalga geçen zavallıların varlığıdır.
(bkz: söyleyecek fazla bir şey bulamamak)
şimdi biraz gerçekçi olmak lazım.
iki metre ötene ne olduğunu bilmediğimiz birşey düşüyor, renkli bir gaz çıkıyor, mondragon sağır olduya geliyor olay.
yahu sen kadıköy e gelmişsin, o taraftarın tezahüratından sağır olmamışsın, ordaki parmağım kadar şeyden yere yuvarlanıyosun.
yemezler.
not: kötüleyin canlarım, kötüleyin ki bu entryler dikkat çekenlere girdiğinde daha çok insan görsün mondragonun kız triplerini. *
şimdi daha gerçekçi olmak lazım:
ey mondragon! sen iki hafta önce 2000 tane beşiktaşlı taraftarın susturduğu fenerbahçe taraftarından rahatsız olmuyorsun. bak bu ne kadar doğal değil mi. gayet mantıklı.
e o zaman bunların attığı bombadan neden rahatsız olasın ki. adamlar çekirdek çitlemekten tezahurat edemiyorlar. onun yerine bomba atıyorlar. senin sağlığın, centilmenlik, insanlık falan umurlarında mı ki canım?
maçı bu yüzden kaybettik diyenler bir de şuna göz atsınlar:
(bkz: mondragon un ağır oynaması)
futbolcular deplasmanda kulaklarını rakip taraftara kapatırlar duymak istemezler bizimkisi sadece mondragon'a yardım etmek amaçlıydı ama bir roportaj verip bizlere teşekkür etmedi.*
(bkz: büyük fenerbahçe taraftarı ve yapabilecekleri)
3 aralik 2006 fenerbahce galatasaray macinda gerçekleşen hadise.
mondragon gibi kişilikli ve çirkef olmayan bir kaleciye yapılacak en son olaylardan birinin akabinde gerçekleşmiş hadisedir. zaten maç öncesinde adamı pet şişe manyağı yaptınız adam dönüp sesini bile çıkarmadı ortam gerilmesin diye, fenerbahçe taraftarının yediği naneye bak ondan sonra. hem ne bu şiddet arkadaşlar? sahada oynayan adamlar keyifli keyifli maçlarını yaparken ve eminim bir kaçı hariç kimse kimseden nefret etmiyorken neden tribündekiler birbirine bu kadar düşmanca davranıyor anlamıyorum.
fenerbahçe - galatasaray maçında; kendini bilmez bir grup taraftarın yaptığı terbiyesizlikle, mondragon'un ikinci devreyi, hiç duymadan oynaması durumudur. bir kalecinin duymadan oynamasının zorluğunu, kalecilik yapmış herhangi bir kimse çok iyi bilir. ancak; kimi zaman yaralanmalara bile yol açabilen ses bombaları yüzünden geçici duyma kaybı yaşayan mondragon'un kendini gereksiz yere yere attığını düşünmek, maçı tatil ettirebilecek şartlar oluşmuşken, 2. devreyi sağır oynayan, galatasaray'a büyük hizmetlerde bulunmuş bir kaleciye terbiyesizliktir. böyle bir olay, herhangi bir avrupa maçında gerçekleşmiş olsa, çoğu kaleci maça devam etmeyecektir.
dün akşam liverpool maçından sonra sağırlığının dün geçtiğini söyleyen ve "ben orda yatıp türk futbolunu kötüleme ve o güzel derbiyi karalama amacında değildim. ne olursa olsun maça devam edecektim" diyerek insanlığını kanıtlamış galatasaray kalecisi. tebrikler mondi senin gibilere ihtiyaç var bu sahalarda..
kör oynamaktan kötü bir durumdur. ne de olsa kör tuttuğunu öpermiş.
(bkz: and the oscar goes to)